Ali Ece

Durmayan toplarda daha iyi olmalı

27 Ağustos 2017
BU sezon Beşiktaş’ın 4. resmi maçı. İlk yarı sonunda Cenk’in direkten dönen topunu kenara koyarsak, Beşiktaş ilk 15 dakika itibarıyla durmayan toplarda, duran toplardakinin yarısı kadar bile etkili değil.

- Kornerden klasikleşmiş ama kimsenin önlem alamadığı Atiba aşırtması sonucu gelen Tosic’in golü ne kadar iyi bir duran top organizasyonuysa yenilen gol de o kadar kötü bir takım savunması organizasyon bozukluğu sonucu.

- Rakip kendi solundan dönen topu alıp kontraya çıkıyor ama onu sadece Beşiktaş’ın sol beki Caner kovalıyor, sol stoper Tosic ise sağ stopere gelip kademe yapmaya çalışıyor. İşin aslı hücumda genişliği geçen sezon bıraktığın kalitede yapamayınca geri dönüp defansta alanı efektif daraltma şansın azalıyor.

MILNE DÖNEMİ GİBİ

- Beşiktaş ilk yarı boyunca çoğunlukla eski stil İngiliz takımları dolayısıyla Milne dönemi Beşiktaş gibi kenardan orta yağmuruyla hücum etti. Nadiren Talisca-Oğuzhan-Atiba merkezi geçen sezonki seri pas üçgenlerini denedi. Halbuki bunu merkezde daha çok ve efektif şekilde yapsalar, rakip savunmanın dengesini bozup kanattan bindirenleri daha etkili pozisyonlara sokabilirlerdi.

- Kanattakiler de çizgide top beklemek yerine topun olduğu merkeze yaklaşsalar Beşiktaş ilk yarıda ya tamamen kanattan ya da tamamen ortadan yarım porsiyon gol pozisyonu aramakla uğraşmaz, geçen sezonki çok boyutlu total hücum planıyla verimli hücumlar geliştirebilirdi.

- Beşiktaş, 2. yarıya taraftarın kademeye girmesiyle daha coşkulu başlasa da hücum planı yine tek boyutluydu: Orta, kafa, gol denemeleri ve yanılmaları.

- 2. gol ise yine duran top, yine Atiba. Maçın kalanında Beşiktaş yine sadece duran toplarda şampiyonluk sezonlarındaki kadar etkili oldu. Durmayan toplarda ise ezbere ortalara devam etti. Beşiktaş ayrıldığından beri Sosa’yı ilk kez bir maçta bu kadar çok aradı!

MAÇIN ADAMI: ATİBA

Yazının Devamını Oku

En kibar tabirle: Garip

21 Ağustos 2017
AYKUT Hoca’nın Giuliano’yu diğerlerine alışık değil ya da hazır değil gerekçesiyle ilk 11 başlatmaması en kibar tabirle garip bir tercih.

Makedonya’daki Giuliano’suz oyuncu grubu mu hazır yani? Ben Mehmet ile Josef’in de birbirine alışık olduklarını düşünmüyorum, özellikle Kadıköy’deki maçlarda taktiksel açıdan ikisinden biri fazla.

Yazının Devamını Oku

Yeteri kadar iyi değil

19 Ağustos 2017
KASIMPAŞA, Trezeguet farkıyla ilk 5 dakikada 5 gol girişiminde bulundu.

Ancak Beşiktaş’ın 2 yıldır şampiyon olan kurulu düzeni, Tosic-Cenk-Babel pas üçgeninde golü getirdi. Sol stoper Tosic top Beşiktaş’tayken sol bek-sol iç sentezi asistin asistini o esnada sol açık koşusu yapan santrfor Cenk’e yaptı.

Sol açık Babel ise soldan gelişen pozisyonda santrfor-sağ açık arası bir yerden koşu yapıp boş kaleye golü attı. İlk yarı sonu Beşiktaş, deplasmanda yüzde 66’lık bir oranda topa sahipti. Bu topa sadece topa sahip olmak için değil de tempolu hücum yapmak ve hücum sürekliliği oluşturmak için sahip olmak daha iyi sonuç verebilirdi. Pasın kısa ya da uzun olması çok da önemli değil. Değerli olan pas ise Caner’in Talisca’ya yaptığı asisttekiydi. O topa “orta” dersek, hakkını vermemiş oluruz.

