Paylaş
TOLGA Savacı'nın yaptırdığı parkomatlar, Şişli'nin ilk parkomatları değil.
Bundan önce, Gülay Atığ (Aslıtürk) Şişli Belediye Başkanı iken, ilçenin sokaklarına parkomatlar yapılmıştı. Bir müddet kullanıldı bunlar, daha doğrusu kullanılır gibi yapıldı, sonra kaldırıldı.
Şimdi Mustafa Sarıgül Şişli Belediye Başkanı; yeniden parkomat ihalesi açılıyor, yeniden parkomat konuluyor sokaklara.
Bu duruma kızan çok Şişlili var.
Sarıgül ‘‘İlk parkomatları ben koymadım, o Gülay Atığ'ın dönemindeydi’’ diyebilir tabii...
Ama ilçede yaşayanlar açısından bunun pek önemi yok: Sonuçta ilk parkomatların parası da onların cebinden çıktı, şimdiki parkomatların da!
İşte İstanbul'da insanı en çok bu çileden çıkartıyor: Biri bir şey yapıyor, paralar dökülüyor. Sonra ondan vazgeçiliyor. Zaman geçiyor. Başka biri geliyor, aynı şeyi yapıyor, yeniden paralar dökülüyor.
Yeni yönetim ciddi ve iyi niyetli olabilir. Ama insanın genel olarak yönetime güveni kalmıyor! Kendi cebinden yapılan bu israfa isyan ediyor!
Yabancı filmlerdeki İstanbul’a gülmeyi öğrendik
TELEVİZYONLARDA gösterilen eski Türk filmleri, birer tarihi belgesel gibi İstanbul'un eski halini görmemizi sağlıyor.
Peki ya yabancı filmlerdeki İstanbul?
İstanbul doğal olarak, bu tür filmlerde kendisi olmaktan çok, bir imaj. Gerçekte hiç var olmamış bir kartpostal: Kız Kulesi, Boğaz, fes, göbek dansı vb.
Eskiden gerçekle uyuşmayan bu tür görüntüler bizi kızdırır, milli gururumuzu filan yaralardı. Neyse ki galiba artık bunlara gülüp eğlenmeyi öğrendik: Bizim açımızdan büyük gelişme...
Paylaş