Paylaş
Kadın girişimcileri yazdığım gün...
Yürünmemiş yollarda yürüyen kadınları yazdığım gün...
Cumaları bu sayfayı yazmaya başladığımdan beri harika kadınlarla tanıştım.
Tutturuk, tutkulu, kafasına koyduğunu yapan, yaratıcı kadınlar.
Onlardan biri de Tijen Ziyal...
Onunla, doğada bulunan en faydalı, koruyucu ve iyileştirici özellikleri en güçlü meyvelerden biri olan beyaz dutu konuştuk.
Tijen Ziyal, büyük bir heyecanla anlatıyor beyaz dutun hikâyesini. Meğer dut ağaçları, ülkemizde birçok yerde yetişebilen bir ağaçmış ve yüzde 100 organik bir besinmiş. Çünkü dut ve dut ağacına dadanan bir zararlı olmadığı için ilaçlama gerektirmezmiş. Bu nedenle de güvenle tüketilebilirmiş. Beyaz dut, insanın kendi bünyesinde üretemediği, sadece gıdalardan alabildiği yağ asitleri içeriyormuş.
Gelin gerisini Tijen’den dinleyelim...
Sizi tanıyalım?
1963 Ankara doğumluyum. Erken yürüyüp, erken konuşarak hayata sabırsızlıkla ve merakla başladım. Kız erkek ikiz ve tekiz üç evlat sahibi odum. Hayata, çocuklarıma ve eşime âşık oldum...
Ne güzeeel! Nasıl bir aile?
Çekirdek bir aile. Her zaman üzerinde deneyler yaptığım matematik dehası bir erkek kardeş. Anne-babamın her ikisi de el sanatlarına düşkün. Türk sanat müzikleri söyleyerek geçen akşamlar...
Anne-baba neci?
Yaratıcı bir anne ama ev hanımı, babam da titiz kuralcı emniyet müdürüydü. Babamın işi dolayısıyla Mardin’den Edirne’ye Türkiye’nin çeşitli bölgelerinde yaşadık.
Onlardan öğrendiğiniz en önemli şey?
Dürüstlük ve insan sevgisi.
Küçükken ne olmak istiyordunuz?
Hariciyeci. Çok gezmek için.
Yıldız Teknik Üniversitesi Mimarlık Bölümü mezunusunuz. Hiç mimarlık yaptınız mı?
Yaptım. NATO Afyon Havaalanı shelter ve pist projelerinde çalıştım. Eşimin firmasına ait zincir mağazaların mimari konseptini hazırladım. Yurdumuzun çeşitli bölgelerinde ev dekorasyonları ve mobilya dizaynları yaptım.
Sonra?
Mimarlıktan sonra tekstil ile ilgilendim. Hong Kong HKTC’da 2002 yılında ilk ve tek tekstil firması olarak ülkemizi ve firmamızı temsil ettim.
Peki tekstile kaymanızın sebebi ne?
Eşimin işinde birtakım eksiklikleri gördüm. Müdahale etmeden duramadığım için kendimi bir anda tekstil piyasasının ortasında buldum.
Sizin birden fazla mesleğiniz mi var?
(Gülüyor) İlgi alanı diyelim. Mimar, tekstilci, broveli dalgıç, gezgin, fotoğrafçı -sualtı, doğa-, sofra stilisti, kıyafet tasarımcısı.
Tek bir şey kesmiyor mu sizi?
Sanırım biraz hiperaktifim. Beynimin çok fazla çalışmasını durduramıyorum.
Peki ya gezginlik... O nereden çıktı?
Gezginlik, benim mesleklerimi besleyen en önemli unsur. Aslında kişiliğimi de... Gezerken gördüklerim bana hayatın anlamını ve varoluş amacımı sorgulamamı sağlıyor. Bayılıyorum! Yüzlerce insan, yüzlerce yer, farklı sevinçler, üzüntüler, tepkiler gördüm... Herkesin ne kadar farklı ama bir o kadar da aynı olduğunu anladım! Gezginlik bana böyle bir farkındalık kazandırdı. Kimi ülkelerin zenginliklerinin yanında kimilerinin yokluklarını gördüm. Ve bu bende “Daha yaşanılır bir dünya için ne yapabilirim?” sorusunun kozalarını örmeye başladı.