EFEKTİF OLAMADI

Caner’in asisti, bir ortanın ötesinde havadan verilebilecek en isabetli pas örneklerindendi. Talisca da bazen sol ayağı kadar iyi kullandığı kafasını ‘falsolu ayak içi plase’ titizliğinde çok akıllıca kullandı.

Beşiktaş’ın sorunu Talisca’nın golündeki kanat organizasyonlarını maçın kalanında yarı kalitede bile efektif yapamamasıydı. Ezbere çok orta yapıldı. Quaresma sezona geçen yılki kadar formda başlamadı. Ancak asıl formsuzluğu sorun olan Fabri’ydi. İlk golde belki Neumayr, Neymar gibi vurdu ama ikinci golde Trezeguet, Fabri’nin yaptığı büyük pozisyon hatasından faydalandı.

MAÇIN ADAMI: TREZEGUET

HEM yetenekli hem de hırslı bir oyuncu. 3-4 yıl önce Aatif’ın Süper Lig’de fark yaratan oyun zekasını daha da hızlı sergiledi. Golde Fabri’yi faka bastırdı.

Yazının Devamını Oku

Kıymasız lahmacun gibi

14 Ağustos 2017
ASLINDA alt alta 100 kere “Seyircisiz maç saçmalıktır, kıymasız lahmacundur” yazmak istiyorum.

Ancak bu sayfayı hazırlayan arkadaşlarıma ve ev sahibi seyircisiz olmasına rağmen sahada emek veren futbol insanlarına ayıp olmasın diye maçı yazıyorum. Kim bıçakla geliyorsa, kim sahaya giriyorsa onlar bir daha gelmesin, kurallara uyanların tribünde maç izleme özgürlüğü olmadıkları bir yerde olanlar yüzünden kısıtlanmasın!

Burada eski adıyla İnönü’de en çok maça çıkanlardan birisi dün gece Antalya teknik direktör koltuğunda oturuyordu. Kadrosu ne kadar kaliteli ya da eksik de olsa İstanbul’da Beşiktaş’ın en büyük eksiğinin taraftarı olduğunu bilen Rıza Çalımbay bunu hesaba katarak bir plan hazırlamış. Gomez’li sezonda Kasımpaşa, geçen sezon da Antalya hocası olarak Beşiktaş’a karşı hep iyi planlar yapan Çalımbay, rakipler için adeta bir pas şeytan üçgeni olan Oğuzhan-Atiba-Talisca üçgenini ilk 45’te istediği gibi bloke etti. Beck yine ofansif açıdan Gökhan Gönül’ü mumla aratınca, Beşiktaş kanatlardan da geçen sezonki yüksek kalitesine yükselemedi.

PEPE 1 DAKİKA HARİÇ ÇOK İYİYDİ

Beşiktaş, 2. yarıya daha da temposu düşük başladı. Lakin Antalya’da Eto’o ve çevresi gününde olmadığı ya da karşılarında 89. dakikadaki hariç gününde bir Pepe olduğu için Beşiktaş önce 1-0’lık avantajı korudu. Sonra da topa daha çok ve daha akıllı sahip olarak oyun üstünlüğü fırsatı vermedi.

İlk gol duran toptan Pepe’nin fırsatçılığı. Atiba’nın da geldiğinden beri duran toptan yaptığı sayısız aşırtma asistlerinden bir tanesi. 2. golü getiren penaltıda Diego güçlü ayağı soluyla kasmak yerine sağıyla Cenk’in önüne geçse tehlikeyi bertaraf edecekti. Beşiktaş çok iyi oynamadı ancak fırsatları değerlendirdi.

