Aydın Candabak: Washington çıkarması

Aydın CANDABAK
Haberin Devamı

ABD'nin başkenti Washington'da, geçen hafta bir Türk çıkarması yaşandı.

Türk-Amerikan İşadamları Konseyi'nin yıllık toplantısına özellikle Türk kesiminin ilgisi büyüktü.

Koray Aydın ve Şükrü Sina Gürel'in hükümeti temsil ettiği toplantıda, bürokratlar, işadamları ve üniversitelerden yüzlerce tanınmış isim vardı.

Pek çok toplantı yapıldı. Pek çok konuda ilginç konuşmalar oldu.

Ancak açılış töreni dahil, toplantılara ilgili ABD medyasının ilgisizliği dikkat çekti.

*

Üzüldüm doğrusunu isterseniz.

Türkiye her kesimiyle temsil ediliyor.

Açılış töreninde Türkiye'nin bir bakanı kürsüdeyken, Atina Belediye Başkanı salona çift kamerayla giriyor.

Kameraların yaydığı ışık, bütün dikkatleri gelenin üzerine çekiyor.

Akşam haberlerinde Türk-Amerikan İşadamları Konseyi'nin toplantısıyla ilgili tek kelime yeralmıyor. Ama Atina Belediye Başka- nı'nın ‘‘düzgün’’ İngilizcesiyle yaptığı konuşması ekrana geliyor.

Ana konuşmasını İngilizce yaptığı halde, Atinalı meslekdaşına teşekkürü Türkçe yapan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı'nın ise sadece görüntüsüne yer veriliyor.

Toplantıyı düzenleyenler de, Washington'da-ki Türk Büyükelçisi de anlaşılan Amerikan medyasına çok uzak duruyorlar.

Bir tanıtım fırsatı da böyle kaçıyor.

*

ABD'deki toplantılarda, Türk yükseköğretimi de tartışılıyor.

YÖK Başkanı Prof. Dr. Kemal Gürüz, Boğaziçi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Üstün Ergüder, İTÜ Rektörü Prof. Dr. Gülsün Sağlamer, Koç Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Seha Tıniç ile Connecticut Üniversitesi Tarih Profesörü Howard Reed'in konuşmacı olduğu toplantıyı, Türk-Amerikan Bilimadamları Derneği Başkanı Prof. Dr. Oktay Ural yönetti.

Prof. Sağlamer'in, çok paraya sahip 19 vakıf üniversitesinde okuyan öğrenci sayısının yükseköğretim yapanların sadece yüzde 6'sını oluşturduğunu söylemesi, Koç'un Rektörü'nü kızdı- rıyor. Üniversitelerin öğretim kalitesiyle ilgili eleştirileri de YÖK Başkanı'nı sinirlendiriyor.

Prof. Ergüder, devlet üniversitelerinin bütçeye bağlı olmasının ekonomik sıkıntı yaşamalarına neden olduğunu anlatıyor. Tıp fakülteleri olmayınca, döner sermaye gelirinden yoksun kaldıklarını belirten Prof. Ergüder, rektörün kendisini seçen öğretim üyelerini denetlemesinin güçlüğüne de değiniyor ve ‘‘acil reforma ihtiyacımız var’’ diyor.

Prof. Tıniç, özel üniversitelere karşı olunmasını anlayamadığını belirterek, ‘‘Vakıf üniversiteleri yoluyla yükseköğretime 1 milyon dolar harcandığını’’ hatırlatıyor.

Prof. Tıniç, paralı üniversitelere atamayla getirildiklerine ilişkin eleştirilere de, İngiliz- ce'nin dil zenginliğiyle cevap veriyor:

‘‘We are not elected, we are selected.’’

*

Yan sütunlarda gördüğünüz ABD'deki ortaokulu gezerken müthiş etkilenmiştim. Orada harcadığım 2.5 saate değmişti.

Yurttan binlerce kilometre ötede, Türk yükseköğretiminin tartışıldığı toplantıda harcadığım zamana değdi mi diye sorarsanız.

İnanın emin değilim.

Yazarın Tüm Yazıları