Dünyaya erkek olarak gelseydim mutlaka kendime Musevi bir sevgili yapardım!

40 oluyorum. Gelsene...”
“Aaaaa! Ne şahane!” dedim.
40 sıkı bir yaş.
Bir kadın için hele!
Dişiliğinin fışkırdığı bir yaş.
Aklını, duygularını, sezgilerini daha full kapasite kullanabildiğin bir yaş...
Kadının taş olduğu yaş!
Tabii ki kutlamak lazım.
Partilemek lazım.
Çıldırmak lazım.
Delirmek lazım.
Birden heyecan yaptım.
“Konsepti ne?” dedim.
Seksi bir şeyler söyler diye bekledim.
“Sado-mazo” demez de...
Ne bileyim, ‘Dirty&corrupted’ der...
“Herkes fantezisindeki adam, kadın olarak gelecek” der...
Bir şey der.
Ama ne dese beğenirsiniz...
Kızlar partisi!!!!
“Neeeeeeee?” dedim, “40’ını sadece kızlarla mı kutluyorsun? Erkekler yok... Sadece kızlar... Daha sıkıcı bir şey düşünemiyorum!” Dedim.
Ve onun için üzüldüm.
Vah vahhhh yaptım.
Öğlen saat ikide kızlarla pizza-şarap...
Tüh ki ne tüh!
Bir eğlencesi, bir numarası, bir sürprizi yokmuş gibi geldi bana...
Biraz da ayıp olmasın diye...
Biraz da acıyarak gittim partiye!

Şahane kadınlar

O da ne!
Parti evine girdiğimde, bir an şok yaşadım.
Bu kalabalık ne?
Bu şahane kadınlar kim?
Aman Allahım nasıl eğleniyorlar, öğlen 2’de...
Bu arada yazmayı unuttuğum bir detay var: Doğum gününe gittiğim arkadaşım Musevi.
Dolayısıyla, davetli kızların yüzde 98’i de Musevi.
İstanbul’un en tanınan, en bilinen, en iyi eğitim almış kızları.

Sade ve klaslar

Bu kadar çok Musevi kadını bir arada görmemiştim!
Yemin ederim hayran kaldım, bayıldım.
O kadar eğlenceli, o kadar komik, o kadar sarkastik, o kadar hepimizi sulu götürür, susuz getirirler ki...
Yarım saat sonra ayrılırım dediğim evden bir türlü ayrılamadım.
Bir şenlik, bir şenlik...
Hepsi çok bakımlı bir kere.
Öyle böyle değil.
Saçları, kıyafetleri, elleri, ayakları...
Sade ve klaslar.
Yalın ve derinler.
Bu halleriyle de dalga geçmeyi ihmal etmiyorlar:
“Biz annelerimizden böyle öğrendik, her daim bakımlı olacaksın!” diyorlar.
Genellikle kilo sorunları yok.
Fitler.
Ve kendilerine güvenleri tavan.
Ama bir gıcıklıkları, ukalalıkları yok.
Bu aşırı özgüven, bazı kadınları duvara vurma hissi uyandırıyor bende ama onlar öyle değil...
Azınlık olma ruh hali bu özgüveni şahane bir şekilde dengelemiş.
Burunları da büyük değil yani.
Mizah anlayışları da gelişmiş.
Kendi kendilerine yetebilen kadınlar onlar.
Ve şimdi susun, ortak noktayı söylüyorum:
O kadar akıllılar ki...
Yine anneleri öğretmiş...
Erkekleri parmaklarında oynatıyorlar!!!
Valla oradaki kadınlar, nice adamları kendilerine âşık ederler...
Böyle bir kapasiteleri var.

Kıvanç benimdir!

Biri kocasından ayrılmış...
Dalgasını geçiyor...
“Ayrılalı iki sene oldu, hâlâ bir sevgili yapamadım kendime” diyor: “Ama Mia’ya bak. Bir buçuk ay oldu boşanalı, ‘Vegas’a gidiyorum’ diyor... Kiminle? Yeni sevgiliyle, biz nal topluyoruz burada...”
Biri ona bağırıyor: “Sana Kıvanç yakışır, Kıvanç!!!”
O arada biri duruma el koyuyor:
“Bana bak Kıvanç benimdir, benim kalacak. Bir Musevi kadınla birlikte olacaksa, o kadın ben olacağım!”
Millet kahkahalarla gülüyor.
Nasıl bir geyiktir, anlatamam.
Ağzım açık seyrettim.

Annelerinden öğrenmişler

Çoğu evli ve mutlu bir evlilikleri var.
Sebebi?
“Yine annemizden öğrendik!” diyorlar, “Aklını kullanacaksın. Adamı da idare edeceksin. Zeki kadın her şeyi yapar, her şeyin üstesinden gelir. Ve tabii sabırlı olacaksın. Tahammül edeceksin. Adama da planladığın şeyleri, sanki o düşünüyormuş gibi hissettireceksin. Sonra saçma sapan şeyleri kendine dert etmeyeceksin, kavgaya girmeyeceksin, münakaşa bile etmeyeceksin. Yine kocanın koynuna gir uyu, en fazla sevişmezsin!”
Yine kahkahalar.
Ben size söyleyeyim, gerçekten korkulur onlardan!
Bir ara, biri bana geldi ve “İnek sana ne verir?” dedi.
Birden havuz problemi gibi geldi.
Anlamadım soruyu.
“Süt mü?” dedim.
“Hayır!” dedi.
“İnek süt vermez, sen alırsın sütü... Sağarsın onu. Erkekleri de sağman, eğitmen, yontman gerekir! Bunu da annelerimiz öğretiyor bize... Sihirli sözcük de sabır... İyi eş olacaksın, sabırlı olacaksın, her daim bakımlı olacaksın, iyi anne olacaksın. Bütün bunları da kızına öğreteceksin!!”
Durdum, “İnek ne veriyor peki?” dedim.
“Hiçbir şey, boku saymazsak! O yüzden erkekleri eğitmemiz gerekir, süt, peynir ve bilumum şeyleri alabilmek için.” dedi.

Akıllı kadın = Hayat

Şamata, gırgır, makara devam ediyordu ki... Ben ayrıldım.
Çünkü yazı yetiştirmek zorundaydım.
Fakat ayrılırken düşündüm, sadece kadınların olduğu bir parti de şahane oluyormuş!
İyi pizza, iyi şarap ve akıllı kadın çok iyi bir kombinasyonmuş!
Ve dünyaya erkek olarak gelseymişim, mutlaka bir Musevi sevgili yaparmışım kendime...
Musevi kadınların, hayatı daha yaşanılır kıldığı bir gerçek!