Kaleler yıkıldı

Ayşen GÜR

İstanbul kendi aleminde, Türkiye'nin geri kalanı kendi aleminde.

İstanbul'da ilçe belediye başkanlığı seçimleri geçen dönemde olduğu gibi yine dört partiyi ilgilendiriyor: Fazilet, ANAP, CHP ve DSP.

Büyükşehir belediye başkanlığı geçen dönemde olduğu gibi yine Fazilet Partisi'nde.

MHP'nin İstanbul'da ne yerel seçimlerde ne de genel seçimlerde bir iddiası yok.

Türkiye'ye benzeyen iki sonuç var: Birincisi CHP'nin çöküşü. Diğeri DSP'nin rüzgarı.

Gerçekten de İstanbul'daki en önemli değişimlerden biri, CHP'nin geçen dönemde 5 ilçe belediyesini elinde tutarken şu anda bu sayının 2'ye inmesi. Bütün yurtta olduğu gibi İstanbul'da da CHP silinmiş gözüküyor. Kadıköy CHP'nin elinde kalırsa, Belediye Başkanı Selami Öztürk'ün bu parti için nasıl önemli bir insan haline geleceğini düşünün; bir numara!

DSP ise önceki seçimlerde yerel düzeyde hiç iddialı değilken, şimdi en zengin ilçelerden Şişli de dahil olmak üzere İstanbul'daki krallığını genişletti.

Fazilet ile ANAP'ın İstanbul'un ilçelerindeki durumu, genel seçimlerde yaşadıkları gerilemenin dışında bir sonuç. FP gerçi bir ilçeyi kaybetmiş ama, Fatih, Eminönü ve Zeytinburnu'nu da almış görünüyor.

ANAP da birçok ilçe kaybetti. Buna karşılık üç ilçeyi CHP'nin elinden aldı.

İstanbul'da ilçe seçim kurullarında yaşanan olaylar nedeniyle kesin seçim sonuçlarının ortaya çıkması, elli-altmış yıl önce olduğu gibi neredeyse günler sürecek. Örneğin Beyoğlu ve Tuzla'da dün ilçe seçim kurulları öğleden sonra çalışmalarını durdurdular, sayıma bugün devam etmeye karar verdiler.

Herkes oy kullanmanın güçlüğü ve seçmenlerin sandık başında geçireceği sürenin uzunluğunun büyük bir sorun olduğunu düşünüyordu. Asıl sorun, atılan bunca oyun sayılması oldu.

İlçelerde yaşanan iktidar değişiklikleri, birçok itirazı da gündeme getirebilir.