Paylaş
Türkiye’de de kadına yönelik şiddet hiç azalmadığı gibi daha da kötüleşmiş durumda. “Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu”’ verilerine göre, erkekler tarafından öldürülen kadınların sayısı 2012’den beri giderek artıyor. Platformun verilerine göre; 2012 yılında 210, 2013 yılında 237, 2014 yılında 294, 2015 yılında 303, 2016 yılında 328, 2017 yılında 409, 2018 yılında 440 ve 2019 yılının ilk on bir ayında 424 kadın öldürülmüş bulunuyor.
Erkekler tarafından işlenen kadın cinayetleri açısından 2019 yılına genel olarak bakacak olursak:
kadının öldürülmüş olduğunu görüyoruz.
Bu kadınların %49’unun hangi sebebe dayanarak öldürüldüğü belirlenememiş, %13’ünün kendi hayatına dair karar almak -boşanmak ya da ayrılmak istediği, arkadaşlık isteğini reddettiği için vb.- istediği için, %10’unun ise ekonomik sebeplerle öldürüldükleri tespit edilmiş; %28’i ise şüpheli ölüm olarak kaydedilmiş bulunuyor.
Öldürülen kadınların %36’sının evli, %33’ünün bekâr oldukları, %3’ünün dini nikahlı beraberlik yaşadığı belirlenirken; %28’inin ilişki durumu tespit edilememiş bulunuyor. Söz konusu kadınların %28’inin evli olduğu erkek, %10’unun birlikte olduğu erkek, %10’unun babası, %8’inin bir akrabası ya da tanıdığı, %5’inin boşandığı erkek, %5’inin oğlu, %3’ünün ayrıldığı erkek, %3’ünün ise kardeşi tarafından canına kıyılmış olduğu anlaşılmış durumda.
Bu kadınların nasıl öldürüldüklerini inceleyecek olursak; %33’ünün ateşli silahla, %21’inin kesici aletle, %13’ünün darpla, %8’inin kimyasal maddeyle, %8’inin yüksekten düşerek,
%2’sinin boğularak, %2’sinin hem kimyasal madde hem düşme sonucu can verdiklerini görüyoruz. Öldürülen kadınların %49’u 36-65, %15’i 19-24, %13’ü 25-35, %8’i 66 yaş ve üstü kadınlardan; %2’si 15-18 yaş arası gençlerden, %5’i ise 0-11 yaş arası çocuklardan oluşuyor. Öldürülen kadınların %8’inin ise yaşı tespit edilememiş bulunuyor.
Kadınların kim tarafından neden öldürüldükleri kesin olarak tespit edilemedikçe; şüpheliler, sanıklar ve katiller caydırıcı cezalar almadıkça ve önleyici tedbirler uygulanmadıkça şiddet çeşitli boyutlarda kendini göstermeye devam ediyor. İstiyorum ki, yarın akşam gireceğimiz yeni yılda değişsin bu durum! 2019 yılına da damga vurmuş olan “kadına şiddet”, kelime olarak bile kalmasın lugatımızda.
2020 yılında kadına karşı hiçbir suç işlenmesin artık. Kadınlar ve erkekler toplumun her alanında eşit haklarla var olmaya devam etsinler. Birbirimize bakışımız nefretle değil sevgiyle olsun. Sevginin paylaşıldıkça çoğalan ve mutluluk veren bir duygu olduğunu hepimiz öğrenelim…
Engellerimizi hissettirmeyecek engelsiz bir yaşam dileği ile,
SAĞLIKLI ve MUTLU YILLAR
Not: Bu yazının hazırlanmasında Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu verilerinden yararlanılmıştır.
Paylaş