Bu Türk okuru tuhaftır, adamı ağlatır!

Bütün düşmanlarımdan, beni sevmeyenlerden, küçümseyenlerden, orada burada hakkımda ileri geri konuşmaktan hoşlananlardan özür dileyerek, tamamı bana övgülerden oluşmuş bir yazı yayımlıyorum.

Tamam mı, izin var mı?

Bir kereliğine mahsus...

(Gerçi, ona da söz veremem ama...)

Yapıyorum anasını satayım!

Çünkü söz konusu, doğum gününde bana gelen özel bir hediye...

Çok ama çok özel bir hediye.

Düşünün, siz bir gazeteci olarak, okurlarınız tarafından onaylanmak, sevilmek, beğenilmek için harala gürele, sürekli kendinizi parçalarken...

Hatta, onlara yaranabilmek için uğraşırken...

Hepimizin yaptığı bu işte!

Birden kapı açılıyor...

Zaten, o gün doğum gününüz ve kendinizi boktan hissediyorsunuz...

Bir çiçek geliyor...

Kocaman bir şey.

Bembeyaz güller.

Her birinin ucundan boru haline getirilmiş kağıtlar sarkıyor.

Gözleriniz tabii yuvaralarından fırlıyor.

Bu nedir?

Sevgiliden gelen yaratıcı bir doğum günü hediyesi mi?

Biraz sonra anlıyorsunuz ki, hayır!

Biri, bir kadın, bir yay kadını sizin için bir şey tasarlamış, çaba sarfetmiş, gerçekleştirmiş ve onu size ulaştırmış.

Etrafında sizi tanıyan, sizi beğenen insanlardan, okurlarınızdan aldığı notları kağıtlara yazıp, güllere iliştirmiş.

E ağlar insan tabii!

Yayımlayıp yayımlamamak konusunda çok düşündüm, bilesiniz.

Kendimi öven bir yazıya yer vermekten ne kadar utanacak olursam olayım, Selvi Ürek'in bu çok özel hediyesinden söz etmemek de hıyarlık ve saygısızlık olurdu. Bütün o insanlara karşı da terbiyesizlik.

Onların yazdıkları o kadın gerçekten ben miyim bilmiyorum, ama onlar beni öyle görüyorlarsa, teşekkürü borç biliyorum.

Herkesin de doğum gününde özel olarak tasarlanmış hediyeler almasını diliyorum. Çünkü insan çok mutlu oluyor. Çok.

HAMİŞ: Başlıkla fotoğraf çelişmiyor. Levent'in çektiği bu fotoğraf, ağladıktan sonraki sevindirik olmuş halimi gösteriyor!

SİZİ EN İYİ OKURLAR ANLATIR

Bir yay kadını olarak, benden size küçük bir doğum günü armağanı. Röportajlarınız ve yazılarınızla siz hayatı yakalıyorsunuz. Bizim hayatımızda da konuşuluyor, tartışılıyorsunuz. Sizi en iyi okurlarınız anlatır dedim ve işe koyuldum. Umarım hoş bir süpriz olur. (Selvi Ürek/ Ürek Çiçek)

ÇARPIK DİŞLİ ERKEK FATMA

Çarpık dişlerinle, erkek Fatma saçlarınla, erkek düşkünü gösterilmeye çalışılan en masum tarafınla, kimsenin okumayacağından şüphelendiğin kitaplarınla, bütün sırlarını paylaştığın kedinle, okumuyorum deyip ezbere bilinen köşe yazılarınla, en cesur yüreğimsin. Aşığım sana. (VJ Bülent/ Kral TV)

İNGİLİZLERİN DEYİMİYLE VICID

Onun yazıları İngilizlerin deyimiyle ‘‘vicid’’. Muzip mi muzip, insanı hem güldürüyor hem düşündürüyor. Eminim her yerde zevkle okunuyorsun! E daha ne diyeyim? Nice yıllara. (Kanal D İngiltere Temsilcisi)

ERCAN ARIKLI'NIN TALEBESİ

Benim hayatımda önemli yeri olan kadınlardan biri. Bugün Sabah Gazetesi yazarı isem, inanın ondan feyz almışımdır. Onun yürekli olması ve her olayın arkasında durması benim için çok önemli. Hem, biz ikimiz de aynı hocanın, canım Ercan Arıklı'nın talebeleriyiz! (Ayşe Brav)

HERKES KENDİNDEN BİR ŞEY BULUYOR

Bir kere güven verici. Onu okuduğum zaman doğru yazdığına inanıyorum. Olayları çarpıtmıyor. Kendine olan güven duygusunu karşı tarafa da aşılıyor. Herkes onda kendinden bir şeyler buluyor. (Mezdeke Nadya)

İLGİNÇ KONUK SEÇİMLERİ

Kendine özgü doğal anlatımı, ilginç konuk seçimleri ve severek okuduğum bir köşesi (hatta sayfası!) var. Tarzını seviyorum. (Nilgün Sarışen/ İstanbul Esans Deposu Pazarlama ve Satış Sorumlusu)

