Perşembeyi okurlar aldı

Bugün okur kabul günü. Buyurun buradan okuyun...

Haberin Devamı

Obezite cerrahisi

İSMİM Seda. 30 yaşındayım ve senelerdir obezim. Obezite, içinden çıkması oldukça güç bir kısırdöngü. Kilolarımız yüzünden işe giremeyişimizden tut, karşı cinsle olamayan ilişkilerimize kadar. İyi bir üniversite bitirdiğim ve yabancı dil bildiğim halde maalesef işe de giremedim. Ama bu kısırdöngüden çıkmamızı sağlayacak ‘obezite cerrahisi’ denilen bir umut ışığı var. Keşke daha önce duysaydım, bilseydim, başvursaydım diyorum. Benim gibi hisseden birçok insan tanıyorum. Köşende obezite cerrahisini, çeşitlerini, yararlarını, zararlarını bir veya birkaç uzmanla röportaj yapıp insanlara duyurabilirsin.
Vücut kitle endeksi 40’ın üzerinde olan SGK’lı insanların bu ameliyatlardan devlet güvencesi altında yararlanabileceğini duyurabilirsin. Özel hastanelerde 8 ile 18 bin lira arası fiyatlarla yapılan ameliyatların, aslında devlet güvencesiyle 2 bin liraya yapılabildiğini insanların bilmesinde fayda var. Maliyetler düşük, devlet hastanelerinde bu ameliyatları yapan uzman ve yatak sayısı az olunca oluşan uzun listelere belki bir çare bulunabilir senin aracılığınla. Birçok insanı ameliyat ederek, onlara yeni hayat armağan etmiş doktorlarla röportaj yapabilirsin.
Ben de önümüzdeki aylar içerisinde, tüp mide ameliyatı olmayı planlıyorum. Eğer istersen ameliyat öncesi ve sonrası fotoğraflarımla birlikte yazında yer alabilirim. Ama yanlış anlama, yer vereceğin örnek ben olmak zorunda değilim, halihazırda 70 kilo veren insanlar tanıyorum. Onlar da seni de bilgilendirmek isteyecektir. Hayat belki herkes için zor, fakat inan biz obezler için çok daha zor. İnsanlar iyi kötü yaşarken, kimimiz, hayatı dışarıdan seyretmeye itiliyoruz veya hayattan elimizi eteğimizi kendimiz çekiyoruz. Elini uzatarak daha fazla obezin normal ölçülerde bir bedene sahip olup hayatın içine karışmasına yardımcı olabilirsin.
Umarım olursun.      
(Seda E.)

Haberin Devamı

Sedacım, tamamdır mesaj alındı. Bu tür ameliyatlarla 70 kilo veren arkadaşlarının irtibatlarını gönder, doktorlarla da konuşmak isterim. “Obezite cerrahisi”ne şimdiye kadar hep mesafeli durdum, riskleri olabilir, tehlikeli olabilir diye. Kim bilir belki de önyargıdır. Senin operasyonuna tanık olmak isterim. Senden haber bekliyorum.

Haberin Devamı

Mini etek giydim küfrettiler

İSMİM Elif T. 19 yaşındayım, İstanbul Teknik Üniversitesi’nde kimya mühendisliğinde okuyorum. Bugün çok tatsız bir taciz olayı yaşadı. Sözlü taciz. Kozyatağı’nda yolda yürürken, iki adam arabadan beline kadar sarktı ve mini etek giydiğim için bana küfretti. Mesele benim yaşadığım bu can sıkıcı hadise değil, mesele, her gün birçok genç kızın yaşıyor olması. Ve insanların bunu artık ‘normal’ algılıyor olmaları. İnanın, eve gidene kadar düşündüm ‘Acaba eteğim gerçekten çok mu kısa ya da yürüyüşümde mi bir anormallik var’ diye. Sonra bana bunu hissettirenlere kızdım. Evden bu şekilde çıktığımda annem-babam bir şey demezken, kimsenin bana teşhirciymişim gibi hissettirmeye hakkı yok. Bu adamlar, 19 yaşında bir genç kızın mini etek giyiyor olmasından rahatsızlık duyup, bağırarak küfretme hakkını sizce nerden buldu dersiniz? Özgür bir ülkeyiz o yüzden mi? Yoksa gittikçe muhafazakârlaşıyor muyuz? (Elif T.)

