Paylaş
“Ege denizinin iki yakasının ortak mutfağını harmanladık Kydonia’da” diyor Aslı Hanım. Öyle ki, mübadele zamanında Girit’ten ve diğer adalardan gelenlerin yanlarında getirdiği tarihi reçeteleri de kullanmışlar menüde. Sloganları ise ‘Bir Deniz, İki Yaka, Tek Sofra’.
Aslı Durukan Pasinli aslen İzmirli. Liseden sonra eğitim için ayrılmış, İstanbul’a yerleşmiş. “Aslında mutfağı götüren ve menüyü çıkaran eşim Cem” diyor Aslı Hanım. Profesyonel yönetici olmasına rağmen Cem Pasinli, yemek işine hep meraklıymış. Evlenip balayına Tayland’a gittiklerinde restoran açma fikri doğmuş. Hatta bir Banyan ağacının altında konuştuklarından “Açtığımız restoranın adı Banyan olsun” diye düşünmüşler. İstanbul’a döner dönmez Banyan Restoran’ı açmışlar. Aslı Hanım hemen işi bırakmış ve Banyan’ın başına geçmiş. Favori restoranlarımdan olan Banyan, şu anda Ortaköy’de Asya füzyon mutfağının en iyi temsilcisi olarak ilgi görüyor.
“Peki Çeşme nereden çıktı” diyorum, “İzmirli olduğumdan her yıl Çeşme’ye geliyorduk. Biz zaten hayat tarzımıza uygun işler yapıyoruz. Çeşme’de yemeği sevdiğimizden, ‘Biz de restoran açalım’ dedik ve Alaçatı Marina’yı uygun gördük.” Soul Group adındaki şirketlerine bağlı olarak Banyan’dan sonra Kydonia’yı açmışlar. Aslı ve Cem Pasinli’nin yanısıra Didem Durukan Ayral yönetici ortak. Bir de Türkiye’yi çok seven yabancı bir ortakları olduğunu anlatıyor Aslı Hanım.
Mezeler çok önemli
70 meze olduğundan balığa sıra gelmiyor. Zaten Aslı Hanım da mezeyle ön plana çıkmak istediklerini, bazılarının sadece onlarda bulunduğunu anlatıyor.
Sebzeler, Ege’nin farklı yörelerinden toplanmış. ‘Közde bebek enginar’, en körpe zamanında toplanan enginarların mangalda ızgara yapılmasıyla hazırlanmış. Tamamen sarımsaktan hazırlanan ‘Skordalia’da bağlamak için az miktarda patates kullanılmış. İlk başta ‘eyvah feci kokarım’ deseniz de tadınca dayanamayıp tekrar alıyorsunuz. Zaten Aslı Hanım, mutfaklarından soğan ve sarımsağın eksik olmadığını anlatıyor. ‘Acılı Niko’da ise 7 çeşit Ege otu çeşitli baharatlarla harmanlanarak yapılıyor. ‘Arapsaçı sübye’yi görünce şaşırıp soruyorum, “Bu kadar farklı otu mevsimi olmamasına rağmen nasıl buluyorsunuz” diye. “Her otu kendi sezonunda tüm Ege’den toplatıyoruz. Sonra yarım pişirip donduruyoruz ve saklıyoruz. O nedenle kimsenin bulamadığı otları her mevsim bulabiliyoruz.”
Zeytin odunu ateşi
‘Sakızlı ahtapot’ Kydonia’nın spesiyalitesi. Özel bir kabukta servis edilen yemeğin tadı müthiş. Tereyağ, krema ve kara kekikli sosa damla sakızı ekleniyor ve ahtapot bu sosta pişiriliyor. Bir başka özel lezzet ise ‘Şarap soslu kydonia.’ ‘Izgara lorlu börek’ için, “Türkiye’nin ilk mangal ızgara” böreği deniyor. Mangal da bildiğimiz mangallardan değil. Balıklar da dahil tüm ızgaralar zeytin odunu ateşinde yapılıyor. ‘Yatırma peyniri’ ise Ayvalık’ta koyunların doğum ayı olan Nisan’da alınan yüzde 100 koyun sütüyle yapılıyor. Tuzu çıkarılıp kara kekikle zeytinyağına yatırılan peynir tarçınla servis ediliyor. ‘Girit ezme’de kara kekik ve cevizle ezilen peynir bulunuyor. Ege’ye has olan kara kekik hemen her mezede kullanılıyor, müthiş tatlar katıyor.
Kydonia’daki farklı ve özel tatların tümünü tek gidişte tadabilmek mümkün değil. Denizin içinde oturuyormuş hissi veren bu özel mekanın keyfini çıkarmak için tekrar gitmek isteyeceksiniz.
Paylaş