Paylaş
Sizlere kızanlar ya da sizin adınıza üzülenler de bu duygularını benimle paylaştılar. Hal böyle olunca da tüm haftasonum yine e-postaları okumakla geçti. Ayrıca hala aldatılmaya dair postalar gelmeye devam ediyor,yayımlamamı da istiyorsunuz bazılarınız,ama şimdilik bu konuya bir virgül koyalım, bir ara yine deşeriz elbet.
Yolladığınız e-postaların bir kısmında demişsiniz ki, “eee tabi maddi gücün vardı, ayakların yere basmaktaydı, kolayca boşandın” falan filan.
Bilmeden konuşmak abesle iştigal. Ben boşanmaya karar verdiğimde beş kuruş param yoktu, üzerimde de ne mal ne de mülk vardı. Eskiden bana ait olan, evlenirken ailemin aldığı evim ve arabam, evlilik süresince satılmış, yerlerine yenileri alınmıştı.Yeni alınanları da ex kocam üzerine almıştı. On sekiz senelik evliliğimde benim üzerimde bulunan tek şey dört adet Digitürk aboneliği. Şaka gibi dimi!?
Neyse, bildiğiniz üzre eski evimden eski kocam tarafından şutlandım. Halbuki o evi alırken kendi evimi satmıştım, yarı parasından fazlasını ben ödemiştim ama eski koca yeni evi kendi üzerine yapmıştı,aptalmışım evettttt….
Allah büyük! Bana istediğim gibi bir ev nasip etti ve yeni evime taşındım biliyorsunuz. Eski evden eşyalarım dışında tek bir şey aldım o da yatak odamdaki gömme dolap.
Evdeki klima sistemleri, mutfağımdaki buharlı-ızgaralı ocaklar, 6 tane gömme dolap, hiçbirini ellemedim, almadım. Bu adam bana ne zararlar verdi, ben de veriyim söküp gideyim demedim, hatta satsam para edecek koca bilardo masasını da bıraktım.
Eski evimin anahtarını eski kocaya yolladım, koca evi gezdi ve bana telefon açtı: “…………………. Kadın!!!….o dolabı ……mı yapıcan?!!?”
(Ağzım açık kaldı resmen bana söyledikleri yüzünden,ama onu da anlamak lazım durum tamamen psikolojik ,evi bomboş görünce çok koydu haliyle, her şeyin gerçek anlamda tamamen bittiğini o an anladı kesin.)
Ve bağırmaya devam etti:
“Bak şimdi gör ben sana neler yapıcam, altındaki jip benim üstüme, sen o dolabı aldın dimi? Şimdi seni polise şikayet ediyorum bu arabayı çaldı diyeeeeeee; ya da bana bunu yaptırma şoför yolluyorum anahtarı ver eline….’’ ( Bir ay önce yine arabanı alıcam diye tehdit etmişti beni; bir de golf arabası var bizde(buggy), gecenin bi saati buz gibi bir havada arabada ben, golf arabasında Ivanka önlü arkalı yeni evin garajına saklamıştık bunları.)
Hiç uğraşmadım, o utansın dedim. Ağlayan gözlerle bana bakan şoförümüze arabamın anahtarlarını verdim, “al götür” dedim…(golf arabam var, yeter bana. Yavaş da gitse biz varırız istediğimiz yere. Ben şimdi ona bi pasta cila çekerim, üç-beş de aksesuar taktırdım mı havasından geçilmez.)
Hadi bu da geçti. Elinde kalan son kozu da dün gece kullandı. Cep telefonuma bi mesaj geldi eski kocadan, “artık bu numara senin değil şimdi kapattırıyorum” diye, önce ay yine ne yaptım diye düşündüm. Sonra aklıma geldi, daha ne yapıcan! Adamı tüm Türkiye’ye ifşa ettinnn; okumayan kalmamış arkadaşlarından, adamın kulağına gitmiş. Beş dakika sonra bi baktım babamın bana aldığı cep numaram artık ölmüş, kapattırmış telimi. O da onun üstüneydi haliyle.
Yarın kalkıcam ve kendime yeni bir numara alıcam, sonra da hayatıma kaldığım yerden devam! Kızımı büyütücem, kendime yeni bir aşk bulucam, deli gibi çalışıcam, talk show yapıcam , film senaryosu yazıyorum , dizi yazıyorum, yani ben pek dolu ve pek mutluyum eski kocaaaaaaa!!!!
Eee peki sen ne yapıcan? Bu arada benden hortumlayacağın başka bişey kalmadı artık canım dışında ,onu da sana vermem oldu muuuuuu?
HEP GÜZEL KADINLAR MI ALDATILIR?
Gelen e-postalarda büyük bir çoğunluk aynı şeye kilitlenmiş, “niye hep güzel kadınlar aldatılır, sen de güzelmişsin” diye.
Öncelikle biraz klasik olacak ama her kadın güzeldir sözüne katılırım; birinin bacağı güzeldir, birinin dudağı.
Mesela benim kadında güzellik anlayışım biraz başkadır: Ağzı burnu hokka,baktığın zaman kusur bulamayacağın kadınlara kemerli burnu olan ya da ince dudaklı ama albenisi olanını tercih ederim.
Cher mi Barbara Streisand mı? Barbara!
Ya da bir Merly Streep’i çoğu güzel kadına tercih ederim.
Kendime bile kızarım. Bundan on sene önce bi hıyarlık yaptım, gittim canım grek burnumu traşlattım. Ha burnum süper görünüyo o ayrı, ama suratım sıradan oldu işte. O kemiğin burnuma, yüzüme verdiği egzotik hava gitti; elimde imkan olsa gidip burnuma eskisi gibi kemik koydurucam.
Dönelim ana konumuza. Evet doğru! Güzel, görüntü itibarıyle dikkat çeken, ağzı laf yapan, gittiği yerde partnerini solda sıfır bırakan havalı ve dominant kadınlar daha çok aldatılır, bu böyle….
Nedeni ise bence şu: Erkek bu durumu hazmedemiyor ve partneriyle girdiği her ortamda kendini ikinci sınıf, hatta ezik hissediyor.
Hırsını nasıl alacak? Elbette aldatarak! Eee bunu da herhalde kendi partnerine benzeyen dominant bir hatunla yapacak hali yok,yapsa da baş edemeyeceğinin bir şekilde farkında.
İş böyle olunca da aldatmayı gerçekleştirdiği kadının bu işi ya parayla yapanını ya da kendinden az akıllısını, silik olanını tercih ediyor. Yani sözünü geçirebileceği kadını…
Evde kendini ezik gören adam, dışarıda o kadının yanında kral oluyor.
Amma velakin, erkek aldatma haline aynı kadınla devam etme hatasına düşerse ki düşüyor, o kadınlar da akıllanıp ona göre oynamaya başlıyorlar. Neticede adı kadın! Geldiği yer ve şartları ne olursa olsun her zaman erkeğe göre akıl ve pratik zeka olarak 1-0 önde…
Sormuştunuz söyledim, bence böyle….
Not: Ex kocam ve ona benzer erkeklere bir isim taktım ben “GDO ERKEKLERİ” diye... Zaman içinde nasıl bu kadar değişebiliyor bazı erkekler, kesin birileri bunların da genleriyle oynadııııııı….
Paylaş