Duymak istediğimiz şeyleri duyuyor, duymamız gerekenleri yok sayıyoruz. 

Bugün Astrolojik olarak önemli bir gündeyiz. Mars ve Uranüs gezegenleri koç burcunda sabah saatlerinde tam bir kavuşum gerçekleştiriyor. Etkileri zaten geçtiğimiz hafta sonundan bu yana var ve son üç günlük köşe yazılarımda sürekli fikirlerimi paylaşıyorum.Gözlemlediğim kadarıyla birçok insan yılgın ve yorgun.

Enerji biraz yüksek ve artık tahammül az. Birde en zoru var olan potansiyel enerjimizi doğru yerlere harcayamıyor oluşumuz. İnsanlarla uğraşmak yerine kendimizle uğraşsak daha pratik sonuçlar alacağımız kesin ama olur mu hiç?

Biz insanları düzeltmek ve eleştirmek için geldik bu dünyaya öyle değil mi?

Neyse ince sitem sonrası devam edelim.

Bu gökyüzü fazlarına benzer 2017 mart aylarında yaşamışız.

10 Mart 2017 tarihinde Büyükçekmece’de helikopter kazası olmuş.

11 Şubat 2019’ da Çekmeköy de bir helikopter kazası yaşandı.

Önemli bir veri ve astroloji adına deneysel bir çalışma olarak raflarda durabilir. Sizde araştırıp inceleyebilirsiniz. Benim araştırmalarım hala devam etmektedir.

Merkür balık burcunda, Sosyal Medya da yanılgılar ve hatalar artıyor.

Bu birkaç gün sosyal medyanıza, şifrelerinize ve yazılı ifadelerinize dikkat etmenizi ayrıca tavsiye edebilirim. Eğer bunlarla ilgili işleriniz yoksa yazışmalarınıza ve mail trafiğinize özen gösterin. Başka birine mesaj atabilir ya da istemeden bir şeylerin ortaya çıktığına şahitlik edebilirsiniz.

Gönlü güzel bir okuyucum bana çok güzel bir mail atmış.

“Der ki;

Saygıdeğer Aygül Hanım,

3 veya 4 aydır yazılarınızı takip ediyorum. Tıpkı “Alain De Botton” yazılarını okurken hissettiğim gibi okuyucusu ile yazarını harika tespitlerde buluşturan tarzınız harika.

“Hah aynı benim düşündüklerim" duygusunu bize yaşattığınız, adeta hoş bir düşünce paylaşım partisinde toplanmış, neşeli büyük bir kalabalık içinde eğlenen, herkesi gerçek ve güzellik duygusunda birleştiren bir yazı ozanına kavuşturduğunuz için tüm takipçi okurlarınız gibi çok mutluyum ve teşekkür ederim.”

Off maili defalarca okudum. Nasıl bir mutluluk nasıl bir huzur anlatamam. İçinde bir övgü olmadığı için bunu paylaşıyorum. Herkes güzel şeyler duymayı sever elbet ama bu başkaydı. Neden mi çünkü bunu bana yazan bir öğretmendi.Bu güzel ifadeleriniz ve bir eğitimci olan sizin çok kıymetli bir yazarın adıyla aynı koşulda beni anıyor olmanız, büyük bir ferahlıktı benim için… Teşekkür ederim hocam…Aynı ferahlığı yaşamanız dileğiyle…

Bu ülke de güzel şeyler de oluyor. Gözlerinizi dört açın!

Geçenlerde bir telefon aldım.

Unicorns Türkiye firmasının kurucusu Hediye Hanım beni uzun zamandır üzerinde çalıştığı bir projesi için okuluna davet etti. Proje ne diye sorunca “işitme engelli dostlarımızla tango yapıyoruz” izlemek ister misiniz dedi. Bu fikir harika geldi. Kesinlikle gösteri zamanını ve yerinin bilgisini bekliyorum dedim. Telefonu kapattık.

