Paylaş
İZMİR’in simge binalarından Büyük Efes Oteli’ni alarak İzmir’e büyük yatırım yapan MV Holding Yönetim Kurulu Üyesi Banu Vargı Tümay ve Swissotel bir dizi sanat etkinliği başlatıyor. Swissotel Büyük Efes’in sanat etkinlikleri kapsamında düzenlenen Dinamo 1 adlı sergide çok değerli 16 sanatçının eserini getirdiklerini anlatan Tümay amaçlarının İzmir’i bir sanat merkezi yapmak olduğunu anlatıyor. Bünyelerindeki birçok eserle İzmirlileri sanatla daha fazla buluşturmayı amaçladıklarını söyleyen Swissotel Büyük Efes Genel Müdürü Rıza Elibol ise kenti dünyaya tanıtmak için tüm güçleriyle çalıştıklarını belirtiyor.
BANU VARGI TÜMAY
OTELİ YENİDEN TASARLARKEN ÖNCELİĞİMİZ ESERLERDİ
- Büyük Efes Sanat Projesi nasıl ortaya çıktı?
- Otelin sanatla birlikteliği çok eskiye dayanıyor. 1964’te ilk açıldığında Atilla Galatalı, Bedri Rahmi Eyüboğlu, Erdoğan Ersen gibi büyük sanatçıların eşine az rastlanır eserleri otelimizde. Biz de bu güzel mimari ve sanatın birlikteliğini devam ettirmek istedik. 2010’da çıkardığımız Çağdaş Mekanda Sanat adlı kitabımızda tüm sanat eserlerimizi tanıtmıştık. Bedri Rahmi ‘şurası muhakkak ki herhangi bir tabloya en güzel ışığı, en güzel ömrü, en büyük seyirci kalabalığını kısaca hayata karışma gücünü sağlayan mimaridir’ diyor. Biz de Swissotel Büyük Efes’de aslında sanat eserine bir yaşam alanı veriyor, binlerce kişinin yolunun kesiştiği otelimizde sanatla buluşmalarını sağlıyoruz.
- Oteli yeniden tasarlarken sanat eserlerini nasıl korudunuz?
- Otelin genel mimarisi değişmedi, sadece daha modern bir bakış açısı getirildi. Eserlerin yerleri değiştirilmek durumunda kalındı çünkü yerlerin fonksiyonların yerleri değişti. Buna göre büyük mozaik ve seramik panolar özel uzmanlarca sökülüp yeniden birleştirildi. Biz önceden verilmiş tüm değerlere sahip çıktık.
EN GÜZELİNİ HAK ETTİĞİNİ DÜŞÜNÜYORUZ
- Neden İzmir’de böyle bir sanat etkinliği yapmayı düşündünüz?
- Artık 2 tablo asan kendisine hemen ‘Sanat Oteli’ diyor. Sanat biraz ticari bir olaya dönüştü. Biz çok fazla eserimiz olmasına rağmen böyle birşey söylemiyoruz. Ama tüm bu değerli eserlerin üzerimize yüklediği sorumluluğun da bilincindeyiz. İzmir sanatın ve mimarinin en güzelini hakediyor diye düşünüyoruz. Arkas’ın çok güzel etkinlikleri var ama İzmir’de yeterli sanatsal etkinlik yapılmıyor. O nedenle hem sergiler, sanat eğitimleri düzenlemek, üniversitelere kapılarımızı açmak, kısacası sanatı insanların hayatına daha fazla sokmak istiyoruz. Dinamo etkinlikleri böylelikle devam edecek. İstanbul’daki sanat kurumlarıyla da işbirliği yaparak İzmir’e daha fazla etkinlik getirmek istiyoruz.
- İzmir için neler hayal ediyorsunuz?
- İsviçre’deki Art Basel Fuarı şehre 300 milyon euro, 60 binin üzerinde ziyaretçi sağlıyor. İzmir için de hayalimiz bu. Zaten birçok şeyin olduğu gibi, sanatın da merkezi kaymaya başladı. Eskiden Paris, Londra iken şimdi sanatta da bir Çin gerçeği var. Dinamo 1 ile İzmir’i sanatta öne çıkarmak için bir adım attık. Çok değerli eserlerden bir seçki oluşturduk. Mimarinin içine girdi sanat. Beğendiğimiz eserlerimizin yanısıra bazı sanatçılar da mekan için eser oluşturdu. Çünkü genç sanatçılar da ancak destekçileriyle birlikte var olabiliyorlar.
YATIRIMDAN ÇEKİNMİYORUZ ÇÜNKÜ BİZİM İÇİN ÇOK DEĞERLİ
- Bildiğim kadarıyla İstanbul’daki Cumhuriyet Dönemi Fotoğraf Sergisi’ne de destek vermiştiniz. Sizin sanata ilginiz nereden kaynaklanıyor?
