Paylaş
2- Da... Bu ülke, Turgut Özal’ı da Ahmet Mete Işıkara’yı da en seksi erkek seçti. Şimdi tabii bu durum karizmayı biraz çiziyor. Bu tür listelerin de “tırışkadan” olduğu izlenimini veriyor. Olsun, ben bir süreliğine bunun mutluluğunu yaşamak istiyorum.
3- Üstelik, en yakın rakibimle aramda 20 yaş ve 20 kilo var!
4- Sevgilimin de pek hoşuna gitti. “Ben her akşam Türkiye’nin en seksi ikinci kadınıyla mı yatağa giriyorum?” dedi. Ne yalan söyleyeyim, ikinciliğim, zaten görkemli olan seks ve fantezi hayatımıza daha da iyi geldi. (Lütfen, bu cümleyi kurduğuma beni pişman etmeyin!)
5- Ama tabii sevgilim dalgasını da geçti, “Ben hayatta hep birincilere oynamıştım. Artık üçüncü evliliğimde!” dedi.
6- 72 saat ortalıkta gururla dolandım. Sonra baktım ki, bütün kadınlar, beni şöyle bir baştan aşağı süzüyorlar. Popoma, bacaklarıma, ayaklarıma, memelerime filan bakıyorlar. Yok, yok bunu taşımak zormuş! Bu sıfatı veren arkadaşlara teşekkür ediyorum, ama acilen iade ediyorum.
7- Tamam anladık seksiliğin, 90-60-90 vücut ölçüleriyle bir alakası yokmuş, ama yine de göz var, izan var, beden güzelliği diye bir şey var. Benim ki nasıl desem, biraz iri bir beden. Annem de olağanüstü güzel çilekli reçeller yaptı, müsaadenizle daha da irileşmek istiyorum, bu klasmanı acilen terk ediyorum. Öptüm.
Sevgili Ruhat Mengi
1- İflah olmaz sıkıcılıkta bir kadınsınız. Pardon ama gerçek bu.
2- O yüzden size cevap bile yazmak içimden gelmiyor.
3- Yazdığınız hakaret yazısında bile iş yok. Okutmuyor kendini. Mesajı net vermeniz lazımdı. Bir yazıya, bin fikir sokulmaz. “Ne dedi şimdi bu kadın oluyor?” insan. Akmayan bir yazı. Katur kutur. Ama siz tabii o kadar eminsiniz ki kendinizden, “Şu yazıyı biraz daha oyuncaklı hale getireyim” filan demiyorsunuz. E o zaman da olmuyor güzelim!
4- İnsan, bu yaz günü daha eğlenceli şeyler okumak istiyor.
5- Bir de öfkenize yenilmeyin, sinirlendiğiniz çok net anlaşılıyor.
6- Adam gibi çakmayı bile bilmediğiniz için, sizinle polemiğe girmiyorum.
Byeeeeeee.
Bu iltifatları hep alırmış gibi davranamayacağım
Tamam, bu seksilik topuna girmek istemiyorum ama...
Kendi alanında bir numara olan insanlar, müthiş şeyler söylemişler hakkımda.
Ben de normal bir kadınım.
Ruhat Mengi değilim yani!
Cool davranabilmem ve sanki hep bu iltifatları alırmışım, pozuna yatabilmem mümkün değil.
Neden seksi sorusuna, Ahmet Hakan “Çünkü zeki”, Nihat Odabaşı “Çünkü ne kadın ne erkek hafif androjen”, Işın Görmüş “Çünkü seks kelimesini rahat kullanabiliyor”, Dilek Hanif “Çünkü özgüveni var”, Gaye Sökmen “Çünkü doğal”, Fem Güçlütürk “Çünkü hayata bakışı farklı”, Atilla Oymak “Çünkü soyunabilecek cesareti gösteriyor”, Erdem Kırım “Çünkü gündemi değiştirebilecek gücü var” ve Ümit Karan “Çünkü açık sözlü” demiş.
Sanırım benim artık gerçekten ölmem gerekiyor!
Çünkü mezar taşıma yazılmasını isteyeceğim şeyler sıralamışlar.
Ne diyeyim?
Çok çok teşekkür ediyorum, iyi işler çıkarmaya (seksi olmaya) ve size layık olmaya çalışacağım, siz isterseniz annemin yaptığı reçellerden bile yemem!
Birkaç ay önce Ertuğrul Özkök’ün hakkımda yazdığı yazıyı hiç utanmadan çerçeveletip duvarıma astım, şimdi yukarıdaki yorumları da asacağım...
Şahane operasyon
Evet biliyorum, entelektüeller, yazlık evleri, siteleri aşağılarlar. “Balık istifi gibi yan yana evler, plajda dip dipe havlular, ığğğğğ, felaket!” filan derler. Onlar, limon ağaçların içinde evleri tercih ederler. Müstakil bir evde sukûnet, huzur. Haklılar ama o entelektüeller 4.5 yaşındaki çocuklarıyla ne yapıyorlar bilmiyorum.
Çünkü benimki çocuk istiyor!
Bir sürü...
Eren, Emir, Sera, Mia, Can, Pırıl, Lila, Nis, Aslan Cem istiyor...
Ve kocaman bir plaj...
Mümkünse mısırcı geçsin, elma şekerci geçsin, kolluklu, ördek simitli çocuklar sığ denizde yüzsün, babalarla su savaşı yapsın, kumdan kale yapsın...
Anneler, denize bir metre öteki şezlonglarda Elif Şafak okusun (bütün bir plaj, hatta bütün bir koy seni okuyor Elif!) her yer beyaz kum olsun ve taşsız deniz... Göz ucuyla anneler, çocukları izlesin, babalar margarita getirsin...
Öğlen, şık-salaş lokantasında ev yemekleri yensin...
Ben valla, bu yaz böyle bir yer bulmanın dayanılmaz hafifliği içindeyim.
Önümüzdeki 10 yıl da buraya gelmeyi planlıyorum.
“Bizim sitede ev tut!” diye akıl fikir Selin Çıkınoğlu’na teşekkürü borç bilirim.
Hamiş: Sitenin adını merak edenler yazıya dikkatlice baksınlar.
Paylaş