Yachtspotter.com, limanlar arası müthiş bir şebeke. Bermuda’dan Mikonos’a, Cape Town’dan Barbados’a, daha onlarca limana uzanan bir yat hastaları ağı.
Tren ve uçak gözlemcisi gibi, onlar da yatları gözlüyorlar. Paul Allen’in yatı Octopus şu gün şu saatte hangi limanda demirli, Savarona en son nerede görüldü, Frequency’nin yeni adı ne, Nazenin IV’ün adı ne zaman Axia oldu, Larry Ellison’un Rising Sun’ı, Capri’den demir aldıktan sonra hangi limanın yolunu tuttu, Sarkozy’nin Akdeniz’de turladığı yatın esas sahibi kim? Beş kıtanın en sükseli limanlarında konuşlu röntgenciler bu soruların yanıtlarını yachtspotter.com forumunda veriyor.
Resimleriyle. İsimsiz yatları da amansız bir şekilde takip ediyor, şebeke içinde haberleşerek esrarı çözmeye çalışıyorlar. Partileriyle ünlü Paul Allen, yatına personel alırken gizlilik sözleşmesi imzalatıyor ama, yat gözlemcilerinin takibinden kurtulamıyor. Yachtspotter tayfasının huşu içinde takip ettiği tekneler arasında Türk tersanelerinde imal edilmiş yatlar da var. Mesela o güzelliklerden biri de Maltese Falcon. Tuzla’daki Yıldız Tersanesi’nden çıkma Perini Navi yapımı 100 milyon dolarlık yat, en son 9 Ekim’de La Spezia’da demirlemiş. Dereli Yatçılığın MuMu’su da takip altında. Proteksan-Turquoise imalatı Talisman C, Odessa, Mosaique ve Petera da öyle.
TMSF, Uzanlar’ın yatları gözlerden uzak olsun diye isimlerini değiştirmişti ama, dünyanın öbür ucundaki bir yat gözlemcisi bile çok iyi biliyor ki, Frequency’nin adı artık Beluga. Airwawes’inki de Splendido. Amerikan Palmer Johnson imalatı olan Frequency’nin ilk adı da La Baronessa. 19 Ağustos 2007 tarihi itibariyle isim değişiklikleri not düşülmüş. Rahmi Koç’un dünyayı turladığı Nazenin IV’ün de el değiştirip Axia adını aldığı idrak edilmiş durumda.
Yani gözetleme işi Uzan yatlarının içindeki gizli kamera tertibatıyla sınırlı değil. Dışarıdakiler de onları gözetliyor.
Ancak dışarıdakiler daha prensip sahibi. Sadece yat resimleriyle ilgileniyorlar. İçindekilerle değil. Yachtspotter.com sitesinde güvertede güneşlenen, viskisini yudumlayan, çılgınca partileyen kimse görünmüyor. Beş kıtanın limanlarındaki röntgenciler sadece yatlara hasta.
Bu yüzden Paul Allen’in muhteşem yatı Octopus’u dünya denizlerinde liman liman takip ediyor, ancak misafirlerine ilişmiyorlar. Özellikle üstsüz güneşlenme hallerinde, yatın kendisi ne kadar kışkırtıcı ve seksi görünürse görünsün, site o tür resimlere kapalı.
Yachtspotter.com’da buluşan yat gözlemcileri, dok işçilerinden marina memurlarına, tekne sahiplerinden limana bakan ofis binalarındaki çalışanlara kadar geniş bir yelpazedeki fanatiklerden oluşuyor. 30 metrenin altındaki yatlarla kesinlikle ilgilenmiyorlar. Ortak ilgi alanları ise mega yatlar.
Sitenin yöneticisi Fransız mühendis Raphael Montigneaux. Kendisi yatçılık işinde değil, ama çocukluğundan beri yat tutkusu var içinde. Yılda sekiz bin kadar yat resmi çektiğini söylüyor.
Özel hayatın mahremiyetine bunca saygı gösterilmesine karşın ünlü yat sahipleri bu şekilde gözetlenmekten tabii ki hoşnut değil.
