Devletin zirvesinde savaş gırgırı

CHP’li Gürsel Tekin’in ‘metafor’ yapası gelmese devlet erkanı nasıl şakalaşır öğrenemeyecektik.
Metafor yapayım derken gözünü çıkardı gerçi. Ama biz de bu sayede devlet denen zatın müstehzi yüzünü gördük. Gürsel Tekin’in alay konusu edildiği anlardı bunlar.
Birinci olayı, The Uçak da dediğim First Uçak’taki meslektaşlarımız nakletti. Onlar da Belçika dönüşü Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan duymuş. Genelkurmay Başkanı Necdet Özel’le aralarında cereyan eden bir diyalogdan rivayetle. Espriyi patlatan Necdet Özel Paşa’ymış.
İkincisine ise ben bizzat şahidim, şu kulaklarımla duydum. Elazığ mitinginden Ankara’ya dönerken Başbakan Davutoğlu dayanamadı, koyuverdi makaraları, ANA uçağının ön bölümünü bir kopardı pir kopardı.
Yalnız bu gülüşmeler aramızda kalsın istedi Başbakanlık. Yazılmamak kaydıyla dendiği için de Davutoğlu’nun güleç cevabını yazmadık, kendimizde tuttuk o zaman.
Cumhurbaşkanı, Genelkurmay Başkanı’yla aralarında geçen konuşmayı açık edince iş değişti. Anekdotu dünkü gazetelerde okur okumaz şansımı denemek istedim. Başbakanlığı arayıp sordum, iyi ki de denemişim, ambargoyu kaldırdılar. O gün aktaramadığımız şamatayı artık aktarabilirim size.

* * *

Neydi Gürsel Tekin’in iddiası? “Türkiye bu akşam ya da cuma günü yapacağı askeri bir operasyonla Suriye’ye girecek” demişti. Geçen hafta perşembeydi bu.
Hükümetin orduyu en geç iki gün içinde Suriye’ye sokmayı planladığını çok kesin bir dille bildirmişti Taraf gazetesine.
Bu bilgiyi çok sağlam bir kaynaktan aldığını da üstüne basa basa vurgulayıp “Sayın Başbakan’a sesleniyorum. Çıkın ‘Böyle bir çılgınlık yok. O iddia yanlış’ deyin. Beni yalanlayın” buyurmuştu.
2 gün içinde yaprak bile kıpırdamayınca da kıvırmamış, dimdik arkasında durmuştu iddiasının. Sadece küçük bir ilavede bulunmuş, ‘Ya bu akşam ya yarın sabah, ordu Suriye’ye girdi girecek’ derken aslında metafor yaptığını söylemişti.
Bizim devletlular bu ‘Metafor yaptım’ lafını ‘Şaka yaptım’ diye alıp şakayla mukabele etmesin mi! Gülme tuttu resmen devleti...

* * *

Necdet Özel Paşa o ciddi, o haşin bakışlarının arkasında meğer ne hınzır, ne alaycı bir zekâ saklıyormuş. Gürsel Tekin gıdıklayıncaya kadar su yüzüne çıkmamıştı.
Gerisini Cumhurbaşkanı’ndan dinleyelim:
“-Suriye ile ilgili ‘Savaşa gireceğiz’ iddiası ortaya atıldı. Ne söylemek istersiniz?
-Bu zat, esasen ortaya bir yalan attı. Aynı gün Genelkurmay Başkanımızla haftalık rutin ziyaretimiz vardı. O da tabii şakayla karışık ‘Şu anda Suriye’ye bir harekât yapacak olan ordunun komutanının Sayın Cumhurbaşkanı’nın yanında ne işi var’ dedi...”
Biz ağır ve kasvetli bir havada geçiyor bu haftalık görüşmeler zannediyorduk. Meğer tebessümlü mebessümlü çok âlâ gırgır geçtikleri de oluyormuş, bu vesileyle haberdar olduk devlet günü ortamından. Pek hayra geçti yani Gürsel Bey’in metafor egzersizi.

* * *

Başbakan Davutoğlu da az şakacı değilmiş bu arada. “Yarına kadar Suriye’ye giriyormuşuz” lafını daha duyar duymaz gırgıra vurdu. Bu pası bekliyormuş gibi seri ve hazırdı yetiştirdiği cevap.
“Ben de tam bu gece Genelkurmay Başkanı’yla konuşmaya gidip Suriye’ye giriş talimatı verecektim” dedi ve kesti.
Birkaç saliseliğine durakladık, şaka mıydı, ciddi mi? Derken yüzündeki muzip ifade ele verdi niyetini.
Şakaydı tabii, biz öyle zannettik, sonradan anlaşıldı ki o gece Ankara’ya iner inmez Necdet Özel Paşa’yı ziyarete gitmiş meğer gerçekten de. Fakat Genelkurmay karargâhına savaş direktifi vermeye değil, evine geçmiş olsun ziyaretine.

* * *

Kıssadan hisse: Hay mecaz anlayışınla bin yaşa, olur mu Gürsel Tekin! Hiç yumuşayası yoktu, siyasetin tef gibi sert ve gergin havasını yumuşattın bir metaforla bak. İki metafor yapsan iklim bile değişecek, komple Akdeniz olacakmış demek.

Yerli Haiku’ya gelin

-Çarşıdan aldım savaş haberi
Eve geldim ilmühaberi
Bir ok attım oldu bilmece
Size ait son dizeye örnek: Metafordur Gürsel Tekin’ce