Gay hakem ve Gazeteciler Cemiyeti’nin ödülü

GAY hakem röportajıyla...

Haberin Devamı

Gazeteciler Cemiyeti’nin röportaj ödülünü aldım.

Sevindim haliyle.

Kim sevinmez?

Babam beni onaylamadı ama...

Gazeteciler Cemiyeti
onaylıyor!

*


“Babaaaaa, neredeysen duy sesimi...”
dedim.

“Hayatta olsaydın, sen de gurur duyardın benimle. 20 yıldır röportaj yapıyorum, peş peşe eklesen, dünyanın etrafında fiyonk olur ama ilk defa, yaptığım iş, gazetecileri temsil eden bir kurum tarafından ödüle layık bulundu.”

Evet aynen böyle dedim.

Sonra...

Sonra ben böyle şamata yaparken, babamın yüzü belirdi gözümün önünde...

Dudaklarında muzip bir gülümseme...

A aaaaaaa!

İnceden inceye dalgasını geçiyor benimle... 

“Sen röportajla ödül aldın ama o çocuğa ne oldu?”
dedi.

“Hangi çocuğa?”

“Hangi çocuğa olacak? Gay hakem Halil İbrahim’e...”

*


Size bir şey söyleyeyim mi?

Babalar hep haklı çıkar.

Babam haklı. Ben ödülü aldım, Halil İbrahim babayı aldı! Biliyorum biraz argo oldu ama inanın durumu tam anlatan cümle bu. Ben kazandım, o kaybetti!

Halil İbrahim
’e büyük bir haksızlık yapıldı.

Çok sevdiği hakemlik mesleği elinden alındı. Neden? Gay olduğu için. Federasyon, öyle değilmiş gibi davrandı.

Göz göre göre kıvırttı.

Gerçi bu olayda bir ilk gerçekleşti. İlk defa bir gay çıktı konuştu, ezilmeden, büzülmeden, “Evet gay’im” dedi, “Ama işimi hakkıyla yapıyorum. Cinsel tercihlerimin de yaptığım işle bir alakası yok.”

Bence bir devrimdi. Çünkü bizimki gibi ülkelerde henüz olamıyor böyle şeyler. Peki sonra? Valla, sonra başına gelmeyen kalmadı! Biz insanları susmamaları için teşvik ediyoruz, “Susma sıra sana gelir” diyoruz. Diyoruz ama boş konuşuyoruz. Halil İbrahim “öncü” oldu diye ben de çok sevinmiştim, bugün itiraf ediyorum, o hak etmediği kadar acı çekti.

Bir kere, olay patlak verince İstanbul’a geldi, çünkü kendi memleketinde göreceği tepkilerden korktu. Ses getiren, bana ödül getiren o röportajdan sonra, bir sürü insan, güya ona destek verecekti. İş verecekti. Palavra! Halil İbrahim’e en büyük desteği veren, avukat Murat Söylemez ve eşi avukat Oya Söylemez’di. Ben de sonradan arkadaş oldum onlarla, çok sağlam insanlar. Halil’le birlikte omuz omuza mücadeleye başladılar. Peki sonuç? Halil İbrahim’e ev tuttular, “İş de bulacaksın, bak teklifler var. Bu şehirde her şeye sıfırdan başlayacaksın” dediler, ama bu olay gündemden düşünce, teklifler de ortadan kayboldu, Murat Söylemez elinden geleni yaptı, ama her şey bir yere kadar, iş yoksa, söz verenler ortadan tüyüyorsa, o zaman para da yok, e ne oldu, Halil İbrahim beş parasız kaldı ve Trabzon’a döndü...

Korku içinde...

Havaalanından bile Murat’ı arıyordu, “Abi tedirginim dışarı çıkmaya” diye...

Allah’tan korktuğu gibi olmadı.

Sağduyulu Trabzonlular ona destek çıktı...

Hâlâ kırgın, yaralı...

Yaralarını sarmaya çalışıyor...

Ama hiç değilse hayatını sürdürecek bir işi var, bir yerel radyoda program yapıyor, yazılar yazıyor, bazen de sempozyumlara katılıyor. Ama hakemlik yapamıyor. Gerçi Federasyon, güya ağzına bal çalmak için, “İl hakemliği yapabilir” dedi ama bu zaten onun hakkıydı, ekstradan bir şey yapmadıkları gibi, hakkı olan klasman sınavına da almadılar. Klasman sınavına giremeyince, profesyonel ligde hakemlik yapamıyorsun.

*

Haberin Devamı


Bu son söz babama...

Yine de baba, yok öyle yağma...

Pes etmek yok!

Hiçbir şey bitmedi, Halil İbrahim hâlâ fit, hâlâ antrenman yapıyor, umudunu kaybetmedi, yaşı geçiyor ama o hâlâ birinci lig hakemi olmak istiyor.

Avukat Murat Söylemez, Halil İbrahim’in elinden alınan klasman sınavına katılma hakkının iadesini istiyor, ikide bir Federasyon’a dilekçeler gönderiyor, onları sinir ediyor.

İnsan Hakları Mahkemesi
’ne başvurmalarına az kaldı.

Beni sevindiren Gazeteciler Cemiyeti’nin bir sürü röportaj arasından bunu seçmesi.

Demek ki onlar homofobik değiller, Halil İbrahim’e hak veriyorlar ve bu ülkenin bir anlamıyla homofobik olduğunu kabul ediyorlar.

Bu iyi bir gelişme.

Şimdi, “Bu ödülü bütün gay’ler için alıyorum” desem ayıp olacak.

Olursa olsun. Yaşasın gay’ler!

Yaşasın Halil İbrahim!

Haberin Devamı

Yaşasın Gazeteciler Cemiyeti!

 

Fikret Ercan röportajı şart oldu

VE...
Hürriyet’in birinci sayfasıyla Fikret Ercan da ödül aldı.

O, gelmiş geçmiş en iyi birinci sayfaları yapan adam.

Hep öyleydi.

O, bu gazetenin Yayın Koordinatörü...

Ertuğrul Özkök
’ün “Fikret, bir yayın yönetmenine Tanrı’nın en büyük hediyesidir” dediği kişi.

Fikret Bey
, bana gün ve tarih bildirin bir zahmet...

Artık röportaj yapmamız şart oldu.

Hürriyet
’in kara kutusu sizsiniz.

Bütün sırları anlatmanızı bekliyorum.

Birlikte nasıl fotoğraf çektirsek diye düşünmeye başladım bile...

Haberiniz olsun.

Sizi öpüyorum.

 

Dubai coşuyor

DUYDUK
duymadık demeyin Dubai coşuyor... Krizin etkilerini insanlara hissettirmemek için mi, başka bir nedenden mi bilemiyorum... Ama biz bu gece Sting konserine gidiyoruz.... Yarın Fazıl Say var... Önümüzdeki günlerde Bob Geldof... Türk filmleri haftası planlanıyor, 7 tane film getirilecek... Müthiş bir 23 Nisan kutlaması hazırlanıyor, ben de sunuculardan biri olacağım... 3 Mayıs’ta burada yayınlanan Türk dizilerinin oyuncularına muhteşem bir törenle ödüller verilecek... Meydan’da -ki dünyanın en büyük hipodromlarından biri- Türk jokeyleri yarışıyor... Türk tenisçileri maç yapıyor... Bir hareket, bir hareket... Anlayacağınız, biz burada hayatımızı yaşıyoruz... Dubai zaten Türkiye’nin bir eyaleti gibi bir şey... Bekleriz... 

Yazarın Tüm Yazıları