MAÇIN ADAMI: CANER

Geçen sezon geçirmiş olduğu o ağır topuk sakatlığından sonra sanki ayağını sadece sivrisinek sokmuş gibi sahalara güçlü bir şekilde geri dönen Caner Erkin.

Yazının Devamını Oku

1 Medel 3 oyuncuya bedel!

12 Ağustos 2017
SÜPER Kupa maçı, bir kez daha Beşiktaş’ın savunma kalitesini sorgulattı.

Üstelik de kadrosuna bugüne kadar aldığı en kariyerli stoper olan Pepe’yi katmasına rağmen. Beck, Gökhan Gönül’den sonra hücumda çok yavan kalırken en güçlü yönü olan, alan ve adam markajında da gerilemiş gözüktü. Tosiç’e ekstradan yazacağım hiçbir şey yok: 2 sezon önce yedek sol bek olarak alınan devşirme stoper, bu sezon Devler Ligi gruplarında 3. torbaya yükselmiş takımın ideal stoperi olamaz. Şenol Güneş tam da bu yüzden Pepe gelse bile Marcelo’nun gitmesini istemiyordu. Aslında Beşiktaş’ta kimse Marcelo’nun gitmesini istemiyordu ancak Finansal Fair Play belasının son sezonunda finansal açıdan başka hamle olanağı yoktu.

GÜVEN VERECEK

Gökhan Gönül sakatken pekâlâ Konya maçının son yarım saatinde olduğu gibi Adriano sağ beke, Caner sol beke geçebilir. Lakin uzun süren bir aşil tendonu sakatlığı yaşayan Caner’i sezonun en başından aşırı zorlamamak tercihine de saygı duymalıyız. Yani Beck düzelmeyecek gibiyse sağ bek oynayabilecek bir oyuncu da Tosiç, Mitroviç’lerin stoperde vermediği güveni verecek stoper oynayabilecek bir oyuncu da gerekliydi.

Ayrıca geçen sezon tüm takımın ama en başta da savunmanın kusurlarını ‘kusursuzca örten’ Atiba’yı yedekleyecek bir oyuncu da gerekli. Şenol Güneş’in geçen sezon başında özellikle Şampiyonlar Ligi’nde Atiba-Gökhan İnler ikilisiyle başladığını da hesaba katalım. Yani Tolgay gibi derin oyun kurucu rolünde muazzam ofansif zenginlik katan bir oyuncunun yanı sıra Atiba’nın zaman zaman yerine zaman zaman yanına daha net bir önlibero da gerekli.

KADEME ÖĞRETİR

Beck’in yerine daha tempolu, ayağı daha düzgün, daha hızlı bir sağ bek arıyorsanız Medel o görevi de üstlenebilir. Sağ bek Medel’in oynayabileceği joker yan rollerden sadece bir tanesi. Şili’yi çalıştırırken Sampaoli, Medel’i stopere ilk çektiğinde “Bu hoca, Bielsa’dan bile deli” demiştim tabii ki ben değil Sampaoli haklı çıktı. Şili 2015’te Copa America şampiyonu olurken daha çok stoperde oynayan Medel de Messi’lerin yer aldığı ‘En İyi 11’e seçildi.

Medel’in boyu 1.71 ancak öyle bir zamanlama ve sıçrama yeteneği var ki zaman zaman kendisinden 15 santim uzun pivot santrfora bile kafa topu vermiyor. Zamanlama başarısı, Medel’in o sert ve hızlı oyun karakterini zirveye çıkartan oyun zekâsı ve üst düzey taktik-pozisyon bilincinin sadece bir boyutu. “Kademe nedir, nasıl yapılır?” konulu bir modern futbol videosu çekilse Medel’in önlibero ya da stoperdeki birçok müdahalesi örnek olarak o videoda yer alabilir.

Peki,

Yazının Devamını Oku

Savunma biçimsizliği

7 Ağustos 2017
KUPANIN adı süper ama oynandığı zemin sadece pahalı ameliyat kovalayan doktorlar için süper! Zaten hazırlık döneminde Beşiktaş, savunmasından birisi ilk 11’in bankosu Gökhan Gönül olmak üzere iki sakat verdi. Samsun’da da dengesiz bir geri dörtlüyle başladı.

