Ömür biter bu tartışma bitmez

Bazen umutsuzluğa düşüyorum. Yalan yani, hoşgörülü filan olduğumuz. Hepimiz birbirimizin gözünü oymak için aportta bekliyoruz.

Anasını satayım, herkes kendi fikrinin doğru olduğuna inanıyor. Şüphesi yok. Emin yani. Ve diretiyor. Bir başkasının fikrini dinlemeye tahammül bile edemiyor. Pazar günkü eşcinsel evliliği meselesine o kadar çok mail gelmeye devam etti ki, bugün de sürdürmek zorunda kaldım. Devam ediyoruz efendim. Yılmayacağım, ‘‘Manyak mıyım, bunlarla mı uğraşacağım?’’ demeyeceğim. İşim bu, uğraşacağım tabii...

EVLENENLER LEZBİYEN OLSAYDI

Eğer evlenenler iki lezbiyen olsaydı, tepkiler yine aynı mı olurdu acaba? Sizce de bir tuhaflık yok mu? Bu ülkede eğer ameliyatla kadın olduysanız, size bütün kapılar kapanır ve yapabileceğiniz tek şey, size kapılarını kapayan kesimden insanlarla fuhuş yapmaktır. Ama ameliyatla erkek olduysanız, televizyon programlarına çıkabilir, kadın sunucunun ‘‘Dansöz oynatacak mısınız?’’ sorusunu gülerek cevaplayabilir, hatta evlenmeniz için size bir kız bile ayarlanabilir! (Sezer K.)

- Eşcinselliğin hiçbir türü bence hoş karşılanmıyor. Ama verdiğiniz örnekleri beğendim, ikiyüzlü bir toplum olduğumuzu vurguluyorsunuz. Ben de böyle düşünüyorum.

BULAŞICI DEĞİL

Eşcinsel evlilikleri lanetleyen Okan Bey'e bir çift lafım olacak: Eşcinsellik ‘‘bon bon’’ değildir, çocuklar görsün, özensin. Eşcinsellik bulaşıcı bir şey de değildir. Olsaydı zaten, 70'lerin sonunda bir patlama yaşardık. Ayrıca oğlunuz, günün birinde ‘‘Ben bir erkekle evleneceğim’’ derse, size söyleyecek tek şey kalır: ‘‘Mutluluklar.’’ (Murat B.)

- Sevgili Murat. Birden kendimi bir erkek çocuğu annesi olarak hayal ettim. Ve ‘‘Sen ne yapardın?’’ dedim. ‘‘Karşıma geçmiş bir erkekle evlenmek istediğini söylüyor oğlum.’’ Sanırım, üzülürdüm, içim acırdı; onu korumak hatta mümkünse tekrar içime sokmak isterdim, pek çok insanın onun canını acıtacağını bilir, korumak isterdim. Ama en nihayetinde, Philadelphia filmindeki Tom Hanks'in annesinin söylediği gibi ‘‘Ben seni arkada durman için doğurmadım. Kendini istediğin gibi ifade et’’ derdim. Biraz zor olurdu ama derdim. Ve sizi temin ediyorum, dibine kadar oğluma sahip çıkardım!

ERKEK ÇOCUK ANNESİ

Çok sevdiğim bir yazardınız, şimdiye kadar muhalefet ettiğim ve beğenmediğim bir yazınız bile olmadı ama 9 yaşındaki bir erkek çocuk annesi olarak, iki eşcinselin evliliğini onaylamanızı şiddetle kınıyorum! Sizi bilmem ama ben son günlerde türeyen dört, beş yaşlarındaki küçük erkek çocuklara bile tecavüz eden sapık haberlerini gördüğümde çok büyük acı çekiyorum. Çocuğunuz olduğunda ne demek istediğimi anlayacaksınız. Tavrınızı protesto etmek için bundan sonra çok sevdiğim Hürriyet'i almaktan vazgeçiyorum. (Elif G.)

- Beni kınayabilirsiniz, çalıştığım gazeteyi de benim yüzümden almaktan vazgeçebilirsiniz. Sizin değer yargılarınıza uymayan fikirlerim de olabilir. Bunların hepsine eyvallah da... Bir tecavüz olayını, gönüllü bir beraberlikle eşdeğer tutmanız akıl alır gibi değil!

KÖPEĞİMLE EVLENECEĞİM

30 yaşında bir öğretmenim. Artık bu ülkede olanlardan utanmaya başladım! İnsanların yazdığınız bu evlilik hadisesiyle ilgili yorumları, midemi bulandırdı: İnsanlık gelişiyormuş ve zamanla bu tür şeyler normal olacakmış. Ya da sevgi istenilene karşı duyulabilirmiş. Peki bir süre sonra birileri çıkıp da ‘‘Ben köpeğime aşık oldum, onunla evleneceğim’’, ‘‘Bir akıl hastasıyla hayatımızı birleştireceğiz’’ derse ne olacak? Ya da 10 yaşındaki bir erkek/ kız çocuğuna duyduğu aşkını ve arzusunu bildirirse ne halt edeceğiz? Allah hepinize akıl fikir versin! (İbrahim D.)

- Aynı dili mi konuşuyoruz? İbrahim Bey, iki yetişkin insanın, rıza dahilinde, yani gönüllü olarak bir arada bulunmasından, hayatını birleştirmesinden söz ediyoruz biz! Köpeklerden, akıl hastalarından, reşit olmayan çocuklardan değil. Sözünü ettiğiniz ilişkilerde rıza yok.

IQ HANIM!

Sayın IQ Hanım. İşine gelen okuyucu mesajlarını yayınlıyorsun, işine gelmeyenleri yayınlamıyorsun. Çünkü sen yazdığın köşeyi, babanın malı sanıyorsun! Ama değil. Eşcinsel evliliğe karşı mıyım? Hayır, değilim. Ama söyleyeyim: Üç gün sonra aynı eşcinseller ‘‘Biz evlatlık çocuk almak istiyoruz’’ diyecekler ve sen ve senin gibiler, eşitlik, insan hakları adı altında onları destekleyeceksiniz. Ama evlatlık alınan çocukların haklarını asla düşünmeyeceksiniz. O çocukların ruh sağlığı ve sosyal yaşamı sizi hiç ilgilendirmeyecek. Anlaşıldı mı IQ Hanım! (Hasan K.)

- Anlaşılmadı IQ Bey! Eşcinsel çiftlerin çocuklarının ruh ve sosyal yaşamı hakkında tez mi yazdınız ki, perişan bir hayat sürdükleri hakkında bu kadar peşin hükümlüsünüz. Bildiğiniz bir tane örnek mi var? Ciltlerle kitap mı okudunuz, o çocukların hayatlarının savrulacağı konusunda bu kadar kendinizden eminsiniz? Benim tanıdığım öyle mükemmel eşcinsel babalar var ki, düzcinseller ellerine su dökemez! Bu arada her gün üçüncü sayfada çocuklarını doğrayan, pencereden atan düzcinsel ana babalara ne diyeceksiniz?
Yazarın Tüm Yazıları