- Ben sanatı çok seviyorum. Fırsat buldukça peşine düşüyorum, okuyorum, anlamaya çalışıyorum. Yurtdışındaki müzeleri de takip ediyorum. İstanbul’da bir fotoğraf müzesi kurulması döneminde Fotoğraf Dostları Derneği Başkanı Gültekin Çizgen ile görüştük. Biz de destek olmak için Fatih Belediyesi’nin verdiği yerde araştırma arşivine sponsor olduk. Düşünün İstanbul’da bile fotoğraf müzesi yokmuş. Birçok destekçi ile bu koleksiyonu ve müzeyi kurduk.
- İzmir’e yatırım yapmakta bazen çekingenlik yaşanabiliyor. Siz holding olarak hem büyük bir ticari yatırım yaptınız, şimdi de büyük bir sanat yatırımı yapıyorsunuz. Siz çekinmiyor musunuz?
- Otel bizim elimize bebek gibi doğdu. İzmir için çok heyecanlıyız. Birçok şeyi İzmir’de yapmanın daha uygun olduğunu düşünüyoruz. İstanbul’da yapılan birçok şey var ama İzmir bu konuda hala istekli. O nedenle bizim için İzmir çok değerli. Ayrıca otelimiz İzmir’in tam kalbinde. Birçok kişi için çekim noktası olacak diye düşünüyoruz.
- İstanbul’da otel yatırımlarınız var mı?
- Gümüşsuyu’nda MV Holding olarak 135 odalı bir otel yapıyoruz. Tabi buradaki gibi güzel bir bahçemiz ve geniş alanlarımız yok. O nedenle İzmir bizim için çok önemli.
RIZA ELİBOL
AMACIMIZ DAHA FAZLA ETKİNLİK BULUŞMASI
- Efes Oteli’nin bizim için çok önemli bir yeri var. Ama şimdi de sanata yaptığı yatırımlarla İzmir’de farklı misyona da hizmet ediyor.
- Swissotel Büyük Efes eski dönemden beri sanata yatırım yapan otellerden. Aslında Büyük Efes, İstanbul Hilton, Büyük Ankara gibi Emekli Sandığı otelleri en başta sanata yatırım yaptı. Ama şimdi İstanbul Hilton’da sanat eseri yok, Büyük Ankara’da az birşey var. Ama İzmir Efes’te çok güzel korunmuş. Banu Hanım’larla bu daha güzel noktalara taşınmış. Ben hep sergi salonlarımız olsun istiyordum. Şimdi Banu Hanım’ların desteğiyle çok aktif olarak kullanmadığımız bir salonumuzu sergi salonu olarak yeniden düzenledik. Amacımız İzmirlileri daha fazla sanat etkinliğiyle buluşturmak.
BAHÇEMİZİ ARKEOLOJİ MÜZESİ YAPMAK İSTEDİK AMA
- Sizin ilk göreve geldiğiniz zaman bahçenize açıkhava müzesi yapmak gibi bir isteğiniz vardı değil mi?
- Evet açıkhava müzesi yapalım istedik hatta Kültür Bakanlığı ile yazıştık. Biz sigortalamayı bile teklif ettik ama eski bakanımız ‘zaten iyi olanlar sergileniyor’ diyerek sıcak bakmadı. Aslında amacımız sanat eserleriyle İzmirlileri buluşturmaktı.
- Bundan sonra neler yapacaksınız?
- Amacımız öncelikle genç sanatçılara şans vermek. Üniversitelere kapımız açık. Salonumuz çok büyük olduğundan büyük sanat etkinliklerine açığız. Ayrıca İzmirlilere rafine zevkler tatırmak adına farklı etkinlikler de yapıyoruz. Mesela şarap günleri yapıyoruz. Sonra da amacımız otele bir Michelin Şef getirmek. İzmirlilere bu özel tatları sunmak istiyoruz. İsteğimiz İzmir’de ilkleri gerçekleştirmek.
EYENİ OTELLER SİNERJİ YARATACAK
- Sadece otelinizi değil İzmir’i tanıtmak için de yoğun bir çaba içindesiniz değil mi?
- İzmir’i tanıtmak için yurtdışındaki bilinen tüm fuarlara katılıyoruz. Yılda 2 kez çok büyük acentelerin sahiplerini getirip ağırlıyoruz, yorumlarını alıyoruz, İzmir’i tanıtıyoruz. Kemeraltı, Kızlarağası’nı tanıtıyoruz, şarap bağlarına götürüyoruz. Çok şaşırıyorlar ve beğeniyorlar. Sonucunu yolladıkları müşterilerle alıyoruz.
- İzmir’de büyük bir otel yatırımı var. Bunu nasıl görüyorsunuz?
- Çok iyi olduğunu düşünüyorum çünkü sinerji yaratacak. Bakın İstanbul’da bu kadar otel olmasa İstanbul bugünkü İstanbul olmazdı. Biz büyük fuarlarda bazen oda veremiyoruz o zaman yakındaki otellerle işbirliği yapacağız. Otellerin artması hepimiz için iyi olacak.
Paylaş