Paylaş
KİTABIN GELİRİYLE ANAOKULU YAPTIRACAĞIM
- Son kitabınız ‘İki Sevda Arasında’yı İzmir’de mi yazdınız?
- Kitap 2,5 senede bitti. O sürede İzmir’deydim. Bu kitapta emeği geçen çoğu kişi İzmirli. Mesela fotoğraf sanatçısı Hakan Akdemir ile ilk kez çalıştım. Daha önce hep İstanbullu sanatçılarla çalışmıştım. Bu kitapta ise grafiğinden, fotoğrafçısına, kapağına kadar herkes İzmirli.
- Bu kitabın gelirini de bağışlıyor musunuz?
- Önceki kitaplarımla Alsancak Devlet Hastanesi’nde bir oda yaptırdım, Kit-Vak için bir oda yaptırmıştım. Adana, Konya kadın sığınma evleri döşetildi. Ayrıca bir de kütüphane açıldı. Bu kitap ile bir anaokulu yaptıracağız. İzmir Milli Eğitim’le görüşmeler yapıldı ama henüz okul bulunmadı. Bulununca Şenay Düdek anaokulu açılacak.
ARKADAŞIM ‘DOKTOR OLDUM AMA CİNSEL TACİZİN YÜKÜNÜ ATAMADIM’ DEYİNCE KARAR VERDİM
- Kitapta anlatılan herşey gerçek hayattan mı?
- Evet. Bundan 3 yıl önce İzmir Fuarı’na imza gününe geldiğimde yanıma 75-76 yaşında bir hanım geldi ve Kız Lisesi’nde birlikte okuduğum Zeynep’in annesi olduğunu söyledi. Kızı doktor olup İranlı bir çocukla evlenip yurtdışına yerleşmiş. Ben 25 yıldır Zeynep’ten haber almıyordum. Kitapları annesine verdikten sonra Zeynep’ten bir mail aldım. Yazları Çeşme’ye geldiğini ve görüşebileceğimizi söylüyordu. Hatta ‘benim sana anlatacaklarım var, senin yazdığın kitaplarındaki hayatlardan bile ilginç bir hayatım var’ dedi. Ben de onu evime davet ettim.
- Ne zaman hayatını kitap yapmaya karar verdiniz?
- Kız anlattıkça ben yaşadıklarına çok şaşırdım. Yaşadığı sıkıntılar, aile içi cinsel tacizler, babasının ölümünden sonra yaşadıkları hep çok üzücüydü. En sonunda ‘Ben doktorum, kocam psikiyatrist ama ben hala bu yükü taşıyorum, bunalımdan hala kurtulamadım. O nedenle bu kitabı yazmanı istiyorum’ dedi. Hatta 2 çocuğu, 1 torunu var hala çocukluğundaki sıkıntıların etkisinde.
İSİMLERİ VE İŞLERİ DEĞİŞTİRDİK ÇÜNKÜ HALA YAŞAYANLAR VAR
- Peki esas annesinin hayatı geçiyor kitapta. Onu nasıl ikna ettiniz?
- Önemli olan onu ikna etmekti. Kabul etti ama teybe konuşmam dedi. Ben aylarca evine gittim ve devamlı yazdım. İsimleri değiştirdik çünkü hala yaşayanlar var. Hatta yazdım sonra vazgeçtiler. Ben de tamam dedim.
- Proje suya düştü yani…
- Evet ama sonra Zeynep tekrar aradı ve onların önce okuyup onay vermesi şartıyla kabul ettiler. Bu süreç 2 yıl sürdü. Kitap 250 sayfaydı ama annesi bazı şeyleri çıkardı, 175 sayfaya düştü. Ben 3 ay eve kapandım ve kitabı bitirdim.
TÜRKAN ŞORAY AĞLAYARAK ARADI, KİTABI FİLM YAP DEDİ
- Kitabınıza nasıl tepkiler aldınız?
- Tam bir Türkiye gerçeği olarak görüldü. Hatta İskender Pala 4 saatte okuyup Faruk Bayrak’ı aramış ve mutlaka bu kitap dizi ya da film yapın demiş. Türkan Şoray Trabzon’da okumuş hemen aradı, 45 dakika karşılıklı ağlayarak konuştuk. O da ‘bunun mutlaka film olması gerekli’ dedi. Hatta ‘siz yönetir misiniz’ deyince ‘bence sen yönetmelisin’ dedi. Aynı şekilde Hülya Koçyiğit arayarak tebrik etti, Nazan Öncel aradı ve ‘film yaparsan müziklerini ben yaparım’ dedi. Hatta Perihan Savaş, İpek Tuzcuoğlu ‘oynamak isteriz’ dediler. Herkes kendine rol bile biçti. Mesela ben Zafer rolü için Tolga Karel’i düşünüyorum.
- Film projesi yakın mı?
- 2013’te olması düşünülüyor. Apo Film’in sahibi Abdurrahman Keskiner dizi olsun diye aradı. Hatta dizi de olsa film de olsa İzmir’de çekilecek. Hem şehrin bir çok semti görülecek hem de esnafa bir gelir sağlayacak.
SADECE GECEKONDUDA DEĞİL EĞİTİMLİ KESİMDE DE VAR
- Aile içi şiddet, ensest gibi konular toplumda sık yaşanan ama konuşulmayan konular. Yazarken siz ne düşündünüz?
- Bu bir Türkiye gerçeği. Bugün sosyetede, sinema, sahne dünyasında ünlü olan birçok kişi çocukluklarında ensesti yaşamış. Gülen yüzlerinin ardında büyük bir acı var. Hatta kadınlar gibi erkekler de var maalesef. Bu kitap bir yüzleşme diyebiliriz. Bu olaylar sadece kırsal kesim ya da gecekondu bölgelerinde yaşanıyor diye bir şey de yok. Eğitimli kesimde de yaşanıyor.
- Kitap istediğiniz yerlere ulaşıyor mu peki?
- Benim diğer kitaplarım da 55 ile 120 bin arası satmıştı. Bu kitap çok kısa sürede 18’nci baskıya ulaştı. O nedenle çok sevindim. Sosyal medyanın çok etkisi oldu. Ukrayna, Azerbaycan, Almanya’dan çok ilgi oldu. İnsanlar kitabı eline alıp fotoğraf çektirip internette yayınlıyorlar.
EN BÜYÜK ÖZLEMİM ÇOCUKTU AMA OLMADI
- Başka projeleriniz var mı?
- Şimdilik dinleniyorum. Seyahat etmek istediğim yerler var. Anaokulu açılınca da 15 günde bir oraya gitmek istiyorum. Çünkü en büyük özlemim çocuk, çocukları çok seviyorum. Benim çocuğum olmadı, nasip değilmiş. Bu nedenle anaokulu açıp onların yetişmelerine katkıda bulunmak istiyorum.
- Hiç evlat edinmeyi düşünmediniz mi?
- 6 yeğenim var. Şimdi bir de torun geliyor. Ben en büyük teyzeyim, onları büyütüyoruz. Onlar da bana anne muamelesi yapıyorlar.
bu kez hergün yapmak istemiyorum. Haftada bir yapmak istiyorum.
- Yeni kitap projesi var mı?
- Kitabevi ile anlaşmam vardı. Ama herkes bu kez 2,5 yıl bekleme diyorlar. İçimden nasıl geliyorsa öyle yapacağım. Belki hemen yazarım ya da beklerim. Yüreğimin götürdüğü yere gidiyorum.
Paylaş