Daha öncekilerden sonra Beck ehven-i şerdi. Lakin Gökhan Gönül’den sonra Beck hücumda yetersiz, savunmada dengesiz kalıyor. Savunmanın ortasına ise Pepe gelmesine rağmen sol stoperde bir başka savruk isim Tosic olduğu için kolektif savunma yerleşimi ilk düdükten itibaren alarm verdi. Yenilen golde de aynı yerleşim hatası söz konusuydu. Fabri de hatalıydı: Orada ya Schmeichel edasıyla çıkıp rakip forvete evine giren hırsız muamelesi yapacaksın ya da o kadar öne çıkıp aşırtma yapma fırsatı vermeyeceksin!

TALISCA MUMLA ARANDI

MUSTAFA Reşit Akçay’a tebrikler. Akçay’ın doğru planı ilk 60 dakika Beşiktaş’ın tüm zaaflarından faydalanırken, tüm güçlü yönlerini de etkisizleştirmeyi başardı. Tolgay’ın birkaç hücum yönü değiştiren diyagonal uzun pası dışında Beşiktaş, en güçlü yanı olan paslarla fark yaratamadı. Hücumda Talisca’nın ekstralarını mumla aradı.

60’taki Caner-Negredo hamlesi sadece Adriano’nun sağ bekteki sorunu çözmesine yetti.

MAÇIN ADAMI: SKUBİC

Skubic, geçen sezon da ligin en iyi 3 sağ bekinden birisiydi. Kaldığı yerden devam etti. Maç boyu kusursuz bir performans sergiledi. Penaltı vuruşunda soğukkanlıydı.

Yazının Devamını Oku

Uyum sağlar sakatlanmazsa gol kralı: Negredo

4 Ağustos 2017
Middlesbrough gibi kabız bir takımda bile gol atan Negredo, Şenol Güneş yönetimindeki Oğuzhan, Talisca, Quaresma, Babel, Tolgay, Caner ve Adriano’lu Beşiktaş’ta neler yapar? Güneş, ısrarla istediyse kral yapacaktır!

NEGREDO’yu Almeida’ya benzetenler var. Solak ve futbolcu olmaları dışında en ufak benzerlikleri yok! Bundan Almeida’nın sol eliyle resim yaparsa Picasso olamayacağından emin olduğum kadar eminim. Picasso, dalının en iyisiydi. Negredo santrforların Picasso’su değil tabii ama Türkiye’ye gelen en kariyerli ve en yetenekli 5 santrfordan birisi. Şota ve Gomez hariç Şenol Güneş yönetiminde Türkiye gol kralı olan oyuncuların hocayla çalışmadan önceki seviyelerini hatırlatmak gerek! Gol kralları bir yana Bakambu gibi Sochaux’da 100’den fazla maçta attığı golü 40 maçta Bursa’da atan siyahi forvetin Şenol Güneş’in teknik eli değdikten sonra İspanya gibi gol sanatının en düzey icra edildiği bir ligde nasıl el üstünde tutulduğunu hatırlatalım. Volkan Şen, Umut Bulut gibi maalesef gol atmaktan çok kaçırmasıyla ünlü olan oyuncuların Güneş yönetiminde nasıl gol yollarında zirve yaptıklarını hesaba katalım.

KUSUR ONDA DEĞİLDİ

- Negredo tam tersine en zayıf yönü takımına gol attırma özelliği olan Karanka yönetimindeki Middlesbrough’ın gollerinin yüzde kaçını kaydetti? Geçen sezon Middlesbrough, İngiltere Premier Lig’de sadece 27 gol atarken Negredo 9’unu bizzat kaydetti, 4’ünün de asistini yaptı. Premier Lig tarihinin en zor gol atan takımının gollerinin neredeyse yarısında Negredo vardı. Ya Negredo olmasaydı? Middlesbrough taraftarlarının sosyal medyada yazdığına göre tarihin en sıkıcı takımı olurlardı! Geçen sezon Negredo kötü değildi, hücumu keçiboynuzu gibi olan takımın dibinden çıkan bir tutam futbol balı gibiydi. 

