Mahallenizin muhtarı

Ayşen GÜR
Haberin Devamı

18 Nisan günü mahallelerimizin ve köylerimizin muhtarlarını da seçeceğiz.

Muhtarların partilerle bir ilgisi yok. Her muhtar adayı kendi adını yazan oy pusulalarını seçim sandıklarına bırakacak. Mahalleli ya da köylü de bunlardan birini seçip sandığa atacak.

Muhtarın ne kadar önemli bir kişi olduğunu biliyor musunuz?

442 Sayılı Köy Kanunu, köy muhtarlarının yetkilerini ve sorumluluklarını öyle bir sayıp dökmüş ki, şaşkınlıktan gözleriniz yuvalarından fırlayabilir.

İşte köy muhtarlarının yetkilerinden (sadece) bazıları:

Salgın ve bulaşıcı hastalıkları hükümete haber vermek.

Hekim olmayanların ve üfürükçülerin hastalara ilaç yapmasını önlemek.

Köye gidip gelenlerin niçin gelip gitmekte olduklarını anlamak ve bunlar içinde şüpheli adamlar veya ecnebiler görürlerse hemen en yakın karakola bildirmek.

Asker toplamak, bakaya ve kaçakçıları bildirmek.

Köy civarında eşkıya görürse hükümete haber vermek, elinden gelirse yakalattırmak.

Evlere ve köy meydanına tuvalet yaptırmak.

Devlet parasını değerinden aşağıya aldırtmamak.

Evlerin yılda bir kez badanalatılmasını sağlamak.

Köye çamaşırlık, hamam, pazar, çarşı yerleri ve değirmen yaptırmak.

Köye berber, ayakkabıcı, nalbant, demirci, arabacı ve kalaycı yetiştirmek.

Güreş, cirit, nişan talimleri gibi köy oyunlarını yaptırmak.

Köye iyi cins boğa, aygır, teke, koç satın almak....

Bu liste uzayıp gidiyor. Kanunda yer alan bu sorumlulukların ve yetkilerin büyük bir bölümü, geçen yüzyılda oluşturulmuş olan muhtarlık kurumunun eski geleneklerinden ibaret.

Tabii mahalle muhtarlığı, köy muhtarlığından farklı. Ama bu, mahalle muhtarının önemsiz bir kişi olduğunu göstermiyor.

* * *

Aksiyon Dergisi'nin son sayısında çıkan Murat Aydın'ın bir haberine göre Türkiye'de 34 bin 495 köy, 15 bin 198 muhalle muhtarı var.

Muhtarların aylık maaşı Bağ-Kur primine endeksli. O yüzden de şu anda 22 milyon liradan ibaret. Ama muhtarın bir başka gelir kaynağı var. O da ikametgah kağıdı ve nüfus cüzdanı suretinden aldıkları ücret.

Gerçi orada da bir sorun var. İkametgah senedini sadece muhtardan alabilirsiniz; ama nüfus kağıdı süretini aslında noterden çıkarmanız gerekiyor. 1587 sayılı Nüfus Kanunu'na göre, muhtarların nüfus kağıdı sureti onaylama yetkisi yok.

Tabii muhtarlar bu duruma itiraz ediyor. İstanbul Muhtarlar Birliği Başkanı Tevfik Yılmaz şöyle demiş:

‘‘Noterin verdiği nüfus cüzdan örneğinin daha sağlıklı olduğunu söylüyorlar. Oysa Nüfus Dairesi nüfus cüzdanlarını bizim verdiğimiz bilgilere göre veriyor. Bu sağlıklı oluyor da nüfus kağıdını tasdiklememiz mi sağlıksız oluyor?’’

* * *

Dikkat çekici bir başka nokta da, Türkiye'deki bu 51 bin muhtar arasında kadınların önemli bir rol oynaması. Birçok mahallede, hatta köyde kadınların rahatlıkla muhtar olduğunu görüyoruz.

Halbuki iş belediye başkanı olmaya gelince, durun bakalım! Belediye başkanlığını kadınlar yapamaz!

Aman, varsın kadınlar belediye başkanlığı yapmasın! Bütün belediye başkanlıkları o güçlü erkeklere, onların çevresindeki çıkar halkasına kalsın!

Ama mahallemizin muhtarı bir kadın olsun. Kollarını sıvasın, mahallenin işlerini şöyle bir eline alsın, halletsin. Kadınların pratikliği ve sorunlara yaratıcı çözümler bulmaktaki yeteneği hayatın bu en küçük biriminde çoktan ispat edilmiş durumda.

Yazarın Tüm Yazıları