Paylaş
Maha 13 yaşında. Ailesi ile birlikte Suriye’den kaçmış. Halen Ürdün’de bir mülteci kampında yaşıyor. Bir zamanlar okula gidiyor ve doktor olma hayalleri kuruyormuş. Ancak ailesi tarafından kendisinden yaşlı birisiyle evlenmeye zorlanmış. Şimdilerde ilk çocuğuna hamile.
Maha bu durumdaki tek çocuk değil. Ürdün’deki Suriyeli mülteciler arasında evlenmeye zorlanan kız çocuklarının sayısı büyük bir hızla artıyor. Aileler çocuk evliliğini geçimlerini biraz daha kolaylaştırmak ve kızlarını kamplardaki tehlikelerden korumak için bir çare olarak görüyorlar.
Dünyanın önde gelen örgütleri çeşitli eğitim ve koruma programları ile Ürdün’deki çocuk evliliklerini önlemeye çalışıyorlar. Ancak ne yazık ki bu örgütler bu iş için yeterli kaynağa sahip değiller. Bu nedenle, çocuk evliliklerini önlemek için dünyanin zengin ülkelerinden kaynak sağlamaya yönelik uluslararası bir imza kampanyası açılmış. Bu kampanyanın daveti bana da ulaştı.
Birkaç gün önce bu kampanyaya imza vermişken, Milli Gazete yazarı ve Sosyal Doku Vakfı Başkanı İlahiyatçı Nureddin Yıldız’ın çocuk evlilikleri ile ilgili olarak söyledikleri derinden yaraladı beni. Yıldız, İslam dinine göre evlilikte yaş haddi olmadığını kaydederek, ergenlik öncesi çocukların da evlenebileceğini söylüyor. Küçük çocukların aralarında nikah kıyılabileceği gibi, yetişkinlerle de küçük çocukların evlenebileceğini ifade ediyor. Verdiği örneklerde de 6 ya da 7 yaşındaki çocuklara nikah kıyılmasında hiçbir sakınca olmadığını belirtiyor.
Bakın Nureddin Yıldız’ın başkanı olduğu Sosyal Doku Vakfı web sitesinin “hakkımızda” bölümünde neler yazıyor:
“Modern çağın ben merkezli hayat anlayışına savaş açmış, mutluluğu paylaşmakta, huzuru beraberlikte bulan, fayda oluşturmayı ilke edinmiş, iyiliği yaşatma, kötülüğe engel olma misyonunu üstlenen gönül erlerinin oluşturduğu yapının adıdır Sosyal Doku..
Toplumun yaşadığı manevi buhranlara çare olmanın, aileyi hayatın merkezine koymanın, ahlak ve maneviyatı her yönüyle kuşanmanın, bilgi ve birikimiyle öncü olmanın, kem göz değil hem dem olmanın adıdır Sosyal Doku..
…
Yegane amacımız, içinde yaşadığımız topluma karşı sorumluluk vazifemizi yerine getirmek, geleceğimizi ve kutlu nesillerimizi hazırlamak adına elimizden geldiğince toplumumuz için katmadeğer oluşturmaktır.
Kendimize dünyayı kurtarmak gibi bir amaç belirlemedik. Önce kendimizi olgun bir insan sonra çevremizi bilinçli bir toplum haline getirmek, özüne bağlı, kökleri sağlam, yaşadığı çağın farkında, dünü bu günü ve yarını arasında sarsılmaz dengeyi kurmuş fertler meydana getirmek için gayret edeceğiz. Biliyoruzki birey düzelirse çevre, çevre düzelirse toplum düzelecektir.”
Acaba toplumun yaşadığı manevi buhranlara çocuk evlilikleri ile mi çare olacaklarını düşünüyor bu vakfın başkanı? Aileyi hayatın merkezine çocuk evlilikleri ile mi koyacak? İyiliği çocuk evlilikleri ile yaşatıp, kötülüğe çocuk evlilikleri ile mi engel olacak? Topluma karşı sorumluluk vazifesini çocuk evliliklerini destekleyerek mi yerine getirecek? Yaşadığı çağın farkında olan fertleri çocuk evlilikleri ile mi meydana getirecek? Ve toplumu çocuk evlilikleri ile mi düzeltecek?
Sayın Yıldız Türkiye’nin şeriatla yönetilmediğini, laik bir hukuk devleti olduğunu unutmuş görünüyor. Umarım bunu kendisine hatırlatacak bir yetkili çıkar. Ülkemizin de çok sayıda Suriyeli mülteci barındırdığı şu günlerde çok büyük önem taşıyor bu.
Engellerimizi hissettirmeyecek engelsiz bir yaşam dileği ile…
Paylaş