Paylaş
DÜNKÜ gazetemizde Yakuplu’da deprem hasarı takviye edilirken çöken bir binanın haberi yer alıyordu.
Bayındırlık İl Müdürü Firdevs Yüksel, binayı bütün kayıtlarında inceletmiş, binanın kaydı yok! Yani sahipleri Bayındırlık'a başvurmamış.
Bina sahibi kafasına göre takviye yapmaya kalkmış. Mal sahibi zaten ortada yok. Olan kiracılara olmuş. Hiçbir resmi işlem olmadan yapılan yalan yanlış takviye sonucu bina çökmüş.
Depremin ardından Bayındırlık İl Müdürlüğü ilk hasar tespit çalışmalarını tamamlamış, sonra çeşitli yöntemler kullanarak, hatta camilerden halka seslenerek, hasarlı bina sahiplerinin kendilerine başvurmasını istemişti.
Böylece gözden kaçan hasarların da tespit edilmesine çalışmıştı.
Bu çağrılara uymayan bina sahiplerinin iyi niyetli olduğu pek söylenemez. Bir bölümü, binasının ağır hasarlı çıkacağından, dolayısıyla yıktırılacağından korktu ve kendi kendine takviye yapma yoluna gitti.
Özellikle birden fazla dairesi olanlar Bayındırlık Müdürlüğü'ne müracaattan çekindi. Binaları ağır hasarlı çıkar ve yıkılırsa, bütün daireleri için değil sadece bir daire için yardım alacaklardı. Çünkü Afet Kanunu'na göre ikinci evlere devlet yardımı verilmiyordu.
İşte birden fazla dairesi olanlar, Bayındırlık Müdürlüğü'ne hiç başvurmadan kendi hasarlarını kendileri takviye etmeye, böylece dairelerini korumaya çalıştılar. Nasıl bir korumaysa bu!
Yakuplu'daki örnekte de görüldüğü gibi bu köylü kurnazlığı işe yaramıyor. Bina tamamen elden gidiyor. Yarattığı tehlike de cabası!
Paylaş