ABD'deki sniper vakası, bu ülkede uzaktan ateş meraklısı bir alt kültür oluştuğunu ortaya çıkardı.
Profesyonel ve sivil keskin nişancılar, silah endüstrisinin desteğiyle kurdukları internet sitelerinde bugüne kadar fazla dikkat çekmeden faaliyet gösteriyorlardı. Ancak sniper ortaya çıkalı beri deşifre olmuş durumdalar. Şimdi bir kısım basın, kötü örnek oluyorlar diye bunların üzerine gidiyor. Onlar ise katili kınıyor ve şu mesajı veriyorlar: ‘‘O sniper değil, Tanrı kompleksi olan ikinci sınıf bir katil. Şerefli bir sniper vatanı uğruna ve insan hayatı kurtarmak için vurur.’’
Sitenin adı snipercountry.com. Buna benzer en az beş tane daha var. Ama, konu dağılmasın diye incelemeyi bu site üzerinde yoğunlaştıralım.
Sniper olayının patlak vermesinden sonra bazı gazetelerin yaylım ateşi altında kalan snipercountry, bir bildiri yayınlayarak seri cinayetleri kınadı, ölenler için de başsağlığı diledi. Medyanın adres gösterdiği siteye yüzlerce nefret mesajı yağmıştı. Bildiride bu mesajlara yanıt veriliyordu. Editöre göre bu site cinayet reçeteleri veren, anarşistlerin el kitabı niteliğinde bir adres değildi. Medyanın sniper dediği kişi ise gerçek keskin nişancıların şerefine leke süren ve Tanrı kompleksi taşıyan ikinci sınıf bir katildi.
Gerçek sniper vatanı için çarpışan bir asker ya da masum sivilleri kurtarmak için azılı bir suçluyu tek kurşunda yere seren polisti. İşte bu profesyoneller, toplumu daha iyi korumak için site kanalıyla bilgi alışverişinde bulunuyordu. Sitenin müdavimi olan siviller ise uzaktan atıcılık yarışmalarına katılan kişilerdi.
FİKİR ÖZGÜRLÜĞÜ MÜ?
Ancak o uzun ve ağdalı deklarasyonda insanı dehşete düşüren iki unsur vardı. Onca okul katliamına rağmen siviller arasında ateşli silahların yaygınlaştırılmasını çok temel bir hak ve özgürlük olarak savunan sağ eğilimli silah lobisinin varlığını hissettiren iki unsur.
Birinci mesele ülkenin şerefli tarihiyle ateşli silahlar arasında kurulan bağlantı. Bildirideki cümle aynen şöyle: ‘‘Eğer silah karşıtı bir politika izliyorsanız, şunu unutmayın ki, bu ülkenin çok uzun ve şerefli bir ateşli silahlar tarihi vardır ve bugünkü siyaseten doğruluk akımı bir yana, bu ülkenin kazandığı başarının ruhunda ve kalbinde ateşli silahlar yatar.’’
Yeryüzünde nice ulus kurtuluş savaşları vererek bağımsızlığını kazandı, ancak o zaferlerde ateşli silahlar değil, hep insanların kahramanlığı yüceltildi.
İkincisi, bir bireyin uzaktan ateş hakkını fikir özgürlüğüyle özdeş tutuyorlardı. Cümle şöyle: ‘‘Tanrıya şükür bu memlekette fikir özgürlüğü var ki, PETA ve Ducks Unlimited gibi taban tabana zıt gruplar, tepki görme ve sindirilme korkusu olmadan düşüncelerini özgürce açıklayabiliyorlar. Maryland ve Virginia'da olanlar da bizim fikir özgürlüğümüzü engelleyemez.’’
PETA hayvan hakları, Ducks Unlimited ise ördek avı alanında faaliyet gösteren iki örgüt. Özellikle hayvanlara kötü muameleye karşı savaşan PETA'nın fikir özgürlüğünden yararlanma hakkını anlamak mümkün de, uzaktan ateş etmenin nasıl bir düşünce özgürlüğü olduğunu kavramak biraz zor.
Uzaktan ateş meraklıların hedefi ördekler filan değil. Sitede, sniper tüfekleri, mühimmat ve kalibreler, hareketli hedeflerin tahmini hız hesabı üzerine derin beyin fırtınaları mevcut ama, ‘‘hedefin’’ ne olduğu belli değil. Ordu ve emniyette görevli keskin nişancılar birer profesyonel, ancak sivillerin bir sniper tüfeği alıp bu siteden bilgi alışverişinde bulunarak ne yapacağı belirsiz.
İNSANLI EGZERSİZ YAPILIR MI?
Nitekim chat bölümünde bazı ziyaretçiler nasıl egzersiz yapacağı konusunda akıl fikir soruyor. Condor (Akbaba) isimli biri şöyle yazmış: ‘‘Keskin nişancılıkta nasıl pratik edinebilirim? Sokağa çıkıp yüzlerce metre öteden insan avlayamazsın... Yani bu toplumun kabul edebileceği birşey değil. İnsanlar şikayette bulunur. İşe polis karışır. Avukata ihtiyacın olur. Yani iyi bir keskin nişancı olmak için insan vurmaya değmez.’’
Ed isimli bir başka ziyaretçi ise hareketli hedeflerin zorluğundan yakınıyor ve ‘‘Aslında, hareketli nesneler arasında en kolay hedef insanlar. İnsanların tahmini hızına göre nişan almak çok daha basit.’’ Eğer ciddiyse, her an ‘‘kolay’’ bir hedef seçebilecek kıvama gelmiş gibi görünüyor.
Nişancı katilin tercih ettiği .223 kalibrelik mermiler üzerine de hayli sohbet edilmiş. Kimisi ‘‘Kent içinde yapılacak atışlarda ben .223 kalibreyi tercih etmezdim’’ diyor. Kimisi de ‘‘200 metreden beyni jöleye çevirmek için’’ başka önerilerde bulunuyor.
20 bin sniper tüfeği satılmış
SNIPERCOUNTRY.COM sitesinde sniper malzemeleri satan 100'den fazla şirkete link verilmiş. Rüzgarın hızına göre atışta gerekli düzeltmeyi anında hesaplayan cihazlardan şık susturuculara kadar her türlü malzemeyi bulmak mümkün. Son birkaç yıl içinde ABD çapında yaklaşık 20 bin adet .50 kalibrelik özel sniper tüfeği satılmış. Uzmanlar, bu tür silahlara olan ilgiyi biraz da Hollywood filmlerine bağlıyor. Ordu ve emniyetteki keskin nişancılar, ateşli silah meraklıları arasında zaten birer mitos kahramanı gibi görülüyor. Sinema ve televizyon da bu tür kahraman portrelerini iyice cilalıyor. Böylece bir sniper romantizmi doğuyor ve meraklı çevreleri oluşuyor.