Haberin Devamı

1- Tabii ki muhafazakârlaşıyoruz. 2- Ama senin başına gelen, yeni bir şey değil, yeni bir gelişme değil. Amaçları farklı olmakla birlikte, bir sürü yıldır, erkekler, kıyafetleri yüzünden kadınları taciz ederler, ediyorlar. Genelleştirilemez. Dün de vardı bugün de var. Haaaa ama yarın daha mı artacak. Onu da kimse bilmiyor.

O vahşeti hep birlikte mezbahada izleyelim

KASAPLIK hayvanların kesim yöntemleriyle ilgili yönetmelik taslağı görüşe açıldı. Desteğinize ihtiyacımız var. Taslak, genel olarak iyi hazırlanmış. Ancak bizi dünyaya rezil eden ve en fazla ıstırabın yaşandığı, dini nedenlere bağlı olan kesimler, bu yönetmelik kapsamı dışında bırakılmış. Diyanet’in kurbanlıklara -en azından koyunlara- uygulanacak elektroşokla bayıltma yöntemini sakıncalı bulmamasına rağmen, sanırım İslam’ı geleneksel yaşayan bazı kesimlerin tepkilerinden çekinerek kapsama almadılar. Ayşe Hanım, aman vakit geçmeden gerekli uyarıları yapalım. Halkın iyice anlatıldığı takdirde bu yöntemi seve seve benimseyeceğini vurgulayalım. Bu çok zor değil, sadece bir cuma hutbesiyle aşılacak bir konu. Hz. Muhammed, ‘Kurbanlıkları en az acı veren yöntemle kesiniz’ diye açıkça belirtmiş olmasına rağmen bu konunun yönetmeliğe alınmayışına lütfen sessiz kalmayalım. (Prof. Dr. Tamer Dodurka-Canlı Dostları Ağı Derneği)

Haberin Devamı

Ah Tamer Hoca ah! Öyle bir yarayı deşiyorsunuz ki, zor, çok zor bir mesele. Aşılamıyor. Bir tane değil, bir sürü yazı yazdım. Hayvansever bir sürü gazeteci de yazıyor, Ömür gibi. Ve evet haklısınız sonuna kadar destekliyorum, toplanarak bir şey yapmamız gerekiyorsa yapalım. Bu meselenin üzerine gidelim. Bir sürü gazeteci mezbahaya gidelim, vahşeti bir kere daha gözlerimizle görelim, içimizde hissedelim. Ama bu “gelenek” denilen şey öyle bir engel ki, dediğiniz gibi bir hutbeyle çözülebilecek durumda olmasına rağmen, kimse kılını kıpırdatma riskini göze almıyor. Alamıyor. Böyle gelmiş, böyle gidecek diyor. Kurban kesecekleri elektroşok yöntemine alıştırmayı tahayyül dahi edemiyor.

Haberin Devamı

İlginç bir seyahat projesi

MORE Travel olarak, Onur Baştürk ile Mikonos, Savaş Karakaş ile Malezya’da Dalış, Serra Yılmaz ile Toskana, Buket Uzuner ile New York, Ayhan Sicimoğlu ile Küba seyahatleri planlıyoruz. Gidilecek destinasyonlarla özdeşleşmiş isimlerin rehberliğinde bir gezi programı söz konusu olur. O kişinin sevdiği adreslerle, o şehri/ülkeyi gezmek isteyenlere hitap edecek bir proje. Şu ana kadar oldukça iyi geri dönüşler aldık. Siz de bunca yıl, Dubai deyince akla gelen isimsiniz. Dilerseniz, Yarım Kalan Hayatlar kapsamında bu projeyi gerçekleştirebiliriz. (Seçil Battal)

Projenize bayıldım. Ayhan Sicimoğlu’yla Küba yapmak benim için de cazip. Savaş Karakaş da bana dalmaya öğreten adam, onunla da Malezya şahane olur. Profesyonel rehber değilim, bu işten ne kadar anlarım bilemiyorum ama elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışırım. Ne var ki Yarım Kalan Hayatlar devam edecek mi bilmiyorum. Ederse ne âlâ, bir insana daha faydamız dokunmuş olur...

Yazarın Tüm Yazıları