Paylaş
Eylemlerini, mücadele biçimlerini etkileyici buluyorum.
Geçen hafta İstanbul Bozdoğan Kemeri’nde dev bir pankart açtılar.
128 metrekarelik bir pankart.
Anadolu Grubu Başkanı Tuncay Özilhan’a sesleniyorlardı:
“Özilhan Bizi Hasta Etme, Kömürden Vazgeç!”
Burada hakaret yok, küfür yok, kişiliğe saldırı yok.
Özilhan’ın Sinop, Gerze’de kurmayı planladığı santralın yaklaşık 20 bin insanı hasta edeceğini söyleyerek onu santral planlarından vazgeçmeye çağırıyorlardı.
Greenpeace Akdeniz İklim ve Enerji Kampanyası sorumlusu Pınar Aksoğan’ı buldum, sorularımı sordum.
Bu kadar büyük pankartı nasıl yapıyorsunuz, o kadar yükseğe nasıl tırmanıyorsunuz?
- Meslek sırlarımız da bize kalsın! Greenpeace eylemlerinde tırmanıcılar, uluslararası standartlarda tırmanış eğitimi alan insanlar. Ama Greenpeace eylemcisi olup tırmanış yapmak için “Superman” olmak ya da özel yeteneklere sahip olmak gerekmiyor. En önemlisi bu işe gönül vermek. Bir de güvenlik her zaman ön sırada yer alıyor. Sen de istersen, gerekli eğitimi alıp bir eyleme katılabilirsin...
Bir o eksikmiş! O pankartta “Özilhan bizi hasta etme, kömürden vazgeç” yazıyordu. İnsanlara neyi anlatmak istiyordunuz?
- “Bizi hasta etme” derken, Tuncay Özilhan’ın Sinop’un Gerze ilçesinde kurmayı planladığı santralın binlerce kişinin hastalanmasına neden olacağını anlatmak istedik. Bunu da, bilimsel bir rapora dayanarak söylüyoruz. Sayın Özilhan, dünyanın en kirli enerji üretim biçimi olan kömürlü santral ile Gerze halkının sağlığıyla oynamayı planlıyor. Diyoruz ki, bundan vazgeçsin, rüzgâr, güneş gibi temiz enerjilere yatırım yapsın.
Gerze enerji santralının, kömür üzerine kurulacak olması neden kötü?
- Kömür, yaydığı karbondioksitle, iklim değişikliğine neden olan en kirli yakıt. Ayrıca saldığı farklı gazlar, ekosisteme zarar veriyor. İnsanların astım, kanser gibi hastalıklara yakalanmasına neden oluyor. Bunları da kafadan atmıyoruz. Gerze üzerine yaptığımız araştırma, hem şirketin verdiği Çevresel Etki Değerlendirmesi raporlarına, hem de Stuttgart Üniversitesi’nin bir modeline dayanıyor.
Bu kadar felaket bir şeyse, o zaman neden kömürde diretiyorlar...
- Çünkü enerji yatırımcıları, devlet tarafından en çok desteklenen ve alım garantisi alabileceği yatırımları tercih ediyor. Ne var ki, Türkiye’de kömürün kalan ömrü sadece 30 yıl. Zaten kullanılan kömür de Rusya’dan gelecek. Yerli bir yatırım yapılmış olunmuyor yani. Bugün kömürden vazgeçmek sadece bir karar değil, gelecek kuşaklar için yapılacak çok değerli bir yatırım.
40 YILDA 1900 KİŞİ ÖLECEK
Söz konusu rapora göre, kömürlü enerji santralının yaratacağı sonuçlar ne kadar vahim olacak?
- Bu santral 40 yıl boyunca çalışırsa, tahmini 1900 kişinin ölümüne neden olacak. Ayrıca etkilenen insanların ömründen toplam 18.000 yıl kaybolmuş olacak. Solunum hastalıkları artacak, erken doğumlara neden olacak. Hastalıklar nedeniyle 1000 yılı aşan işgünü kaybı yaşanacak. Araştırmaya göre ayrıca Türkiye’nin toplam ekonomik kaybı 2.6 milyar Euro’ya ulaşacak.
Daha iyi bir alternatif var mı...
- Olmaz mı? Sınırsız ve temiz kaynaklar, rüzgâr ve güneş.
Peki, siz Gerze halkı adına itiraz ediyorsunuz diye, kömüre dayalı enerji santralının yapımı ertelenebilir ya da durdurulabilir mi? Buna gerçekten inanıyor musunuz?
- Tuncay Özilhan geçtiğimiz yıl Gerze halkını “bir avuç insan” diye tanımlamıştı. Oysa Gerze direnişi Amerika’nın önde gelen sivil toplum kuruluşu “Sierra Club” tarafından dünyanın en önemli 5 direnişi arasında seçildi. Ortada başlamış bir inşaat ya da onaylanmış bir çevre etki raporu yok. Tuncay Özilhan da “Çevresel Etki Değerlendirme Raporu onaylanmazsa üzerine bir bardak su içerim” demişti. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ÇED raporunu onaylamadı, çünkü Özilhan bu santralı orman ve tarım arazisine kurmak istiyor. Bütün bu gerekçeler ortadayken ve yüzbinlerce insan Gerze’nin arkasındayken bu santral kurulamaz. Buna yürekten inanıyoruz...
134 BİN DESTEK VAR
Bugüne kadar 134 bin kişi destek oldu. Hedefimiz 200 bin imza. Ne kadar çok kişi destek verirse karar vericilere sesimiz o kadar kuvvetli ulaşır. Kimkorkar.org adresinden herkesi destek vermeye çağırıyoruz.
GERZELİLER CANLA BAŞLA SAVAŞIYOR
Peki, Gerzeliler ne diyor?
- Gerze’ye gidip onlarla tanışmalısın. Müthişler! Hepsi canla başla savaşıyor. Mesela Şükran Teyze, Yaykıl köyü halkından bir çiftçi, “Bir kazığı sivriltip dikemediler” diyor. Sadece Şükran Teyze değil, tüm Yaykıl köyü halkı bu santrala karşı. 4 yıldır direniyorlar. Son bir buçuk yıldır da, santral sahasının önünde çadır nöbeti tutuyorlar. Şükran Teyze, korkusuzca iş makinelerinin önüne yatıp gaz bombalarına rağmen direnişten yılmıyor. Şirket ise tüm bunlara rağmen karşısındaki bariz engelleri aşmak için lobi faaliyetleri yapıyor, orman alanını, orman vasfından çıkarmaya çalışıyor! Greenpeace olarak bizler de mücadeleden vazgeçmeyeceğiz, eylemlerimizi sürdüreceğiz...
Paylaş