Sonra dün gece hayatımda neleri duymuyorum veya neleri görmezden geliyorum diye düşünme kararı almıştım. Malumunuz Mars-Uranüs koç burcunda kavuşurken bunu yapmak için ajandama çok öncesinden zaten not almıştım. Lakin hem sizlere yazıyorum hem kendi hayatımda da uygulamaya özen gösteriyorum. Aylar önce bu tarihlerde bunu sorgulama ve bununla ilgili notlar alacağım günde böyle bir gösteri teklifinin gelmesi ne güzel bir tevafuktu. Netice de bende bir koç burcuyum. Dün gece bunları kendimle toplantı halinde düşünürken enteresan bir şekilde aklıma Hediye Hanım’ın cümleleri tekrar geldi.

“İşitme engeli olan kişiler hiçbir melodi duymadan tango yapıyorlardı.”

Şunu düşündüm.

“Ben o an telefonda bana bunu söylerken aslında olayın ne kadar da önemli olduğunu duymamışım. İyice düşündüğümde hiçbir melodi olmadan nasıl olurda bunu bir insan yapabilir.”

O an için kendimi daha engelli buldum açık olmak gerekirse…

Kızdım kendime.

“İnsanlar işitmeden tango yapıyor, sen bunu birkaç gün sonra idrak ediyorsun.

Utandım. Aslında hakikaten en büyük engelimiz beyin içinde yerleşmiş. Günlük hayatın telaşından neleri duymuyordum ya da neleri görmüyordum. Diye oturduğum yerde düşünmeye başladım.

Onların bizden farklı olduğu şey “ses” duyamamaları olsa da biz sesi duysak ta ne kadar anlıyoruz ne kadar dinliyoruz işte bu kısım tam bir çelişki durumunda denilebilir kendi hayatlarımızda. Ritimleri renk görselleri ile anlıyorlar ve işitme duyusu olan birinden daha iyi bunu yapıyorlar.

Muhteşem değil mi?

Daha neleri bilmiyoruz ve haberimiz yok acaba bu dünyada?

Kimler ne imkansızlıklarla neler yapmaya çalışıyorlar?

Ben duyduğuma, gördüğüme ne kadar şükrediyorum?

Bence tek bir iletişim dili var o da sevgi…

Tango bir aşk ve sevgi dansı olarak onların içindeki gücü çıkartmalarına ayrı yardımcı olmuş.

Kısaca; Şimdi çok büyük bir gösteriye hazırlanıyorlar. Yeri ve zamanı öğrenmek isterseniz veya sizde tanıdığınız işitme engeli olan dostlarınızı yönlendirmek ve hayatı daha güzel kılmak isterseniz http://www.unicornsturkey.com.tr buradan detaylı bilgiye ulaşabilirsiniz. Hatta gittikten sonra düşüncelerimi, duygularımı mutlaka yazacağım.

Dememiz o ki;

İnsan istediğinde ve gerçekten başarmayı arzu ettiğinde,

İmkânsızlığın tüm kıyılarında imkanlar arandığında,

Birilerine sadece birilerine inandığını gösterdiğinde evrenin nasıl görkemle ışıldadığının

En güzel ispatıdır.

Teşekkürler güzel insanlar…

Hepimizden daha iyi anladığınızı ve duyduğunuzu biliyoruz.

İyi ki varsınız…

14 Şubat Sevgililer gününde Saat 16:00’da Zorlu Center Avm’de D&R söyleşisinde ve imza gününde olacağım. Sohbete beklerim.

GÖKYÜZÜNDE BUGÜN NELER OLUYOR?

Öfkenizi kontrol etmek büyük bir başarı olacak!

Ay sabah saatlerinde Boğa burcunda ilerlerken sonrasında Ay İkizler burcuna geçiş yapıyor. Mars-Uranüs Koç burcunda kavuşuyor. Bugün ani öfke patlamaları yaşayabilir, karşınıza birden çıkan garip olaylara karşı nasıl tavır takınmanız gerektiğini bilemeyebilirsiniz. Bu konuda gökyüzünün size küçük bir uyarısı var. Sakinliğinizi korursanız, olayları daha iyi yönetebilirsiniz.