Paylaş
Bir an önce geçsin isterim, bu kısa gibi görünüp uzadıkça uzayan ay...
Baharı yakalama isteği mi, soğuktan bunalıp, tatlı serinlikleri karşılama beklentisi mi, yenilenme zamanının gecikmesi endişesi mi, bilemiyorum...
Ama bahar özlemi, hepimizin içinde var biliyorum...
Hazırlıklara başladım bile...
Şimdilik listeleme peşindeyim.
İşte listem:
Bir: Detoks.
İki: Yeni nesil teknoloji uygulamalarına başlangıç.
Üç: Açık havada yoga
Dört: Gardırop detoksu.
Beş: Cilt bakımı, iç bakımı...
Altı: Yeni proje toplantıları
Yedi: Bahar konserleri, sürprizlerrr...
Haftaya tüm maddelerin açılımı geliyor bekleyiniz...
İstanbul Talks
Yeni nesil konferans serisi İstanbul Talks’u sabırsızlıkla beklemeye başladım.
İstanbul’un çekim gücünden yararlanan ve benim gibi aklı-ruhu gelecekte olan herkes için şiddetle tavsiye ediyorum.
Pek çok konuda yeni fikirleri ateşlemek için network zemini oluşturan etkinlik, geleceğin iş
dünyası ve fırsatlarına ışık tutacağa
benziyor...
Valslerin kralı
André Rieu, klasik müziğin Madonna’sı, valslerin kralı...
Geçen kasımda kendilerini İstanbul’da izleme fırsatı yakalamış şanslı insanlardan biriydim... İzlerken resmen kendimden geçtim, klasik müziğe böyle bir modern dokunuş olamaz... Rieu yeniden ülkemize geliyor, ertelediği konserini gerçekleştirmek için. Bu muhteşem performans, 10 Mart’ta ilk kez Başkent’te ve 12 Mart’ta İstanbul’da sergilenecek.
IEG Live ve Piu Entertainment işbirliğiyle bir kez daha Türkiye’deki hayranlarıyla buluşacak olan Rieu renkli görsel şovları ile klasik müziğe yeni bir yorum katıyor, beni benden alıyor...
Senin İçin
Acaba kaç kişi ‘Bu Arda benim hissettiklerimi yazıyor’ demiştir?
Yazılarını okuduğum zaman, sanki karşımda 45 yaşında, feleğin çemberinden geçmiş bir adamı gördüm.
Fakat 20’sinde olduğunu duyduğumda, olgunluk yaşta değilmiş dedirtti bana...
Okyanuslar kadar derin yazılarıyla Arda Erel sonunda kitap çıkarmış. Adı da Senin İçin.
Hayatının en kötü döneminde, içindekileri internete döken bu gencecik yetenek, aniden bir milyon takipçiye ulaşmış ve böylece hayatında yeni bir dönem başlamış... Saf, samimi hisleriyle binlerce yüreğe dokunduğuna emin olduğum bu genç adamın kitabını alın okuyun derim.
Şiir gibi
Yan yana yürümeyelim diye dar yapılmıştı kaldırımlar...
Ve yine yan yana yürümeyelim diye dar kafalıydı insanlar...
Ve sırf dardı diye kafalar, düşünmeyi bırakıp sevmeyi denedik...
Sarılmak yakar bizi deyip aşkı hep uzaktan sevdik... Bukowski deyince akan sular duruyor bende...
Paylaş