ALTIN ÇAĞ’DA 19 KEZ MİLLİ

- Karanka yönetimindeki hücum kabızı Middlesbrough’da bile gol atabilen bir adam, Güneş yönetimindeki Oğuzhan, Talisca, Quaresma, Babel, Tolgay, Caner, Gökhan Gönül, Adriano’su olan bir takımda neler yapar? 1.86’lık boyu ve zamanlama yeteneğiyle kenar ortalara kafa vurur, topu kontrol edip soluyla nokta işi plaseler yapar, kalecinin öne çıktığını fark ettiği anda estetik usta aşırtma vuruşları yapar.

Form geçici klas kalıcı diye tarif edilebilecek kalibrede santrforluk yetenekleri vardır.

Bu yetenekleri sayesinde üst üste üç turnuva kazanan İspanya Milli Takımı’nın Altın Çağı’nda 19 kez milli formaya layık görülmüştür.

BÜYÜKLERE KAFA TUTTU

Yazının Devamını Oku

Fenerbahçe’nin Graz raporu

29 Temmuz 2017
AYKUT Kocaman’ın Türk futboluna en büyük katkılarından birisi “teknik direktör takımı” tartışmasıdır. Mesleki açıdan sürekli kendisini geliştirmek için çabalayan Aykut hoca, Konyaspor’a tarihinin en büyük başarılarını yaşatırken “teknik direktör takımı” bağlamında küçük bütçeyle büyük aşama kaydetti.

Graz deplasmanında da son iki sezondan farklı, kısa sürede “teknik direktör takımı” harmanında iyi hazırlanmış bir Fenerbahçe izledik. Teknik direktör katkısını aşama aşama masaya yatırabiliriz. Birincisi, eldeki kadroda geçen sezona göre daha verimli oynayan oyuncular izledik. Alper, uzun süredir Fenerbahçe formasıyla açık ara en iyi performansını sergilerken, Ozan Tufan Kadıköy’e adım attığından beri kendisinden talep edilenleri ilk kez net anlamış şekilde oynadı. Ozan’ın Fenerbahçe’de kalmak için başka bir şansı da yok. Performansını sürekli artırarak devam etmeli çünkü Mehmet Topal ve Mehmet Ekici %100 fit olunca merkez orta sahada forma tam anlamıyla kanaryanın ağzında olacak.

ALPER POTUK’U VALBUENA PARLATTI

Teknik adam katkısına ikinci kriterden bakalım: Transferler ve kadro kimyasında yeniler yani Valbuena, Dirar, Isla tam isabet transferler olarak katkı yaptılar. Alper’in performansını yükselten en önemli faktör bilakis Volkan Şen ile Valbuena arasındaki taktik zeka ve ofansif repertuar farkıydı. Alper, Valbuena ve Dirar’a atıp boşa kaçınca topun isabetli şekilde kendisine geleceğini bilerek oynayınca performansıyla parladı.

YENİ ‘GENÇ SEMİH’ AHMETHAN

Genç Ahmethan da abilerine taktiksel uyum sağladı. Fenerbahçe’de en azından 3. santrfor kontenjanını Emenike’ler işgal edeceğine, Ahmethan’lara yeni “Genç Semih” olma şansı tanınmalı.

Aykut hocanın yeni ile eski, genç ile tecrübeli oyuncuları harmanlayan takımının performansı 70’e kadar geçen iki sezondakinden daha fazla umut vaat etti. 70 sonrası düşüşü Aykut hoca yoğun idman programına bağlarken aslında bir nevi “Merak etmeyin, bir önceki dönemden ders aldım, bu sezon Kadıköy’e tam kadro çıktığımızda aynı sıkıntı yaşanmayacak” demeye getirdi. Niang tipi bir santrfor ve daha iyi bir sol bekle Kocaman’ın Fenerbahçesi daha da fazlasını vaat edebilir.

Yazının Devamını Oku