Dut yaprağına takmanızın bir sebebi de bu mu?
Evet.
BEYAZ DUT SÜPER BESİNDİR GLUTEN İÇİRMEZ
Nasıl başlıyor dut hikâyeniz...
Eğin’le başlıyor. Ve Eğin’in doğasından büyülenmemle...
Eğin nerede?
Erzincan’da. Eğin eski adı aslında. Şimdiki adı Kemaliye.
Nesi büyülüyor dut yaprağının sizi?
Bu muhteşem döngüsü. İpekböceği sadece dut yaprağı yer ve o mükemmel kozasını bu sayede örer. Bu güzel kozadan o büyüleyici kelebek çıkar...
Kara dutla beyaz arasında ne fark var?
Tadı, aroması ve bileşenleri tamamen farklıdır. Yaprakları açısından da farklıdır. Beyaz dutun yaprakları kullanılmaktadır.
Beyaz dutun faydaları ne?
Süper besindir. Gluten içermez. İnsanın kendi bünyesinde üretemediği, sadece gıdalardan alabildiği yağ asitleri içerir. Ayrıca potasyum, kalsiyum, sodyum, fosfor, magnezyum ve demir... Bitmedi! C vitamini, antioksidan olarak fenolik bileşikler ve resveratrol da içerir. Aç karnına yenen beyaz dut, bağırsak solucanlarını döker (antihelmintik). Sonra iyi bir kan yapıcıdır. Sabah aç karnına yenir ve üzerine su içilirse bağırsakların çalışmasını sağlar.
Vay beee! Sen neymişsin beyaz dut!
Evet. Dut meyvesi zafiyet durumlarında diğer destekleyicilerle birlikte besleyici, güçlendirici bir ürün olarak yaygın şekilde kullanılır. Kansızlık, zafiyet, bağışıklık sisteminin güçlendirilmesi ve düşük libido gibi durumlarda kullanılmaktadır. Çocukların beslenme çantalarına eklenebilir. Bebek mamalarında 6. aydan itibaren ek gıda olarak kullanılabilir.
KANDAKİ ŞEKER YÜKSEKLİĞİNİ NORMAL SEVİYEYE GETİRİYOR
“Deoksirinojirimisin maddesi dut yaprağında bulunur ve şeker emilimini yavaşlatır” diyorsunuz.
Evet.
Yani ne oluyor? Bize nasıl bir faydası var...
Deoksirinojirimisin ve diğer bileşenler, yemek sonrası oluşan hiperglisemiyi -kandaki şeker yüksekliğini- normal seviyesine getiriyor. Böylelikle diyabetlilerde oluşan negatif etkileri gideriyor. Bu nedenle uzmanlar yemeklerden önce dut yaprak çayı içilmesini öneriyor.
Beyaz dutla siz ne tür ürünler üretiyorsunuz?
Kozmetik ürünler, gıda takviyeleri, dut kurusu, dut unu, beyaz dut yaprağı çayı, beyaz dut yaprağı tozu, ekstreler, pastiller, pekmezler...
BEYAZ DUT SAYESİNDE BİR AYDA AYAĞA KALKTIM
Artık her ürün, bize ‘mucizevi’ diye yutturuluyor. Her şey müthiş, her şey şahane... Biz nereden bileceğiz beyaz dutun gerçekten sağlığa iyi geldiğini... Sizin ya da ailenizin başına gelmiş bir iyileşme vakası mı?
Kesinlikle katılıyorum. Her türlü ürün ve bilginin mucizevi olarak yutturulması benim bu konudaki çalışmalarımı daha da derinleştirmeme sebep oldu.
Dutun mucizeleri; bilimsel makalelerde ve klinik çalışmalarında ispatlanmıştır. Üç yıl önce otoimmün sistemi rahatsızlığına yakalandım. Teşhis ve tedavisinde ilerleme kaydedilemedi. Dut ve yaprağıyla ayrı ayrı hazırladığım kürlerle yaklaşık bir ay sonra ayağa kalktım. Bu arada sabah akşam kullandığım şeker ilacımı doktorum eşliğinde değerlerimdeki düzelmeyle günde bire indirdim...
Paylaş