Microsoft’un kurucu ortağı milyarder Paul Allen, 126.20 metrelik mega yatı Octopus ile diğer yatı Tatoosh’un medya tarafından görüntülenmesine pek nadir izin veriyor. Yatlarına personel alırken gizlilik sözleşmesi imzalatıyor. Genelde dünyanın en ücra denizlerinde seyrediyor. Ancak yachtspotter.com’da Allen’in nerelerde dolaştığı bir bir dökülüyor. Mesela, geçen yazı Mikronezya’da geçirip, sonra Avustralya, Güney Afrika ve Barbados’a gittiğini öğreniyoruz. İki hafta kadar önce de Bermuda açıklarında görülmüş Octopus. Fransa açıklarında çekilmiş resimlerde Octopus’un güvertesinde bir helikopter görünüyor, Allen’ın diğer yatı Tatoosh da az ötede. Bir başka resimde Octopus, gün batımında Antibes Yat Kulübü’nden ayrılırken görülüyor. Bu resimlerin hiçbiri Paul Allen’dan izin alınarak çekilmiş değil. Hepsi de röntgencilerin marifeti.
Amerikan medyası, mahremiyetine pek düşkün olan Allen’ın, gözetleme faaliyetleri hakkında ne düşündüğünü öğrenmek istiyor. Sözcüsü "Bay Allen, şahsi mülküyle ilgili konuşmaz" diyor.
The Wall Street Journal’daki habere göre yatların boyu bosu ve sayısındaki artışla birlikte röntgencilerin sayısı da hızla tırmanıyor. Şu anda boyu 37 metreyi aşan 370 adet yat ya imalat aşamasında ya da kontratı yapılmış durumda. Oysa 2003 yılında bu sayı 182’ydi. Ayrıca teknolojik gelişmeler de fanatiklerin dijital resimleri anında web sitesine postalayıp, yatın koordinatlarını bildirmesini kolaylaştırıyor. Yachtspotter.com dışında yatların kimliği ve pozisyonlarıyla ilgili bilgiler veren başka siteler de var. Mesela shipspotters.com2, yachtforums.com3 ve superyachttimes.com4 gibi.
Ancak bunların en kapsamlıları yachtspotter.com ve Power & Motoryacht dergisinin "megayachts" forumu. Bu sitelerde yatların teknik özellikleri yer alıyor, ancak teröristlere prim vermemek için imalat halindeki teknelerin görüntüleri ve planları yayınlanmıyor. Bu konularda sohbet de yasak. Ancak yine de yatların motor gücünden güverte ebadına, jakuzisinden geçirdikleri kazalara kadar mahrem ayrıntılar da yok değil. Mesela geçen mayıs ayında bir Suudi işadamına ait olan Lady Moura, Cannes açıklarında kayalara bindiriyor ve o saat "Lady Moura, Canto Limanı girişinde karaya oturdu. Beş derece yan yattı, yakıt sızdırıyor" diye web yayınına başlıyor bir röntgenci. Bir diğeri "Yattaki misafirler ve bagajları tahliye ediliyor" diyerek olay görüntülerini yüklüyor siteye.
Yat gözlemcilerinin çok sıkı takip ettiği teknelerden biri de, Oracle’ın patronu Larry Ellison ile Amerikan eğlence dünyasının krallarından David Geffen’ın ortak yatı Rising Sun. Yachtspotter.com gözlemcileri geçen yaz boyunca 138 metrelik yatı, Mayorka ve Barcelona’dan, Portofino, Capri ve Villefranche’a adım adım takip ediyorlar. Sonunda Rising Sun, bakım ve onarım için Bremen’deki tersanede demirliyor. Megayachts forumundaki bir resimde yat pencerelerinin özel bir merdiven kullanılarak silinmesi gözlemci tayfası arasında büyük heyecan yaratıyor. Çünkü o merdivenin kullanıldığını ilk kez görüyorlar.
