Aklından bile geçirme! Git oyunu ver...

Eğri oturup, doğru konuşalım.

Haberin Devamı

Bu pazar, bir sürü insan, tatilinden vazgeçmeyecek, yazlıklarından kalkıp gelmeyecek.
Aklından bile geçirme Git oyunu ver...Seçime zaten bitmiş gözüyle bakıyorlar ya da “30 Mart’ta verdik de, n’oldu!” diyorlar, hayal kırıklığı yaşıyorlar.
Bırakın sandık görevlisi filan olmayı, artık oy vermek bile istemiyorlar!
Ben işte bu röportajı onlar için yaptım.
“Amaaan boş ver, kim gidecek, nasıl olsa alacak!” diyenler için.
Onları tersine ikna etmek için.
Arkadaşlar!
Kim kazanırsa kazansın, oyumuzu vermemiz gerekiyor.
Neden mi?
Çünkü bu bir vatandaşlık görevi!
İster “değer erozyonu” de...
İster “özgürlüklerin kısıtlanması” de...
İster “siyasette yozlaşma ve seviye düşüklüğü” de...
Bu yaşananları hepimiz reddediyoruz, öyle değil mi?
Peki reddediyoruz da, n’apıyoruz?
Deniz kıyısında şezlongta yatıp, keyfimize bakıyoruz!
Bu mudur?
Böyle yapınca vatandaşlık görevimizi yapmış mı oluyoruz, sonradan ağlamak işe yarayacak mı?
Kanser gibi ilerliyor...
Kanser, vücutta belli bir yeri seçip, orayla kendini sınırlamıyor. Durmuyor. Yumuşak doku olarak gördüğü her yere yayılıyor ve her şeyi kendi adına çalışır hale getiriyor, sonunda de hepsini çürütüyor, yok ediyor. Durdurmanın tek yolu da, aynı verimlilikte, aynı hızla yayılabilen bir yapıyla ona karşı çıkmak.
Aklından bile geçirme Git oyunu ver...Yani mazeretler sunmak, kafayı kuma gömmek, oy vermemek çözüm değil.
Tarih yazılıyor.
Verin oyunuzu.
Hâlâ sandık görevlisi de olabilirsiniz.
www.oyveotesi.org’a girip bilgi alabilirsiniz.
“Oy ve Ötesi”nden Sercan Çelebi’yle son durumu konuştuk.

Haberin Devamı

Üç gün sonra seçim var. Müşahitlerinizin durumu nedir?

Herkes görevine hazır! 6 ilde, 10 bini geçtik. Gerçi 30 Mart’ta, sadece İstanbul’da 30 bin kişiydik. Gönül isterdi ki bu sayı 80 bin olsun, bütün sandıklarda gözlemci olsun. Ama olmadı...

Peki neden böyle oldu?

Bir sürü sebepten dolayı. Bir kere seçim yazın ortasına denk geldi. Bazıları adaylardan memnun değil. Bazıları, “Seçim zaten bitti, biz gitsek ne olacak ki!” diyor. Bazıları “Tatildeyim rahatımı bozmaya değmez!” diye düşünüyor. Ama bu gerekçeler bizi bir araya getiren sebepler değil. Biz, seçim sisteminin doğru ve düzenli işlemesini sağlamayı hedef edindik. Yola böyle çıktığınız zaman, adaylardan bağımsız, yazdan bağımsız, bunun arkasında durup, sonuna kadar devam ediyor olmak gerekiyor. Ama şikâyetçi değiliz. Bizim 10 bin kişiyi toplamış olmamız bile önemli, çünkü siyasi partiler de müşahit bulamıyor. Bu 10 bin insan, 30 Mart’ın filtresinden, yani tırnak içinde yenilgi diye atfedilen şeyden geçmiş olmasına rağmen, Oy ve Ötesi’nin arkasında durmak isteyen 10 bin kişi o yüzden bizim için çok kıymetli...

Aklından bile geçirme Git oyunu ver...Nasıl bir çağrı yapmak lazım insanlara?

Bir kere oyunu kesin ver! Ne olursa olsun ver. Çünkü cumhuriyet tarihinde, ilk defa gerçekleşen bir şey oluyor. Memleket, cumhurbaşkanını seçecek ama politik kampanyalara bakarsanız, cumhurbaşkanı filan seçilmiyor, memleket kendine başkan seçmeye çalışıyor. Tarihimizde ilk defa oluyor, mutlaka bunun parçası ol. Müşahit de ol. Hâlâ bunun için de vakit var. “Bizi artık hiçbir şey heyecanlandırmıyor!” diyenler sonuna kadar haksızlar. Bu işler, geceden sabaha olmuyor. İnsanların bunu anlaması lazım. Kazananlar, bu hedef için canla başla kaç yıldır çalışıyorlar, farkında mısınız? Yüzbinlerce insanı mobilize ediyorlar, dünyanın en büyük sivil toplum örgütünü kurdular, 2 milyon üyeleri var. Ve bu, geceden sabaha olmadı. O yüzden oy kullanmayacak olanlar haksızlar! Çünkü zannediyorlar ki, bir günlerini feda ettikleri zaman bir anda dünya değişecek. Hayır, bu işler öyle olmuyor. Hakikaten bir değişimin gerekli olduğuna inanıyorsan hayatından, konforundan, tatilinden feragat etmek zorundasın. Ve bu işin uzun vadeli olduğunu da baştan kabul edeceksin. Seçimi kaybedileceğinden emin olsan bilse gidip oyunu vereceksin. İnsanların kafasına şunu kazımamız gerekiyor: Oy vermemek, bu maçı kaybettim diye, ligin geri kalan maçlarına çıkmamaya benziyor. O yüzden yanlış
bir tutum!

Haberin Devamı


NE VARSA GENÇLERDE VAR!

Gençlerin enerjisi müthiş! Onlar için biten bir şey yok. Tuzla’yı kendi kendine organize edenler var. Suadiye’de oturup Büyükçekmece’yi organize edenler var. Gençlerdeki bu ışığı gördükçe, ‘Oy ve Ötesi’ne daha çok inanıyorum.


ÖRNEK GÖNÜLLÜ KUTAY

20 yaşında stajyerlerimiz de var. Örneğin Kutay. Geçen sene Robert Kolej’den mezun oldu. “Size destek olmak istiyorum” dedi, bir aydır bizimle çalışıyor. Arkadaşlarıyla Sarıyer’i teşkilatlamaya uğraşıyor. Kendi telefonlarıyla, kendi kontörleriyle insanları arayıp, “Şu şu okulda ihtiyaç var. O okulda görev yapar mısınız?” diyorlar. Aklından bile geçirme Git oyunu ver...


SABAH 7’DE GÖREVE HAZIRIZ

Bu Pazar, bizim yapacağımız işte, hiçbir değişiklik yok. Biz sabahleyin 7’de yine dikileceğiz ve diyeceğiz ki, “Biz herhangi bir partiden ya da herhangi bir aday için burada değiliz! Biz sadece bu işin doğru ve dürüst yapıldığından emin olmak istiyoruz!” Üstelik bu sefer daha da deneyimliyiz. Geçen defa, “Yapabilir miyim, yapamaz mıyım?” diye tereddütte olanlar, “Beni kritik yerlere gönderin!” demeye başladılar!

Yazarın Tüm Yazıları