Paylaş
Funda Özkalyoncuoğlu’nun büyük gafı!
Sabahattin Ali’nin Kürk Mantolu Madonna kitabındaki Madonna’yı, ünlü şarkıcı Madonna sanması.
Şimdi başlayalım konuyu eşelemeye.
Evet, Funda canlı yayında büyük bir gaf yaptı.
Romanı belli ki bilmiyor.
Fakat ben de bir dönem magazin temalı bir program yaptım, oradan bilirim. Programda ne konuşulacak, konular nedir, önceden önünüze yazılı gelir. Okursun, konuşulacak konular hakkında bilgi sahibi isen eyvallah. Yok, arada bilmediğin varsa en azından bir fikir sahibi olmak adına sorarsın, araştırırsın.
Belli ki böyle bir durum yaratılmamış ve Funda gözü kapalı televizyona çıkmış, çıkarılmış. Bir kere koordinasyon bozuk!
Sabahattin Ali 1948’de vefat etmiş, onu da bilmiyor.
Şarkıcı Madonna daha yok iken, çünkü Madonna 1958’de doğmuş.
Daha sonra canlı yayında gafların en büyüğü geliyor, “Ben bu kitabı okumuştum” diye.
Tamam, Funda tosladı. Bir gafı kurtarayım derken daha büyüğüne saplandı.
Canlı yayın bu, eli ayağı birbirine dolandı.
Ya o partnerlere ne demeli? Öbür kız yani Sena Keçeli de Funda’yı gaza getirdi. Belli ki o da bihaber eserden.
Ee peki Jess Molho, o ne yaptı?
Konunun üstüne gitti ve “Arkadaşlar yalnız bu kitap 1943’te yazılmış” dedi.
Yahu hiç mi televizyon izlemiyoruz ya da televizyonda program yapmadık?
Reji senin kulağına fısıldasa da böyle durumlarda çevirirsin orada lafı.
Mesela dersin ki hani “Sabahattin Ali’nin 1943’te yazdığı bir aşk hikâyesi var, işte o roman film oluyormuş ve başrolde Beren Saat oynayacakmış” dersin. Böylece uyanır iki kadın da ve programı kurtarırsın...
Partnerle çalışmak böyle bir şeydir işte.
Şimdi diyeceksiniz ki; “Eh adamın aklına nereden gelsin, Türkiye’nin en önemli romanlarından birini bu iki kadının bilmediği?”
Elinizi vicdanınıza koyun, samimi olun.
Türkiye’de acaba kaç kişi biliyor Sabahattin Ali’yi?
Hadi Sabahattin Ali’yi biliyorsunuz, samimi cevap verin kaçınız Kürk Mantolu Madonna’yı okudu?
Yahu adamcağız yaşaydı da görseydi keşke, bu olay olduğundan beri kitabın satışı tavan yaptı. Sordum kitapçılara üşenmedim valla.
Kimler alıyor bu kitabı? Okuyanlar mı? Tekrar hatırlamak ya da saklamak için mi alıyor insanlar? Tabii ki okumayanlar alıyor, huuuuu!
Şimdi gelelim sadede...
Funda başına bunlar gelsin istemezdi.
Ya biz ne yaptık? Trend topic mi diyorsunuz, kadın ondan olmuş, artı Instagram’da ve Facebook’ta ünlüsü ünsüzü kadına ne hakaretler, ne küfürler, ne kıyametler...
39 yaşında ölen annesine bile küfürler...
Ne zaman bu kadar kötü oldu içlerimiz, yüreklerimiz?
Nedir bu düşene bir de ben çelme takayım durumları?
Nedir bu kin insanlara karşı duyduğumuz, nedir bu öfke? Neyin derdi bu?
İçimizde kopan fırtınaları başkasını lime lime ederek bastırmaya çalışmak?
Nedir bu affedememezliğimiz? Nedir yani?
Funda bir özür dilesin! Ne yaptı ki?
Tamam, Kürk Mantolu Madonna hakkında yapmış bir cahillik de bunu bu kadar dillere dolamak neyin nesi?
Elbette ki kültür sanat konuşulacaksa bilgi sahibi olmak gerekir, lakin sosyal medyada kadının annesine sövmek de nesi?
Milletçe kültür abidesiyiz, çok kitap okuyoruz, tarihimizi çok iyi biliyoruz da benim mi haberim yok?
Cahilliğin en büyük göstergesi nedir biliyor musunuz?
Cahil gördüğün, cahil bulduğun kişiyi defalarca başkalarına anlatıp dalga geçmek, cümle aleme rezil etmek, “Nasıl da bilemedi”, “Nasıl da cahil bak” diye kötülüğün yarışmasını yapmaktır bence!
Bir elinizde Dante’nin İlahi Komedya’sı, öbür elinizde sosyal medya, bir kulağınızda caz müzik bir kulağınızda da industrial rock
olsa da...
Boşuna okuyup durmayın, böyle yapacaksanız!
Funda isterse bu konuda bir şeyler söyler ya da söylemez ama esas bizim dediklerimize, yazıp çizdiklerimize çok dikkat etmemiz gerek!
Yoksa bu kadar sevgisiz, affedici olmayan bir ülkenin insanlarından kimseye hayır gelmez...
Allah bile hatasını kabul eden kulunu affederken, hatalı olanı linç etmek bizim ne haddimize?
Paylaş