Paylaş
Görme engelli okurum Sevgi Bulut bana en sık yazan okurlarımdan biri. Kendisinden aldığım mesajlara zaman zaman değiniyorum bu satırlarda. Bugün ise Sevgi’nin son mesajını, görme engellilerle ilgili önemli bir sorunu doğrudan görme engelli bir bireyden duyabilmeniz için, kesintisiz paylaşmak istiyorum sizlerle. Diğer bir deyişle, bugün söz Sevgi’nin… Yani, onun şahsında tüm görme engellilerin…
“Ben Sevgi Bulut. Görme engelliyim. Avukatım, ancak bir kamu kurumunda memur olarak çalışıyorum.
Bugün sizinle Kamu’da çalışan engellilerin kendi mesleklerini yapabilmesiyle ilgili olarak yazışacağım. Ben ve benim gibi birçok avukat arkadaşım Kamu kurumlarında sıradan memur olarak çalışıyoruz. 18 Aralık tarihli resmi gazetede bir yönetmelik yayımlandı. Maliye Bakanlığı bu yönetmelikle görevde yükselme ve unvan değişikliğine ilişkin yönetmeliğe değişiklik getiriyordu. Bu yönetmelikte 2 yıl kamu kurumlarında avukat olarak çalışmış olan avukatların hazine avukatlığı kadrosuna sınavsız geçiş yapabilecekleri hükmü var. Ben ve benim gibi bir çok görme engelli arkadaşım avukat, ancak kamu kurumlarındaki pozisyonumuz memur olduğu için bizler bu hükümden faydalanamıyoruz. Oysa ki bizler de avukatlık stajımızı yaptık ve avukatlık ruhsatına haiziz. Kamu’da çalışan biz memur kadrosundaki avukatlara da bu hakkın tanınmasını istiyoruz.
Ayrıca, kamuda çalışan engelli personele işlerini yapabilmeleri için gereken cihazlar temin edilmiyor. Örneğin; görme engelli memura bilgisayar, bilgisayarında kullanacağı ekran okuma programları, evrakları tarayarak sese ve bilgisayarda okunabilecek yazı ortamına dönüştüren evrak okuma makinesi alınmıyor. Tek sebep, ödenek olmaması. Bir de üst düzey yetkililerin ‘Bir engelliye gerekli cihazlar alınırsa, bu tüm ülkedeki engellilere örnek olur. Biz hepsine nasıl alacağız bu cihazları?’ diye söylediklerini duyuyoruz. Oysa, diğer memurların işlerini yapabilmeleri konusunda hiçbir zaman gerekenlerin alınamaması gibi bir durum söz konusu olmuyor. Biz engelli memurlarsa sürekli idare ile yüzgöz oluyoruz bu cihazların alınması konusunda.
Devlet neden aldığı engelli personelin ihtiyacı olan gerekli donanımı sağlamıyor? Engelliyi devlet kadrosuna almak demek akşama kadar engelliyi boş oturtmak demek midir? Biz görme engellilere de kullanabileceğimiz donanım temin edilse, diğer personel ne yapıyorsa bizler de aynısını yaparız. Böylelikle hem aldığımız maaşı hak ederiz, hem de, çalışmanın doyumuna ulaşırız.
Bir de ben Gelir İdaresi Başkanlığı Uşak Vergi Dairesi’nde memur olarak çalışıyorum. Malumunuz olduğu üzere, vergi dairesindeki iş ve işlemler bir otomasyon programı olan EVDO programıyla yapılıyor. Bu EVDO programlı bilgisayarlara sadece Ankara'nın müdahalesiyle program ekleniyor ya da kaldırılıyor. EVDO programlı bilgisayarlar ekran okuma programlarına uyumlu hale getirilmediği için, biz görme engelli çalışanlar olarak kullanamıyoruz. Düşünsenize, bizler kendi kurumumuzdaki iş ve işlemlere erişemiyoruz.
Oysa ufak bir çalışmayla bu EVDO programları da ekran okuma programlarıyla kullanılabilir hale gelebilir.
Sizlerin aracılığınızla ilgilileri bu konu üzerinde çalışmaya davet ediyorum. Gelir İdaresi Başkanlığı bünyesinde yüzlerce görme engelli personel bulunmakta. Gelir İdaresi Başkanlığı’nın bu kitleyi yok saymamasını diliyorum.”
Evet, Sevgi Bulut’un mesajı aynen böyle. Ben bu konuda kendimi onun söylediklerine cevap verecek ölçüde bilgili görmüyorum. Sözü edilen yönetmelik değişikliğinin “Hazine avukatlığına naklen atama” başlıklı ilgili maddesi: “Hukuk Fakültesi mezunu olanlardan yargı merciinde Hakim ve Savcı olarak görev yapanlar, Avukatlık ruhsatını haiz olanlardan kamu kurum ve kuruluşlarında 657 sayılı Kanun kapsamında Hukuk Müşaviri ve Avukat kadrosunda en az 2 yıl görev yapanlar ile daha önce Hazine Avukatı olarak görev yapmış olanlardan asaleti tasdik edilenler sınava tabi tutulmaksızın Hazine Avukatlığına naklen atanabilirler.” diyor. Anladığım kadarı ile, avukat olarak görev yapmamış olanların bu olanaktan yararlanmaları mümkün değil. Ancak şunu da biliyorum ki, engellilerin kendi mesleklerinde çalışabilmeleri için yeterli olanak sağlanmıyor. Daha geçtiğimiz günlerde, üç yıl önce görme yetisini kaybeden bir insan kaynakları uzmanına iş müracaatlarında hep santral operatörlüğünün önerildiğini öğrendim.
Görme engellilerin çalışabilmeleri için gerekli cihazların ve bilgisayar programlarının sağlanması konusuna gelince, engelli çalıştıran bir kurumun onlar için gerekli çalışma şartlarını oluşturmasının gerekli olduğunu düşünüyorum.
Engelliler artık bulduklarıyla yetinmek istemiyorlar. Onlar da herkes gibi, haklarını istiyorlar.
Bunu anlamak çok mu zor?..
Engellerimizi hissettirmeyecek, engelsiz bir yaşam dileği ile...
Paylaş