Paylaş
Sakin bir hata yaparak gezmeye gitmeyin...
Çünkü yine tarihe saygısızlıktan, tarihi aymazlığa ve hatta tarihi ayıba bile şahit olursunuz.
Yok ben yine de gitmek istiyorum diyorsanız; hadi birlikte gidelim.
Roma imparatorluk devrine tanıklık eden bu eserleri görmeye gittiğiniz yol üzerinde aradığınız her şeyi bulabilirsiniz. Aklınıza her ne geliyorsa!....
Moloz atıkları, cam, şişe, pet ve hatta bunlar yetmezmiş gibi bir de fuhuş!..
**
İşte bir gezi öncesi anısı!..
TODOKS Doğa Sporları Kulübü 2’nci Başkanı Gülşen Gedikoğlu, yürüyüş grubuna etkinlik öncesi bölgeyi tanımak için gidiyor. Aslında gittiğine değil de gördüklerine bin pişman oluyor.
Şöyle ki; çektiği fotoğraflara bakarsanız Antalya’nın ünlü firması olan Yeşil Gönen’in kamyoneti, iş yaptığı evlerden çıkardığı atıkları bu mevkiye dökerken görüntüleniyor.
Sadece Yeşil Gönen mi? Aslında pek sanmam; neden mi? Çevreyi incelerseniz sadece inşaat atıkları yok çünkü!..
Ama bu gezi anısında fotoğraf karesine onlar girdi işte; üstelik istemeden.
Bölgemizde yazık ki tarihini, geleceğini planlamayan birçok firma bu fotoğraf karesine kolaylıkla girebilir düzeyde...
Neden mi?
Çünkü ne kontrol var ne de denetim!... Birkaç çevreci vatandaşın duyarlılığı sayesinde bazı olaylar ortaya çıkıyor.
Şimdi Yeşil Gönen firmasının yetkililerinin bu fotoğraflara nasıl bir açıklama yapacağını merak ediyorum.
Gerçi kesin firma sahibinin bu olaydan haberi yoktur. Çalışanları firma sahibine söylemeden Varsak’a gelerek molozları bu tarihi alana dökmeyi düşünmüştür!..
Ya da kısa tanımı ‘Git nereye dökersen dök!’ mantığıyla bu fotoğraftaki aktörler olmuştur; çalışanlar.
Ha bir de bu molozların ağırlıklı cam olduğu belirtmekte de fayda var. Düşünsenize o cam kırıkları yazın bu yeşil alanın yanmasına neden olacak. Peki sorumlusu kim olacak?
Eğer ormanlık alan yanarsa, malum şüpheli kesin bir piknikçi!..
Tarih talanında ise kesin defineci!..
Dökeni de, döktüreni de ve dökmesi için hiçbir denetim yapmayanları tebrik ediyorum.
Bir de yüksek sesle ‘O tarihi yapanlar, bizim ecdadımız’ diyenler umarım bu ve bunun gibi eserlere ve ören yerlerine geç kalmadan sahip çıkarlar.
Yoksa gelecek kuşaklara aktaracağımız molozların arasında kalacak bir kaç taş kalıntı olacak!..
Üstelik öyle saygılıyız ki ve o kadar boş bir alan ki; fuhuş yapmayı da ihmal etmiyoruz burada. Ne güzel değil mi?
Ören ‘alan’ı da razı gelen de!..
***
Gerçekten çok korkunç!..
Hani teklif bile olsa kabul edilir gibi değil!...
Korku Evi’nde 20 yaşındaki bir genç, 17 yaşındaki sevgilisine evlilik teklifi yapıyor. ‘Mösyö’ adı verilen üzerine smokin kıyafeti giydirilmiş iskelet, elindeki yüzüğü genç kıza sunuyor. Bu Korku Evi’nin işletmeci mantığıyla bile olsa böylesi bir olaya tanıklık etmesi gerçekten çok korkunç!..
Unutmadan tekrar hatırlatalım; genç kızın yaşı 17!..
Eee tabi; bu olay karşısında ülkemizde daha çocuk yaştaki kızların evlendirildiği gerçeğini kabul edersek, yaşı gelmiş diyenler de çıkabilir aranızda!..
***
Antalya’ya yakıştı
Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin Mevlana Kavşağı’ndaki yeni binasındaki iki katlı meclis salonu çok şık oldu. Üstelik meclis üyeleri TBMM’deki gibi oylamaları parmak iziyle yapacak. Böylesi şık bir salonu Antalya’ya kazandıran başta Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel’e ve emeği geçen herkesin yüreğine sağlık.
Yenilenen meclis binasının güzel kararlara vesile olması dileğiyle...
Paylaş