Paylaş
Balyoz darbe davasının bir numaralı sanığı emekli Org. Çetin Doğan’ın damadı Dani Rodrik.
Balyoz’da kumpas davasının görüldüğü bugün herkesten çok sitem etmeye hakkı var.
Çünkü kumpasın izlerini ilk yakalayan, üretilmiş sahte delil ve benzeri açıkları ilk deşifre eden oydu. Hakkını teslim etmemek olmaz.
Fakat Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın’la ilgili önyargısı yerden göğe haksız.
***
Kalın’ı, George Washington Üniversitesi’nde Seyyid Hüseyin Nasr’ın yanında doktorasını yaparken tanıdım.
Hiçbir zaman Cemaat mensubu olmadı, ne o zaman ne bu zaman.
Açık kafalı bir fikir adamı olarak yetiştirdi kendisini. Robotlaşmış bir emir eri, bir Cemaat ferdi olarak değil; bağımsız düşünebilen, iradesi ve vicdanı hür bir birey olarak.
Ha, yanılgıya düşmüş olamaz mı?
Ergenekon, Balyoz davalarında birçoğumuz gibi o da kanmış, yanılmış olabilir.
Fakat yanılgıları da kendi bireysel değerlendirme süreçlerinin sonucudur, dikte edilmiş bir kanaatin eseri değil.
Dün Daily Sabah’ta darbe girişiminden şeffaflık ve hesap verebilirlik dersini çıkaran yazısını okusaydınız, bunu siz de teyit ederdiniz.
Dani Rodrik’in link verdiği Avrupa Dış İlişkiler Konseyi mahreçli röportajı da bunu doğrular nitelikte.
Ama yok mu şu önyargılar, gözü kör ediyor işte.
***
Empatiye mani şey, Kalın’ın vaktiyle Today’s Zaman’da köşe yazması.
Dani Bey’in gözünde onu empati kurmaya layık olmaktan çıkaran delil bu.
Eğer doğru bir akıl yürütme sayacaksak bunu, mesela benle empati ilişkisi geliştirmek zinhar yasak olmalı.
Çünkü gazeteciliğe Zaman gazetesinde başladım. Meslekteki ilk göz ağrım, Cemaat’in yönetiminde bir gazeteydi.
Ancak Cemaat’le bir mensubiyet bağım hiç olmadı.
Bir ara Zaman’da çalışmış olmam, Cemaat eleştirilerimi sakatlamaya, samimiyetime gölge düşürmeye, aleyhimde kesin hüküm vermeye yeter mi peki?
***
Komşum Özkök’ün eski yazılarını karıştırarak tutarsızlık arayanlara verdiği bir cevap vardı.
Arşivlerde arkeolojik kazı yapmanın, kimsenin sağlam çıkamayacağı bela bir iş olduğuna dairdi.
Aynı argüman haydi haydi burada da geçerli.
Yedi ceddine kadar kurcalar, geçmişini arkeolog titizliğiyle eşelerseniz kim kimle tanış, hısım, akraba çıkmaz?
Selam alıp vermişliği bile darbe suçuna bulaşmaya kanıt diye önüne koyarsınız insanların.
Hasılı, Dani Bey’e önerim bu beyhude çabadan vazgeçmesi.
İbrahim Kalın’la hem de helali hoş empati yapılır. Onunla da yapamazsa kendi kolonisi dışında empati yapacak tek Allah kulu bulamaz Dani Rodrik şu memlekette, haberi olsun.
TANK YÜRÜTMEYE BİR DAHA TÖVBE
BU vesileyle demode bir Soğuk Savaş âdetinden de kurtuluyoruz nihayet.Savunma Bakanı Fikri Işık açıkladı.
30 Ağustos Zafer Bayramı kutlamalarında askeri araçlar gövde gösterisi yapardı.
Çocuksu bir sevinç içinde cicilerimizi teşhir eder; tank, top yürütürdük.
Törenlerin akıbeti henüz kararlaştırılmış değil.
Fakat resmi geçit törenlerinde pazı gösterilmeyecek artık, orası kesin.
Başarısız darbe girişimi, kafalara dank ettirdi.
Sözüm ona dosta güven, düşmana korku vermeyi amaçlayan bu kaba militarist şişinmeye son veriyoruz.
Geç bile kalmıştık, karar sahiplerini tebrik ediyor, canı gönülden kutluyorum.
Paylaş