Damlaya damlaya burs oluyor

Eğitim sistemimiz, fırsat eşitsizliğini ve tarikat kökenli dershaneleri körüklüyor

»Neden daha çok şehir dışından gelen öğrencilere burs veriliyor?
»Türkiye’de eğitimde müthiş bir fırsat eşitsizliği var. Merkezdeki ve kenar bölgedeki öğrencilerin durumları çok farklı. Biri dershaneye gidebilirken diğeri okula bile zor gidiyor. Sınav odaklı eğitim sistemimizde maalesef dershaneler de önemli. Ciddi eşitsizlik var. Dershaneye bile gitmeden üniversiteyi kazanıp İzmir’e gelen Anadolulu çocuk şüphesiz yardımı daha çok hak ediyor. Ama devlet onun barınak sorununu çözemiyor. İşte biz bu öğrencilere öncelik veriyoruz. Bu öğrenciler bizim eğitim merkezlerimizde de ilköğretim öğrencilerine eğitim veriyor.
»Bir eğitimci olarak eğitim sistemimizi nasıl değerlendiriyorsunuz?
»Son derece çarpık ve yanlış. Sınav odaklı bir eğitim sistemi, şimdi bir de her sınıfta sınav oluyor. Bu dershane sistemini körüklüyor. 6,7 ve 8. sınıfların tümü, tabii parası olanlar dershaneye gidiyor. Hatta bazen 4-5. sınıflarda bile giden oluyor. Beceri ve davranış ağırlıklı değil, akademik baskılarla donatılmış, sınav odaklı eğitim çok yanlış. Ayrıca eğitim ve fırsat eşitsizliği körükleniyor. Bu da bazı gruplara fırsatlar veriyor. Bugün tarikat kökenli dershane zincirleri var. Çünkü bunlar boşlukları dolduruyor.
»Sizce neler değişmeli?
»Seçme sınavı denilen şey bir süreç. Süreç değiştirilmeden sonuç değiştiriliyor. Lise eğitimindeki sürecin değiştirilmesi ve buna bağlı sınav sistemi değiştirilmeli. Aslında bunlar biliniyor. Ama rasyonel değil, politik ve siyasal düşünüldüğü için gerçekler görmezden geliniyor.

EÇEV Türkiye’nin en büyük yerel sivil toplum kuruluşu

»Mezun olan öğrencilerinizle bağınız sürüyor mu?
»Eğitim fakültesinde okuyan Hasankeyfli bir öğrencimiz okulu bitirdikten sonra memleketine dönüp öğretmenlik yapmaya başladı. EÇEV’in Hasankeyf şubesi gibi çalışıyor ve bizim için bağış topluyor. Bir de Mordoğan’da bir balıkçının oğlu Mehmet vardı. Güzel Sanatlar Müzik Bölümü’nde tanıştık. Bizim eğitim kurumlarımızda eğitmenlik yaptı biz de onu destekledik. Üstün başarısıyla Paris’te önemli bir müzik okulunda yüksek lisans  kazandı. Biz de EÇEV olarak iki yıllık masrafını karşılıyoruz.
»Kültür ve sanat alanında neler yapıyorsunuz?
»EÇEV Yamanlar Eğitim Merkezi’nde tamamen gönüllü eğitmenlerimizle kenar semtlerdeki çocuklarla kurduğumuz tiyatro grubumuz var. Nazım Hikmet’in Kuvay-i Milliye ve Camille Saint- Saens’in Hayvanlar Karnavalı adlı eserlerini oynadılar. Hayvanlar Karnavalı bir yıl,
İzmir Devlet Senfoni Orkestrası’nın programı dahilinde çocuk oyuncu olarak sahnelendi. Kuvay-i Milliye’yi ise binlerce kişiye oynadılar. Bu projelerle Büyükşehir Belediyesi ve İZSİAD tarafından ‘Yılın En Başarılı Sivil Toplum Örgütü’ seçildik.

