Elbiselerin arasında dolaşırken, bir ara göz ucuyla Alya’ya bakıyorum.
O da ne!
Yere oturmuş, sandaletlerini ayağından çıkarmış, raftan topladığı bütün ayakkabıları tek tek deniyor. Kimi büyük geliyor, kimi küçük. Ama o inatla denemeye devam ediyor, vazgeçmeye niyeti yok. "Onlar senin ayağına uygun değil hadi gel" diyorum ama çok da üstelemiyorum.
Az sonra kafamı kaldırdığımda ise, gördüğüm manzara şu:
Alya, eteğinden kurtulmuş, üzerindeki tişörtü de çıkarmak üzere...
Belli ki, gözüne bir elbise kestirmiş onu deneyecek.
Alya "Dur yapma!" demeye kalmadan...
Donunu da çıkarıp atıyor.
Aman Allah’ım!
Zara’nın içinde çırılçıplak oradan oraya koşan bir çocuk.
Gülüyor, kıkırdıyor, sarı lüleleri havada sallanıyor.
Elbiselerin ve askıların arasında saklambaç oynuyor.
Paniğe kapılıyorum.
Çünkü ne yapacağım şaşırıyorum.
Zaptedemediğim bir çocuk halinde.
Sonunda, oraya buraya attığı kıyafetleri yerden toplayıp, kulağına hayatta duyabileceği en büyük tehdidi savuruyorum: "Şimdi giyiniyorsun küçük hanım. Hemen. Yoksa dede ile provaya- mrovaya gitmiyoruz. Unut kafa sallamayı..."
Tam isabet.
Elinden bebeği alınmış çocuk gibi, ağlamaya başlıyor.
Alya’yı bu aralar en çok büyüleyen şey, dedesi Haldun Dormen’in peşine takılıp gittiğimiz müzikal provaları. İnşallah kan çekmiştir, sahneye çıkıp dans eden, şarkı söyleyen insanları görünce donup kalıyor, hayran hayran izliyor. Bazı çocuk sıkılır, bu sıkılmıyor. Hatta onları taklit etmeye çalışıyor. Beceremiyor ayrı, olsun ben teşvik ediyorum, onlar dans ederken, bizimki rockçılar gibi kafasını sallıyor. Çok da şeker görünüyor.
* * *
Bu aralar favorimiz: Rock Müzikalleri.
Önümüzdeki Pazartesi, Açıkhava’da sahnelenecek.
6 çok ünlü Batı müzikalinden en güzel, en bilindik parçalar, birbirlerine ustaca bağlanıyor ve ortaya başlı başına bir müzikal çıkıyor. Bir tür rock müzikalleri potpurisi. Sponsoru Avea, yapımı Hitt Production.
Hangi müzikallar mi?
Rent, Who’s Tomy, Hair, Jesus Christ Superstar, Aida, We will rock you...
Bu projenin fikir annesi: Nurcan Karaca. Boğaziçi Edebiyat Fakültesi mezunu genç bir kadın. Bir müzikal aşığı. Bugüne kadar Nilüfer, Sertab Erener gibi pek çok müthiş sesin menajerliğini yapmış, Mustafa Oğuz’un yanında kazandığı deneyimlerle ustalaşmış...
Müzikallerden hoşlanıyorsanız...
Kişisel tarihinize yazmanız gereken bir gece olacak bence.
13 Ağustos’ta Açıkhava’da.
* * *
Gerçekten görsel bir şölen.
Zamanında dünyayı kasıp kavurmuş müzikler ayağınıza geliyor.
Müzik direktörü çok sıkı bir adam: Tuluğ Tırpan.
Onun seçtiği bir repertuar.
Müzisyenler de en az onun kadar sıkı.
Pamela, Demir Demirkan, Hayko Cepkin, Özge Fışkın, Ogün Sanlısoy rockçı solistler...
Ayça Varlıer, Barış Berker, Onur Turan, Sitare Bilge, Demet Tuğcu, Can Oragenç, Cenk Yüksel, Buket Bahar ve Demet Evgar ise müzikal eğitimi almış solistler...
Bütün bu isimler oyunculuklarının yanı sıra ne denli iyi müzik yapabildiklerini de kanıtlayacaklar.
Rent müzikalin içinde Take me or Leave me diye bir düet var.
İki lezbiyenin düeti
İki tutkulu kadının dansı.
Pamela ve Demet Evgar müthiş bir performans sergiliyorlar.
Ben çok etkilendim.
Koreograf Nur Sonbahar’a ait.
Baştan sona şovu kendi kalemiyle kurgulayan ise Şebnem Sönmez.
Bütün bu insanlar, bu projede normalde kazandıklarının onda birini alıyorlar, para mara umurlarında değil, gerçekten inandıkları için bu projeye girmiş bulunuyorlar.
Ve bu, ortaya çıkardıkları ürüne yansıyor.
Bence İstanbul’daysanız 13 Ağustos’ta kaçırmayın.
Alya gelemiyor çünkü 6 yaşından küçük çocukları almıyorlar.
Ümitsizce bana "Peki Çalya? O gelemez mi?" diyor soruyor.
HAMİŞ: 16’sında da Folklorika var. Haldun Dormen’in rejisiyle. Kubat, Gülay ve Ruhzar Öcal ve Zafer Erdaş’ı dinlemek ve izlemek istiyorsanız kaçırmayın...