Paylaş
Cinsiyet eşitsizliği, ne yazık ki, her alanda olduğu gibi akademik dünya da geçerli. Bugün sizlere tarih alanında cinsiyet eşitsizliğini gidermeye yönelik adımlardan birini anlatmak istiyorum.
Kızımın tarih alanında araştırmalar yapan bir öğretim görevlisi olduğundan bahsetmiştim daha önceki yazılarımda. Siyasi ve askeri tarih alanında araştırmalar yürüten Zeynep’in katıldığı muhtelif konferanslarda en çok karşılaştığı sorulardan biri, böylesine erkek egemen bir alanda kadın olarak neler hissettiği. Yakın arkadaşları ve değerli kadın meslektaşları arasında ilk aklıma gelenlerden yeniçeriler üzerine çalışan Gülay Yılmaz ve isyanlar üzerine çalışan Aysel Yıldız da benzer sorular ile karşılaştıklarını söylüyorlar.
YÖK kayıtlarına göre Üniversitelerimizin Tarih Bölümleri’ nde 2.001 akademik personel görev yapıyor. Bu hocalarımızın 1.473’ü erkek, 528’i ise kadın. Yani, tarihçilerimizin dörtte üçü erkek. Profesör sayılarına baktığımızda ise, orantısızlık daha da çarpıcı; tarih profesörlerimizin sadece yüzde 17’si kadın. Neyse ki, araştırma görevlilerinde oran biraz yükseliyor ve kadın araştırma görevlisi oranı yüzde 30’a çıkıyor. Halen tarih ve arkeoloji bölümlerine kayıtlı 124.516 öğrenciden 48.410’u, yani yüzde 39’u kadın. Bu rakamlar, gelecekte daha üst düzey akademik kadrolarda yer alacak kadınlar hakında umudumu artıyor.
Kadın tarihçilerin akademide hak ettiği görünürlüğü artırmak ve çalışmalarını kamuoyuna sunmak isteyen bir grup kadın tarihçi, üç yıl önce bir araya gelerek, Kadın Kadına Tarih Konferansı dizisini başlattı. İlki 2019 yılında Boğaziçi Üniversitesi’nde düzenlenen konferansın ikincisi, 2021 yılında İstanbul Bilgi Üniversitesi’nde gerçekleştirildi. Kadın Kadına Tarih Konferansları; kadın tarihçilerin “kadın aklına” ve tarihçiliğe yapılan önemli müdahaleye dikkat çekmesi açısından olduğu kadar, kadın tarihçilerin görünürlüğünü ve dayanışmasını arttıran bir platform oluşturması bakımından da önemli bir adım oluşturdu.
Bu yıl, Tarih Vakfı; Kadın Kadına Tarih Konferansı hazırlık grubunun da fikrȋ katkılarıyla şekillenen, Akl-ı Kıssa Salı Konuşmaları adlı yeni bir seminer dizisi başlattı. Akl-ı Kıssa’ da iki haftada bir salı günleri kadın tarihçiler konuşacak, bizler dinleyeceğiz. Bu seminer dizisi ile kadın tarihçilerin çalışmaları, yayınları, araştırma gündemleri ve tarih disiplinine katkıları görünür kılınmak; muhafazakâr ve erkek egemen tarih disiplininde verdikleri varlık mücadelesine dikkat çekilmek isteniyor.
Tarih Vakfı’nı bu konuşmalara yönelten etken, tarih disiplini alanında muhtelif neden ve şekillerde görülen toplumsal cinsiyet eşitsizliğine karşı kadın tarihçilere bir alan açmak gereği oldu. Akl-ı Kıssa Salı Konuşmaları Koordinatörleri Nurşen Gürboğa ve Gülay Yılmaz’ın deyişiyle: “Akl-ı Kıssa, kadın tarihçilerin aklını kısa bulan tarih anlayışı ve tarihçilere karşı kadın tarihçilerin tarih disiplininin aklı, kalemi, sözü olma iddiasını Salı Konuşmaları’ na taşıyor.”
Akl-ı Kıssa, “saçı uzun aklı kısa” deyiminden türeyen aklı kısaya gönderme yapıyor: “Kadın, dişiliğin de simgesi olan uzun saçlarını özel alanda ailenin bakımı için süpürge ederken; erkek, saçını sakalını bilim ve hikmet yolunda ağartır.” Oysa, yaşadığımız dönemde kadınlar da ilim ve bilim yolunda pek çok adım atıyorlar.
Konuşmalar, 8 Mart’ta Bologna Üniversitesi’nden Çiğdem Oğuz’un “Siyaset, Toplumsal Cinsiyet ve Gündelik Hayat Bağlamında Cihan Harbinde Ahlâkın Gayesi Tartışmaları” başlıklı konuşmasıyla başladı. Bilkent Üniversitesi’nden Nil Tekgül’ün “Erken Modern Dönemde Osmanlı Toplumunun Duygu Dünyası: Yeni Bir Yaklaşım” ve European University Institute’den Duygu Yıldırım’ın “Karın Ağrısı: Yemek, Beden ve Bilim Tarihlerini Beraber Düşünmek” başlıklı konuşmaları ile devam etti.
Akl-ı Kıssa Salı Konuşmaları’nda 19 Nisan’da Anadolu Üniversitesi Hukuk Tarihi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Esra Yakut’un “19. Yüzyılda Osmanlı Devleti’nde Kadınların ‘Boşanmak İstiyoruz’ Haykırışları” başlıklı konuşmasını dinleyebilirsiniz. Programın tartışmacısı Belkıs Konan olacak. 19 Nisan Salı günü 19:00’da Tarih Vakfı Youtube kanalından çevrimiçi olarak gerçekleştirilecek olan konuşmaya https://youtu.be/vp-Q2_dToZg adresinden erişebilirsiniz.
Engellerimizi hissettirmeyecek engelsiz bir yaşam dileği ile…
Paylaş