EÇEV TC Anayasası tarafında olan bir sivil toplum örgütü

»Burs verdiğiniz öğrencileri neye göre belirliyorsunuz?
»Ailenin ekonomik ihtiyacı ön planda. Ayrıca öğrencinin başarı durumu da çok önemli. Akademik başarı gösteren ve maddi durumu kötü olan öğrencileri seçiyoruz. Gönüllülerimiz bu öğrencilerimizi kontrol ediyor.
»Bazı STK’ların yaşadığı sıkıntılar sizi ürküttü mü?
»EÇEV’in bireysel ve kurumsal çok yaygın destek kitlesi var. 750’ye yakın öğrenciye destek veriyoruz. Biz olumsuzlukla karşılaşmadık. Yasalara uygun ve etik davranıyoruz. EÇEV Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın tarafında olan bir sivil toplum örgütü. Bu ilkeler doğrultusundaki ailelerin çocuklarını destekliyoruz. Farklı çizgideki bir çok cemaat de destekler veriyor, biz de kendi çağdaş çizgimizi korumaya çalışıyoruz.
»Başka burs veren kuruluşlar da var..
»Her kuruluş burs veriyor. Ama bizim gibi bu konuya odaklanmış kuruluşlar burs konusunda daha başarılı. Çünkü biz öğrencileri takip de ediyoruz, başka eğitimler de veriyoruz. Birileri burs vermek istiyorsa, EÇEV üzerinden versin. Çünkü biz öğrencileri hiç görmedikleri eğitim ve kültür faaliyetleriyle de buluşturuyoruz.

Bağışlardan başka bir gelirimiz yok

»Kaç öğrenciye burs veriyorsunuz?
»750 kadar.  Merkezlerimizde 900 öğrenci eğitiyoruz. ‘Damlaya damlaya burs olur’ diye düşünerek her katkıyı kabul ediyoruz.
»Öğrencilere kaç para veriyorsunuz?
»İlköğretim öğrencilerine ayda 40, liseliye 80, üniversiteliye 140 TL veriyoruz. Üniversiteliler çoğunlukta.  Şehir dışından gelen öğrencileri tercih ediyoruz.
»EÇEV’in finans kaynağı nedir?
»Bağışlarla yaşıyoruz. Başka gelirimiz yok.
» Bağış yapmak isteyen size nasıl ulaşabilirler?
»Her türlü para desteğini kabul ediyoruz. 40 liradan başlayan burslarımız var.Çiçek ve çelenk geliri de önemli. . EÇEV’e (232)425 97 97 nolu telefondan ulaşıp her türlü desteği verebilirler.

Şiddeti önlemek için şiddete en yatkın çocukları arabulucu yapıyoruz

»EÇEV olarak okullarla nasıl bir bağlantınız var?
»Göç alan Güneydoğu kökenli üç semte odaklandık. Altındağ, Yamanlar-Örnekköy, Yeşilyurt’un arka tarafları. Bu bölgelerde 19 pilot okulumuz var. Okul yöneticileriyle iletişimdeyiz, ihtiyacı olan öğrencilere burs veriyoruz. Okullara fen laboratuvarı kurulması, kütüphanelerinin desteklenmesi gibi çalışmalarımız oldu. Ayrıca pilot okullarda yetişkin ve veli eğitimi veriyoruz.
»Şiddet konusunda neler yapıyorsunuz?
»Okullarda şiddeti önlemek için çalışmalar yapılıyor. Kavgaları ayırmak için arabulucu olarak şiddete en yatkın çocuklar seçiliyor. EÇEV olarak Milli Eğitim okullarının müdür ve rehberlik uzmanlarına tanıtım semineri verdik. Hedefimiz pilot okuldaki uygulamayı diğer okullara yaymak.

Eğitim merkezi için arsa veya para bağışına ihtiyacımız var

»Belirlediğiniz semtlerde hangi amaçla eğitim merkezi kuruyorsunuz?
»Pilot okullarda çalışmalarımızı yapmak için o bölgelerde eğitim merkezleri kuruyoruz. Altındağ ve Yamanlar’da merkezlerimiz var. Yamanlar’ı rahmetli Ahmet Piriştina’nın, Altındağ’ı ise Aziz Kocaoğlu başkanımızın destekleriyle kurduk. Şimdiki hedefimiz Eskiizmir, Uzundere tarafında üçüncü eğitim merkezi. Bunun için tek ihtiyacımız kaynak. Bu, arsa ve üzerinde prefabrik de olsa bir bina ya da 400-500 bin liralık kaynak.
»Bu eğitim merkezlerinde neler yapıyorsunuz?
»Okullarında sabahçı olan öğlen, öğlenci olan sabah geliyor. İlköğretim öğrencilerine haftada 12 saat akademik olmayan program uyguluyoruz. Beceri kazandırma ve vatandaşlık, çevre ve sağlık gibi konularda çağdaş kitle yaratma hedefindeyiz. Altındağ’daki merkezimizde bir bilgisayar laboratuvarımız, seramik ve resim atölyemiz, çok amaçlı tiyatro salonumuz var. Çocuklar gönüllü geliyor, çok keyifli ve güzel vakit geçiriyor. Birlikte çalışıp üretmeyi öğreniyor.