TANIŞMAK İSTERİM

Fikirleri, giyimi, saçı, makyajı, açık ve seçik oluşu ile bakımlı kadınların ortak paydası! Onunla tanışmak istiyorum. Kimbilir, belki bir gün onu giydiririm de. Bunu çok isterim. (Muzi Karaata)

ANLAŞILIR YAZILAR

Aklından geçenle, kaleminden dökülenler aynı olan, dürüst ve anlaşılır yazan. Sabahları ilk olarak ‘‘Günaydın’’ dediğim insanlardan birisiniz! (Cem İlgün/ Öğrenci)

YOLCULUKTA YANIMDASIN

Ben çok seyahat ediyorum. Koltuğuma yaslanır yaslanmaz elime gazetemi alıyorum, şöyle bir başlıklara bakıyorum, sonra hooop Ayşe Arman'ın köşesine ve röportajına dalıyorum. Yolculuğun nasıl geçtiğini anlamıyorum bile. (Haluk Şentürk/ Organizatör, menejer)

MODERN VE TUTUCU

Onda kadınlarda görmek istediğim özellikler var: Modern ve tutucu. Evet, ikisi aynı anda! Güzel ve seksi. Zeki mi bilmiyorum ama akıllı. (Öner Evez)

KONUŞUR GİBİ YAZAN

Konuşur gibi yazan, sıralı bağlı cümleleri kardeş kardeş aynı çatı altında ustalıkla bırandıran, insana keyif veren bir yazar. Bizler kendimizle yüzleşmeyi pek sevmeyiz ama fimlerde, kitaplarda kendimizden bir şeyler bulmaya bayılırız. O işte, yazılarıyla bize bu gizli hazzı veriyor. Ben kendim olmaktan mutluyum ama itiraf ediyorum, onun yaptığı işe gıpta ediyorum. Yeni insanlar tanımak, içinden geldiği gibi yazmak, seyahat etmek hele bir de tüm bunları yaparken zaman zaman sevdiğini de yanına almak, herkese nasip olmaz! Hep böyle içinden geldiği gibi yaşa ve yaz. (Güneş Ekiz/ Commercial Union Hayat ve Emeklilik A.Ş)

ÖZEL HAYATINI TİYE ALAN

Özel hayatını bile tiye alan, herşeyini herkesle paylaşan bir kadın. Eğer fotoğraf ve yazılarındaki gibi güleryüzlü ve açık ise, afferin ona! Bende en iz bırakan yazısı, vefat eden yüzücü genç için yazdıklarıydı. Canlı, candan, kendine özgü bir ifade tarzı var. Keşke biz de hayatı onun gibi tiye alabilsek. (Mezdeke Dilek)

TAKİPÇİSİYİM

Karşındaki insana olumlu elektrik verip, içten ve samimi cevaplar alabilmek, ayrı bir yetenek olsa gerek. Röportajlarının daimi takipçisiyim. (Dr. Uğur Tan)

ÖZGÜR VE SAMİMİ

Bu kadın muazzam. Samimi, özgür, akıllı, dinamik ve hoş. E daha ne olsun ki? (Gizem Özdilli)

ERKEKLERİ KORKUTUYORDUR

Yazılarında kendimden çok şey buluyorum. Bu akıllı ve güzel kadın, eminim ki, pek çok erkeği korkutuyordur! (Göksel)

HAYATIN TA KENDİSİ

Çılgınım! Bazen yazılarında ve röportajlarında o kadar duygulanıyorum ki, hayatın ta kendisini görüyorum. İyi ki varsın. İyi ki seni tanıyorum. (Özgür Aras)

ÖZELİNİ ANLATIRKEN

Aslında sevgilisini ve özelini anlatırken o bize hayatı anlatıyor. Bizleri gülümseten, şeker gibi yazılar ona çok yakışıyor. Bize de onu okumak yakışıyor. (Uğurken Erez)

YOSMA TARAFI OLAN ÇOCUK

Günceli yakalayan ve popüler. Açık ve dürüst. Yosma bir tarafı da olan çocuk ruhlu bir kadın. Onu seviyorum. (Beyhan Köksal/ GAAT)

CİNSELLİK VE ZEKA

Cinselliği zeka ve akılla birleştiren başka kadın tanımadım. Bir akşam yemek yemek isterim. Üstelik doktoru da olabilirim! (Dr. Serdar Kayın)

BENİM ÖMER DE ONU SEVİYOR!

Samimi, güzel ve seksi. Saç modelini çok beğeniyorum. Saçlarımı onun gibi fönletiyorum. Üstelik, aynı kuaförde. Sevgilimin adı da Ömer, ama o Ankara'da yaşıyor. Benim Ömer de onu çok seviyor! (Sevim Karademir/ Ev hanımı)


Övgülerinizin hepsi sığamadı! Özür dilerim. Yer bitti.
Yazarın Tüm Yazıları