Oturmaya mı geldik, hadi düğün dansına!

Herkes dans edebilir mi?

Umut var kızlar, herkes dans edebilirmiş. Buna oturan boğalar, Türk kaslılar, mekândan mekâna koşmazlar da dahil! Müziği duymak, hissetmek yeterliymiş. 

Niyet ettik, düğünde şov yapacağız. Peki, kaç ay önce başlamalı?

Kafadan 1,5 – 2 ayı var. O yüzden iyi organize olun! “Kaç derste fevkaladenin fevkinde oluruz” derseniz; 8 derste ‘Yıldızlarla Dans’, ‘Buzda Dans’ kıvamına gelirmişsiniz.

Son dakika ders alınır mı?

Her işi son ana bırakanlar, yalnız değilsiniz. Düğüne çok az bir süre kala soluğu dans dersinde alan çokmuş. Stresi göze alırsanız minimum 5 saatlik dersle bu iş tamammış!

Ön hazırlık gerektirir mi?

Rahat kıyafetler hatta bir eşofman ve rahat ayakkabılar yeterliymiş. Yani karın ağrısı yapmaya gerek yok, “Less is more!”

Hangi telden çalmalı?

İlk hedef müzik seçimi! Romantik? Fantastik? Eğlenceli? Sonra düğün salonunun konsepti, sahnenin konumu, salona girişin ne şekilde, nasıl olacağı, gelinliğin modeli, istekler, arzular... Bunlar hep tamamsa çalışmalar başlıyormuş. İlk ders temel adımlar, uyum, duruş, tutuş, ritim algılama... 2’nci dersten sonra gerisi çorap söküğü gibi geliyor, koreografi çalışmaları başlıyor. 5’inci derste izleyiciyle buluşmaya hazırsınız ama figürü unuturum, gelinliğe basarım, ayağını ezerim korkusundan 6’ncı ve 7’nci dersler tam gaz tekrar. 8’inci ders son prova, mümkünse düğün mekânında!

İlk dans nasıl olmalı?

Bu sizin dansla ilk flörtünüz. Heyecan, tedirginlik ve “Gelinliğe basar mıyım? Ayağını ezer miyim? Koreografiyi kafadan sallar mıyım” endişeleri, hep aşktan. Panik yok, dansa devam! Bir kere stüdyoda tarlatan ve kuyruklu etek varmış. Dans figürleri de gelinlik modeline göre hale, yola giriyormuş. Gelinlik tamam, geldik ayağa. “Evet!” derken ezdiniz geçtiniz zaten, bırakın adam rahat rahat şovunu yapsın. Damatlar da bir zahmet o “Evet!”in hıncını almasın! Koreografiyi kafadan sallama kısmı, ne yalan söyleyeyim, mümkünmüş! O heyecanla unutabilirmişsiniz. Ama 12 Dans Sanat Atölyesi Genel Sanat Yönetmeni Ebru Çavuşoğlu “Hissedin ve dansa devam edin!” ediyor. Akışına bırakın, gelişine vurun yani! İşin kuralı; gerçekten dans etmek, hissetmek ve hissettirmekmiş!

Sadece siz mi dans edeceksiniz?

Eş dost, akraba... Gittim, gördüm, duydum... Cümbür cemaat yapılan danslar epey ilgi görüyor, alkış alıyor. Akrabayı işe karıştırır mısınız bilmem ama arkadaş grubuyla şahane oluyor. Hayalinizde böyle bir şov varsa hep birlikte derse gitmeniz yeterliymiş. Tabii dansın ilk dakikaları illaki size özelmiş!

Nasıl bir tarzı bellemeli?

Yalan yok, sıradışı çiftler, hocaların bir tık daha gözdesiymiş. Romantik danstan twist’e, twist’ten rock’n roll’a... Fena olmaz mı?

Evlilik dansı bitirir mi?

Evlendikten sonra dansa tam gaz devam eden çift çokmuş. Hadi, etmediler diyelim, en azından öğrendikleri adımlarla barda, düğünde, mekânda sabaha kadar dans dans dans!

Danslarımız bitti mi sandınız?

Tabii atölyede sadece düğün dansı yok! Latin Dansları, Flamenko, Roman&Oryantal, Zumba, Hip-hop, Sirtaki, İzmir’de ilk ve tek kadınlara özel Aerial Dans Fitness diğer adıyla Hava Dansı ve son yılların olmazsa olmazı Pole Dans Fitness.