BODRUM’DARÖNTGENCİ YOK MU
Dünyanın her koyunda bir yat gözlemcisi olmaması tabii ki sitede gediklere yol açıyor. Mesela Chelsea’nin Rus patronu Roman Abramoviç’e ait Le Grand Bleu’nün geçen 13 Ağustos’ta Bitez Beldesi Akvaryum Koyu’nun iki mil açığında demirlediğini biz biliyoruz. Ama Yachtspotter.com röntgencileri bilmiyor. Sitedeki son kayıtlara göre Le Grand Bleu, en son 9 Ekim’de, Rio’nun Botafogo koyunda demirlemiş. Ondan önce de 1 Ağustos’ta Yunanistan’ın Vouliagmeni açıkları ve 2 Eylül’de Balear Adaları’nın Binibeca Vell açıklarında demirli görünüyor.
O aradaki boşlukta Le Grand Bleu’nün Bodrum’da olduğunu buradan yat gözlemcilerine ihbar ediyorum.
TMSF, Uzanlar’ın yatları gözlerden uzak olsun diye isimlerini değiştirmişti ama, dünyanın öbür ucundaki bir yat gözlemcisi bile çok iyi biliyor ki, Frequency’nin adı artık Beluga. Airwawes’inki de Splendido. Amerikan Palmer Johnson imalatı olan Frequency’nin ilk adı da La Baronessa. 19 Ağustos 2007 tarihi itibariyle isim değişiklikleri not düşülmüş. Rahmi Koç’un dünyayı turladığı Nazenin IV’ün de el değiştirip Axia adını aldığı idrak edilmiş durumda.
Yani gözetleme işi Uzan yatlarının içindeki gizli kamera tertibatıyla sınırlı değil. Dışarıdakiler de onları gözetliyor.
Ancak dışarıdakiler daha prensip sahibi. Sadece yat resimleriyle ilgileniyorlar. İçindekilerle değil. Yachtspotter.com sitesinde güvertede güneşlenen, viskisini yudumlayan, çılgınca partileyen kimse görünmüyor. Beş kıtanın limanlarındaki röntgenciler sadece yatlara hasta.
Bu yüzden Paul Allen’in muhteşem yatı Octopus’u dünya denizlerinde liman liman takip ediyor, ancak misafirlerine ilişmiyorlar. Özellikle üstsüz güneşlenme hallerinde, yatın kendisi ne kadar kışkırtıcı ve seksi görünürse görünsün, site o tür resimlere kapalı.
Yachtspotter.com’da buluşan yat gözlemcileri, dok işçilerinden marina memurlarına, tekne sahiplerinden limana bakan ofis binalarındaki çalışanlara kadar geniş bir yelpazedeki fanatiklerden oluşuyor. 30 metrenin altındaki yatlarla kesinlikle ilgilenmiyorlar. Ortak ilgi alanları ise mega yatlar.
Sitenin yöneticisi Fransız mühendis Raphael Montigneaux. Kendisi yatçılık işinde değil, ama çocukluğundan beri yat tutkusu var içinde. Yılda sekiz bin kadar yat resmi çektiğini söylüyor.
Özel hayatın mahremiyetine bunca saygı gösterilmesine karşın ünlü yat sahipleri bu şekilde gözetlenmekten tabii ki hoşnut değil.
Microsoft’un kurucu ortağı milyarder Paul Allen, 126.20 metrelik mega yatı Octopus ile diğer yatı Tatoosh’un medya tarafından görüntülenmesine pek nadir izin veriyor. Yatlarına personel alırken gizlilik sözleşmesi imzalatıyor. Genelde dünyanın en ücra denizlerinde seyrediyor. Ancak yachtspotter.com’da Allen’in nerelerde dolaştığı bir bir dökülüyor. Mesela, geçen yazı Mikronezya’da geçirip, sonra Avustralya, Güney Afrika ve Barbados’a gittiğini öğreniyoruz. İki hafta kadar önce de Bermuda açıklarında görülmüş Octopus. Fransa açıklarında çekilmiş resimlerde Octopus’un güvertesinde bir helikopter görünüyor, Allen’ın diğer yatı Tatoosh da az ötede. Bir başka resimde Octopus, gün batımında Antibes Yat Kulübü’nden ayrılırken görülüyor. Bu resimlerin hiçbiri Paul Allen’dan izin alınarak çekilmiş değil. Hepsi de röntgencilerin marifeti.
