Paylaş
Akademisyenimiz, havaalanına vardıkları noktadan itibaren başlıyor asistanı ile beraber gerçekleştirdikleri seyahatin izlenimlerini aktarmaya:
“Havalimanına vardığımızda aracımızla engelli geçiş noktasında durduk. Rahatça indik. Havalimanında görevli trafik polisleri şoför arkadaşımızın bizi içeri götürüp dönebileceğini söylediler. Kapıdan girdiğimizde güvenlik görevlileri güvenlik bandını açarak beni oradan içeri aldılar ve ayağa kaldırmadan aradılar. Uçacağımız havayolunun kontuarına geldiğimizde, ayrı bir engelli kontuarı bulunmamasına rağmen, görevliler bekletmeden bizimle ilgilendiler. Tekerlekli sandalyede olmama rağmen birkaç adım atabiliyorum. Bunu belirtmem üzerine, uçağın ön sıralarında kolaylıkla erişebileceğim bir koltuk verdiler. Hiç adım atamıyor olsaydım, uçak koridoruna sığabilen ayrı bir sandalyeye aktarılarak yerime ulaştırılacaktım. Havalimanında engellilere eşlik etmekle görevli arkadaşlar beni gayet rahat ve güvenli bir şekilde uçağa götürdüler. İndiğimizde uçak körüğe yanaşmamıştı ama beni uçaktan indirecek ambulift adı verilen asansörlü araç hazır bekliyordu. Yine bir görevli eşliğinde rahatça bavullarımızı alıp dışarı çıktık.
Seyahat planımızı yaparken bizi havalimanından alıp konferansın olduğu kente götürecek ve orada otel ile üniversite arasındaki gidiş gelişimizi sağlayacak bir şirket ile irtibata geçmiştim. Yıllardır her seyahatimde, dünyanın neresinde olursa olsun, bunu yaparım; hep de tekerlekli sandalyemi özellikle belirtirim. Her seferinde bir terslik çıkar; ya gönderilen araç fazlasıyla yüksektir, ya bagajı küçüktür, ya sürücü çok hızlı gider… Bu sefer hiçbir terslik olmadığı gibi hiç tahmin edemeyeceğim kadar profesyonel ve bilinçli bir hizmetle karşılaştım. Sürücümüz sadece araca değil, bana ve tekerlekli sandalyeme de son derece hakimdi. Adeta engelli yolcuya hizmet verme konusunda ayrı bir eğitim almıştı. Dayanamayıp sorduğumda, yakın bir aile bireyinin de tekerlekli sandalye kullandığını öğrendim. Şirketi özellikle mi onu görevlendirmişti bilmiyorum, ama ben beş gün boyunca kendimi hep güvende, emin ellerde hissettim.
Kaldığımız otel dünyanın her yerinde tesisleri olan zincirlerden birine bağlıydı. Engelli odası ayırtmıştım. Otelde de başıma pek sık gelmeyen bir durum bizi bekliyordu. Bize gerçekten engelli odası hazırlanmıştı! Bunda ne var diyebilirsiniz, ama şimdiye kadar rezervasyonumdaki engelli odası talebinin dikkate alındığı hiç olmamıştı. Hep otele gidince rezervasyonu gösterip hatırlatmam gerekmişti. Bu yüzden hoş bir sürpriz oldu bana. Otele gece yarısı vardık, nöbetçi müdür derhal yanımıza gelip kartını verdi ve ihtiyacımız olursa kendisini rahatlıkla arayabileceğimizi hatırlattı. Otelden ayrılırken de engelli odası ve hizmetler hakkındaki görüşlerimiz alındı.
17 ayrı çalıştaydan oluşan kongre gittiğim kentteki üniversitedeydi. Düzenleyicilere tekerlekli sandalyede olduğumu daha önceden bildirmiştim. Her biri ikişer gün sürecek olan çalıştaylar için aslında fakültelerden birinin ikinci ve üçüncü katları tahsis edilmişti. Binada asansör yoktu ve benim bu katlara çıkmam mümkün değildi. Bu durum üniversite yönetimince dikkate alınmış ve benim katılacağım çalıştay için, girişinde rampa bulunan karşı binada bir toplantı odası ayarlanmıştı. Ayrıca binaya giriş çıkışlarımda ve öğle yemeğine gidişlerde bana eşlik etmesi için bir de gönüllü öğrenci görevlendirilmişti. Üniversitenin bina içi erişilebilirlik anlamında olanakları son derece kısıtlı olmasına rağmen, üniversite yetkililerinin ve öğrencilerinin iyi niyetleri ve farkındalıkları sayesinde kongre boyunca hiç güçlük çekmedim.
Bütün bunları paylaşmak istedim çünkü bu deneyimim altı ay önce başka bir seyahatteki deneyimlerimden çok farklıydı. Altı ayda farkındalık anlamında ne kadar yol kat edildiğini gördüğümü söylemek ve seyahat konusunda tedirgin olanlar varsa biraz içlerini rahatlatmak istedim.”
Bu seyahat Türkiye sınırları içinde gerçekleşmiş bulunuyor sevgili okurlar. Sözü geçen havaalanları, İstanbul Sabiha Gökçen Havaalanı ve Adana Havaalanı; havayolu, Türk Hava Yolları. Gidilen kent, Mersin; kongrenin ev sahibi Mersin Üniversitesi; konaklanan otel Mersin Hiltonsa; transfer hizmetleri, Ekar Turizm. Seyahati yapanlar ise Kızım Dr.Zeynep Yelçe ve asistanı Pınar Ensari.
Köşemde böylesine olumlu görüşlere yer verebildiğim için çok mutluyum. Bu mutlulukta payı olan tüm şirketlere ve ilgililere yürekten teşekkür ediyorum. Umarım, çok yakın bir gelecekte, Türkiye’nin tüm kurum ve kuruluşları onların yolunu izliyor olur.
Engellerimizi hissettirmeyecek, engelsiz bir yaşam dileği ile...
Paylaş