Paylaş
Yine yanlış anlaşılmasın, yeni yılınızı da kutladım, eee bir şey söylemem lazımdı.
Aslında biliyorsunuz bizler yeni yılı kutlamıyoruz, Noel Baba’yı ise hiç mi hiç tanımıyoruz!
Öyle buyurdu bazı büyüklerimiz yeni yıla dair.
Hatta bir tanesi çıktı dedi ki “Kardeşim ne Noel Baba’sı! Çok iyi bir adam olsa kapıdan girerdi, bacadan, camdan falan değil!”
Güldük geçtik bu tip söylemlere bu yıl da her yıl olduğu gibi...
2016 benim için de, ülkemiz için de çok fırtınalı geçti. Oradan oraya savurdu götürdü bizi.
Negatif olduk her birimiz, içimiz çok sıkıldı. Kırgınlıklarımız oldu, üzüntülerimiz de...
Ama hep ayakta kaldık, kalmaya da devam edeceğiz el verdiğince.
Yine her kafadan ses çıktı bu sene, ağzı olan konuştu durdu, konuşamayan da kudurdu.
Evlenenler oldu, boşananlar oldu, sevgiyi bulanlar, ellerindekinden olanlar... Doğa kanunu...
Kayıplar verdik ama bebekler de doğdu bu sene, her sene olduğu gibi...
O oldu bu sene, bu oldu... Geçsin bitsin artık 2016 iyisiyle, kötüsüyle.
Önümüze bakalım biz, yeni sene hepimize iyilikler getirsin.
Ben kendi adıma bu seneden bir sürü şey bekliyorum. Olmasını arzu ettiğim şeyler var, benim için ve yakınlarım için.
Öncelikle negatifliğimi bırakmaya karar verdim bu sene.
Gördüm ki ağlayıp inledikçe ağzıma mama veren yok!
Bir de o düşük enerjiyle işimi yaparsam, birini sevmeye kalkarsam sonucu ne olacak?
Kötü olacak sonuç, tatsız ve tuzsuz...
“Let it go” yani her şeyi oluruna bırak! Valla ben öyle yapacağım.
Ve artık yeni bir şey yapmaya başladım, mesela “üzgünüm” yerine artık “teşekkür ederim” diyorum.
“Özür dilerim geç kaldım” demem gerekirse birine, “Beni beklediğin için teşekkür ederim” demeyi tercih ediyorum onun yerine...
“Üzgünüm, biliyorum ki kötüyüm, fenalık yaptım, darmadağın bir haldeyim” yerine karşınızdakine “Teşekkür ediyorum beni koşulsuz şartsız sevip desteklediğin için” deyin.
Bakıyorum bazen, benden eser kalmamış, başkalarının istediği şekle girmişim, olmam gerektiği gibi.
Bakın kendinize ve düşünün, eskiden nasıldınız?
Birileri istediği için olmayın türlü türlü.
Siz her şeye yetersiniz, bunu da bilin.
İstemediğiniz kitabı birileri tavsiye etti ve okudu diye okumayın.
Menüsünü beğenmediğiniz lokantadan hemen çıkın.
Keyfiniz kaçıkken keyifli gibi davranmayın.
Televizyon, bilgisayar, telefon ekranlarına bakmaktansa insanların gözlerine bakın, bilgisayarlarınıza, telefonlarınıza dokunacağınıza insan eline dokunun.
Kişileri yargıladığınızdan fazla sevin.
Kendinize çok ama çok iyi davranın, bozuk para değilsiniz ki kendinizi yerden yere atıp hırpalayıp duruyorsunuz!
Her şey geçiyor, her şey değişiyor, siz yapmanız gerekeni yapın.
Bazen karanlıklar çöküyor insanın üstüne, toprağın altına girecek gibi hissediyorsun kendini. Aslında filiz veriyorsunuz, yeni doğan bir bitki gibi.
Kendinizi sizden başka hiçbir şey iyileştiremez, bu da sizin özel sihriniz.
İnsanlar sizin için ne düşünüyor asla umursamayın.
Kendinize kendiniz lazımsınız, siz iyiyseniz herkes iyi.
Ben yeni yıla bu beklentilerle ve istekle giriyorum. Size de yazdım ki hem uygulamaya çalışın diye.
Hem de düşündüklerini yazarsa insan, işe başlamış, yola koyulmuş demekmiş. Elimden geleni ardıma koymayacağım, siz de koymayın.
Tüm bir sene boyunca beni okuyanlara teşekkür ediyorum, sizleri çok seviyorum.
Yeni yılda Allah tüm beklentilerinizi gerçekleştirir inşallah, tabii siz de yardımcı olursanız!
Hohohhohhohho iyi yıllar, güzel yıllar, 2017’de görüşmek ümidiyle...
Paylaş