Amerikan medyası, mahremiyetine pek düşkün olan Allen’ın, gözetleme faaliyetleri hakkında ne düşündüğünü öğrenmek istiyor. Sözcüsü "Bay Allen, şahsi mülküyle ilgili konuşmaz" diyor.
The Wall Street Journal’daki habere göre yatların boyu bosu ve sayısındaki artışla birlikte röntgencilerin sayısı da hızla tırmanıyor. Şu anda boyu 37 metreyi aşan 370 adet yat ya imalat aşamasında ya da kontratı yapılmış durumda. Oysa 2003 yılında bu sayı 182’ydi. Ayrıca teknolojik gelişmeler de fanatiklerin dijital resimleri anında web sitesine postalayıp, yatın koordinatlarını bildirmesini kolaylaştırıyor. Yachtspotter.com dışında yatların kimliği ve pozisyonlarıyla ilgili bilgiler veren başka siteler de var. Mesela shipspotters.com2, yachtforums.com3 ve superyachttimes.com4 gibi.
Ancak bunların en kapsamlıları yachtspotter.com ve Power & Motoryacht dergisinin "megayachts" forumu. Bu sitelerde yatların teknik özellikleri yer alıyor, ancak teröristlere prim vermemek için imalat halindeki teknelerin görüntüleri ve planları yayınlanmıyor. Bu konularda sohbet de yasak. Ancak yine de yatların motor gücünden güverte ebadına, jakuzisinden geçirdikleri kazalara kadar mahrem ayrıntılar da yok değil. Mesela geçen mayıs ayında bir Suudi işadamına ait olan Lady Moura, Cannes açıklarında kayalara bindiriyor ve o saat "Lady Moura, Canto Limanı girişinde karaya oturdu. Beş derece yan yattı, yakıt sızdırıyor" diye web yayınına başlıyor bir röntgenci. Bir diğeri "Yattaki misafirler ve bagajları tahliye ediliyor" diyerek olay görüntülerini yüklüyor siteye.
Yat gözlemcilerinin çok sıkı takip ettiği teknelerden biri de, Oracle’ın patronu Larry Ellison ile Amerikan eğlence dünyasının krallarından David Geffen’ın ortak yatı Rising Sun. Yachtspotter.com gözlemcileri geçen yaz boyunca 138 metrelik yatı, Mayorka ve Barcelona’dan, Portofino, Capri ve Villefranche’a adım adım takip ediyorlar. Sonunda Rising Sun, bakım ve onarım için Bremen’deki tersanede demirliyor. Megayachts forumundaki bir resimde yat pencerelerinin özel bir merdiven kullanılarak silinmesi gözlemci tayfası arasında büyük heyecan yaratıyor. Çünkü o merdivenin kullanıldığını ilk kez görüyorlar.
BODRUM’DARÖNTGENCİ YOK MU
Dünyanın her koyunda bir yat gözlemcisi olmaması tabii ki sitede gediklere yol açıyor. Mesela Chelsea’nin Rus patronu Roman Abramoviç’e ait Le Grand Bleu’nün geçen 13 Ağustos’ta Bitez Beldesi Akvaryum Koyu’nun iki mil açığında demirlediğini biz biliyoruz. Ama Yachtspotter.com röntgencileri bilmiyor. Sitedeki son kayıtlara göre Le Grand Bleu, en son 9 Ekim’de, Rio’nun Botafogo koyunda demirlemiş. Ondan önce de 1 Ağustos’ta Yunanistan’ın Vouliagmeni açıkları ve 2 Eylül’de Balear Adaları’nın Binibeca Vell açıklarında demirli görünüyor.
O aradaki boşlukta Le Grand Bleu’nün Bodrum’da olduğunu buradan yat gözlemcilerine ihbar ediyorum.