Paylaş
Türkiye Büyük Millet Meclisi bünyesinde görev yapan “İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu”ndan, sanırım, çoğumuz haberdar değiliz.
İnsan hakları ihlâlleri ile ilgili Parlamenter düzeyde çalışma yapmak üzere bir komisyon kurulması, ilk olarak,1987 yılında Avrupa Birliği’ne (o zamanki adıyla Avrupa Ekonomik Topluluğu’na) yapılan tam üyelik başvurusu sonrasında gündeme gelmiş. Bu doğrultuda 18. yasama döneminde Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde temsil edilen tüm siyasi partilerden milletvekillerinin imzalarını içeren yasa teklifi Meclis Başkanlığına sunulmuş ve 05.12.1990 tarihinde 3686 sayılı İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Kanunu kabul edilmiş. İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu ülkemizde insan haklarının ulusal düzeyde korunması amacıyla kurulan ilk ulusal insan haklarını koruma mekanizması. Temel hak ve özgürlüklerinden birisinin ihlâl edildiğine inanan her birey Komisyon’a başvuru yapabiliyor. Başvurularda dikkat edilmesi gereken husus, Anayasa ve uluslararası insan hakları belgelerinde yer alan temel hak ve özgürlüklerden birisine yönelik bir ihlâlin var olması iddiası.
“Ülkemizde insan haklarına verilen önem arttıkça engelli haklarına ilişkin iyileştirici çalışmalar da hız kazanmaktadır. Bu değişimde engelliliğin yalnızca tıbbi yaklaşımla değil, toplumsal ve hak temelli yaklaşım üzerinden tanımlanması da etkili olmuştur. Her ne kadar “engelli hakları” kavramı engelli bireylere ait bağımsız bir hak kategorisi gibi algılanmakta ise de, bu kavramla amaçlanan engellilerin tüm temel hak ve özgürlüklerden diğer bireyler gibi tam ve eşit şekilde yararlanmasını teşvik etmek ve insan onuruna olan saygıyı güçlendirmektir.” diyen Komisyon Üyeleri konuyu İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu’nda değerlendirmiş ve 5 Aralık 2012 tarihli toplantıda, engelli haklarının ve engelli bireylerin karşılaştıkları hak ihlâllerinin incelenmesi maksadıyla bir Alt Komisyon kurulması kararı
alınmıştır.
Bu karar doğrultusunda oluşturulan “Engelliler için Meclis İnsan Hakları Komisyonu” geçtiğimiz Temmuz ayında çalışmalarını tamamladı. Komisyon’nun hazırladığı sonuç raporunda engellilerin karşılaştığı sorunlar ayrıntılarıyla ele alınmış ve çok sayıda çözüm önerisine yer verilmiş bulunuyor.
Raporda yer alan en çarpıcı tespitlerden ilki zihinsel engellilerin cinsel istismara uğradığı yönünde. İstismarın önlenebilmesi amacıyla, bu tür suçlarda ek yaptırım getirilmesi ve cezaların ağırlaştırılması önerildi. Raporda, engelliler için hazırlanan bazı kanunlarda değişiklik yapılması da talep edildi. Planlanan temel değişiklik ise, BM Sözleşmesi paralelinde, engellileri yardıma muhtaç kişiler olmaktan çıkarıp kendi ayakları üstünde durabilir hâle getirmek; onlara bu amaçla hizmet sunmak ve bu hizmetten diğer bireylerle aynı şekilde yararlanabilmelerini sağlamak.
Raporda, ayrıca;
- Engelli çocuk sahibi erkeklerin de belli şartlar altında erken emekli olması yönünde mevzuat değişikliğine gidilmesi
- Engellilere evde bakımın artırılması çerçevesinde, evde bakım desteğinin asgari ücretin 2/3’ü ölçütünden çıkartılarak, ödenecek miktarın engellilik derecesine göre verilmesi yönünde gerekli düzenleme yapılması
- Özel bakım ve rehabilitasyon merkezlerine Mavi Bayrak uygulaması ile çeşitli vergilerden indirim gibi teşviklerin sağlanması
- Haftalık ders saatinin artırılması ve öğretmen yetersizliği nedeniyle özel eğitim okullarının kapanmasının beklendiğine dikkat çekilerek, bu konuda gerekli çalışmaların ilgili Bakanlık tarafından acil olarak ele alınması
- Engellilere ücretsiz ulaşım kartı verilmesi
- İşitme ve görme engellilerin ayrı üniversite sınavına tabi tutulmaları
- Özel eğitim öğretmeni yetiştiren fakültelerde işaret dilinin zorunlu ders olması
- Görme engelliler için yaptırılmış bulunan kabartma yolların ihtiyaca ne kadar karşılık verdiği üzerinde yeniden çalışma yapılması
- Hastaneler ve kamu kurumlarında, duvarlardaki kabartma yazıların istenen işleve sahip olmadığının tespit edilmiş olması nedeniyle, refakatçi personel bulundurulması
- Tazminat davaları için istenen yüksek harç bedellerinin engelliler için kaldırılması
- Ebeveynlerden kalan yetim maaşının, engelli bireylere cinsiyet ayrımı yapılmadan ödenmesinin sağlanması
- Sağlık Kurulu Rapor Yönetmeliği’nin sadeleştirilmiş ve kolaylaştırıcı bir şekilde düzenlenmesi ve engelliliğin artması durumu hariç engelli sağlık raporu olan vatandaşlardan tekrar tekrar rapor istenmemesinin hükme bağlanması
- Özürlülere uygulanan gelir vergisinde sakatlık indiriminin gelir matrahı üzerinden değil, vergi matrahından düşülmesi gibi öneriler yer aldı.
Raporda yer alan önerilerin bir an önce hayata geçirilmesi, inanıyorum ki; biz engellilerin yaşamını kolaylaştırma yönününde atılmış çok önemli bir adım olacaktır.
Engellerimizi hissettirmeyecek, engelsiz bir yaşam dileği ile...
Paylaş