Korku şehri

Bahçeşehir'de bir bülten yayınlanıyor. 15 Şubat tarihli sayısında Ersin Kalkan'ın önceki cuma gazetemizde çıkan ‘‘Bahçeşehir Beyliği’’ başlıklı yazısını olduğu gibi yayınlamışlar.

Ersin'in Bahçeşehir'le ilgili yazısı mükemmeldi. İstanbul'un son yıllardaki en önemli değişimlerinden biri olan kapalı, güvenli site hayatı bundan daha iyi anlatılamazdı.

Bahçeşehir, gecekonduları, bozuk yolları, tozu, çamuru, kalabalığı, şaşırtıcı, beklenmedik sürprizleriyle başlıbaşına bir macera olan İstanbul'dan sadece coğrafi olarak değil, her bakımdan fersah fersah uzakta, bambaşka bir hayat.

Ersin şöyle yazıyor:

‘‘Bahçeşehirliler çok para ödeyerek, çok güvenlikli, az hastalıklı, çok geometrik, az dilencili bir şehirde hayatlarını sürdürüyorlar.’’

İstanbul'daki bu tip siteler arasında bir tür rekabet olduğunu da bu yazıdan öğreniyoruz. Birbirlerinden haberdarlar. Aralarında güvenlik konusunda sıkı bir yarış var.

Mesela Bahçeşehirliler, Ataşehirlilerden daha iyi bir konumda olduklarının bilincindeler. Çünkü Kadıköy Belediyesi'nin Ataşehir'deki giriş kapılarını iptal ettirdiğini, bu karardan sonra sitenin seyyar satıcıların, dilencilerin ve hırsızların istilasına uğradığını öğrenmişler.

Bahçeşehir şehrin bir ucunda, Ataşehir öbür ucunda. Ama aralarında neredeyse telepatik diyebileceğimiz özel bir iletişim var.

Siteler arasındaki bu özel haberleşme ağı sayesinde, Bahçeşehir, seyyar satıcıların, dilencilerin ve hırsızların hayatın bir parçası olarak kabul edildiği normal mahallelerin üzerinden taa şehrin öbür ucuna, denizin öte yakasına uzanıyor, Ataşehir'e bağlanıyor ve orada olan bitenleri anında öğreniyor.

* * *

Bahçeşehir gibi şehirlerde evlerin bu kadar pahalı olmasının en önemli nedeni, güvenlik. Güvenlik tedbirlerinin, İstanbul'dan neredeyse paranoya derecesinde korkan bir yönetim tarafından alındığı anlaşılıyor.

Sadece kapılardan giren insanları, taşıtları sıkı sıkı kontrol altında tutmakla kalmıyor, duvarların içine girebilenleri de denetliyorlar.

Mesela Bahçeşehir'de çalışıp dışarıda yaşayan insanların, işin başladığı saatte doğruca işyerine gelmeleri ve paydos edince de sağa sola sapmadan siteyi terk etmeleri şart.

Bahçeşehir Jandarma Komutanı'nın Bahçeşehir bültenine verdiği demece bakın: ‘‘Halkımızın yanlarında çalıştırmış oldukları bahçevan, kapıcı, hizmetçi ve diğer işçilerinin GBT ve sabıka kayıtlarını komutanlığımız aracılığıyla çıkarmaları ve komutanlığımıza bildirmeleri gerekmektedir.’’

Bütün bunları okuduktan sonra Bahçeşehirliler için üzülmemek elde değil.

Bu kadar korkarak yaşanır mı?