Kadınlar için tek ses...

Konu çok net: “Türkiye’de kadın dayanışmasının başarı hikayesi...”
Elbette ben de varım dedim.
Dinimiz, dilimiz, dünya görüşümüz ne olursa olsun, hangi partiye oy verirsek verelim, kadın sorunları için bütün farkındalıklarımızı bir tarafa bırakıp bir araya gelmemiz şart.
Sesimizi daha gür çıkarmak zorundayız.
İhtiyaçlarımızı daha güçlü bir şekilde ortaya koymalıyız.
Nüfusun yarısının kadın olduğu bir toplumda, kadınların yok sayılması kabul edilemez elbette...
Bizlerin en büyük destekçisi Meclis’teki kadın milletvekilleri.
Onlar, biz kadınların Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki doğal sesi aynı zamanda.
Bu sesin yeterince gür çıkması demek, hepimiz için fayda demek.
Yani eğitimde, sağlıkta, evde ve iş dünyasında hayatımızı zorlaştıran ortak sorunlarımızı dile getirmek, kanuni değişiklikler yapmak onların görevi...
Senin, benim, çiftçi Fatma’nın, ev hanımı Hülya’nın, bankacı Selma’nın, doktor Sevgi’nin yani hepimizin sorunlarına daha hızlı, kuvvetli, etkili çözümler bulmasını beklediğimiz kişilerdir meclisteki kadın vekillerimiz.
TBMM’de bizi temsil edecek partilerin adaylarıyla bugün İstanbul Kongre Merkezi Harbiye Oditoryum’unda buluşuyoruz.
Onlara isteklerimizi ileteceğiz...
Benim isteğim şu:
Daha gelişmiş bir ekonomi, daha iyi yetişmiş nesiller, daha dengeli ve mutlu bir toplum için kadınların eğitimine öncelik verilmesi!
Eğitim her şeyin temelidir derler ya, bu son derece
doğrudur.
İyi eğitimli bir kadın çocuğunu da iyi yetiştirir, çalıştığı yerde de verimli olur, eşiyle paylaştığı hayatta da yardımcı olur.
Kadınların iyi eğitim alması benim en önemli isteğim.
Artık haberlerde kadın cinayeti duymak, görmek istemiyoruz hiçbirimiz...
Artık kızların çocuk yaşta töre bahanesiyle evlendirilmesine göz yummak istemiyoruz...
Boşanmak istediği için öldürülen kadın haberleri duymak istemiyoruz...
Bu son olsun dedikçe,
ölenlerin listesine başka isimler eklenmesini istemiyoruz.