Paylaş
“Lozan zafer mi, hezimet mi” tartışması yapıyoruz.
*
Her 30 Ağustos’ta...
“Atatürk’süz 30 Ağustos hutbesi” kavgasına girişiyoruz.
*
Yılda en az üç-beş kez...
“Metrodaki sarıklı/otobüsteki şortlu” meselesi çıkıyor banko.
*
Harf İnkılabı’nın her yıldönümünde...
“Bir gecede cahil kaldık” mevzusuna dalıyoruz.
*
Her fırsat düştüğünde...
Abdülhamid üzerinden dövüşüyoruz.
*
Kendilerini “şehzade” ya da “sultan” diye tanıtanların her kafa kaldırışında...
Osmanlı üzerinden büyük bir polemik çeviriyoruz.
*
Her 10 Kasım’da...
Atatürk’e saygısızlık yapan birkaç rahatsız tiple uğraşmak durumunda kalıyoruz.
*
Yunan’ın denize dökülmesi meselesi her gündeme geldiğinde...
“Keşke Yunan galip gelseydi” türü herzelere muhatap oluyoruz.
*
Her baş sıkışmasında...
“Bütün kötülüklerin kaynağında İsmet Paşa var” türü çıkışlarla karşılaşıyoruz.
*
Her can sıkıntısında...
“Enver Paşa kahraman mıydı, yoksa maceraperest miydi” konusuna maruz kalıyoruz.
*
Her yıl mutlaka...
“Yoga mı, namaz mı? Halloween de neyin nesi?” türü kavgalara tutuşuyoruz.
İMAMOĞLU TÜRKİYE’Yİ DIŞARIDA ŞİKÂYET ETMİŞ
İÇERİSİ ve dışarısı diye bir durumun kalmadığı şu ultra iletişim çağında Ekrem İmamoğlu’nun Fransa’da katıldığı bir toplantıda belediyelere kayyım ataması konusundaki bilinen görüşlerini tekrarlaması...
“Türkiye’yi dışarıda şikâyet etmek” olarak nitelendirilemez.
Tıpkı... 28 Şubat döneminde... Askeri vesayet döneminde... Avrupa ve Amerika’da...
Türkiye’deki antidemokratik gelişmeleri gündeme getirmenin “Türkiye’yi dışarıda şikâyet etmek” olarak...
Nitelenemeyeceği gibi...
YENİDEN TASARLANAN ÖĞRETMEN ÖNLÜKLERİ
MİLLİ Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, yeni tasarlandığını söylediği öğretmen önlüklerinin pilot uygulamasının tanıtımını yapmış.
Şöyle bir bakınca bu tanıtıma...
Şu iki soru kafama bir mıh gibi çakıldı:
*
SORU BİR: Eğitimin tüm sorunları halledildi de sıra öğretmen önlüklerinin yeniden tasarımına mı geldi Allah aşkına?
*
SORU İKİ: Yeniden tasarlanan şu öğretmen önlüklerde, “yenilik” adına ve “tasarım” adına ne var Allah aşkına?
DOKUNMAYIN
Halkın tik-tok’una...
Halkın balık ekmeğine...
Halkın mangalına...
Halkın Müge Anlı’sına...
Halkın Recep İvedik’ine...
Halkın Çukur’una...
DOKUNMAYIN!
‘AK PARTİ İÇİNDEKİ VİCDANLI MİLLETVEKİLİ’ NİTELEMESİ
AK Parti içinde kalarak AK Parti uygulamalarını kıyasıya eleştiren Mustafa Yeneroğlu, AK Parti’den istifa etmek zorunda kaldı.
*
Mustafa Yeneroğlu’ndan söz edenler hep şu tanımı kullanıyor:
“AK Parti içindeki vicdanlı milletvekili...”
*
AK Parti içinde yer alan milletvekillerinden bu tanıma “Ne yani birader? Biz AK Parti içindeki vicdansız milletvekilleri miyiz?” diye itiraz etmiyorlar ya...
Hayret ediyorum.
BAKAN YARDIMCISI BEBEĞİYLE TEMASTA
AVRUPA ülkelerinin parlamentolarında...
Bebekleriyle toplantılara katılan parlamenter annelerin fotoğraflarına rastlıyoruz.
Anneliğin iş hayatına engel olmaması gerektiğinin dışavurumudur bu fotoğraflar...
Ve henüz bizde örnekleri pek çıkmadı.
*
Bu fotoğrafta...
Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakan Yardımcısı Ayşe Kardaş Ergezen’in, bebeği Ali Eren’le RTÜK Başkanı’nı ziyaret ettiğini görüyoruz.
RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin’in Twitter hebasında gördüğüm bu fotoğraf, dilerim bir başlangıç olur.
CESUR YÜREK: MAHMUT TANAL
MECLİS lokantasındaki levrek fiyatının, piyasa lokantalarındaki levrek fiyatlarından daha fazla olduğunu söyleyerek isyan etmiş CHP’li Mahmut Tanal...
*
Memlekette onca şey olup biterken bir muhalefet milletvekilinin Meclis lokantasındaki levrek fiyatını temel bir sorun haline getirip kamuoyuyla paylaşması...
Büyük cesarettir.
Bir insan, yürek yese bile bu kadar cesur olamaz.
GARANTİLİ TAVSİYELER
Opera sanatçısı Oya Ergün’ün seslendirdiği türkülere bir kulak verin... Kulağınızın pasının silinmesi garanti...
*
Sırf misilleme olsun diye metroda bağıra bağıra ilahi söyleyen adamın videosunu bulup izleyin... Antipatinizin tavan yapması garanti...
*
Hemen çok eski model akıllı olmayan bir cep telefonu edinin... Bütün masanın dikkatlerini üzerine toplamanız garanti...
*
“Kasımda aşk başkadır” türü sözlere kanmayın... Hayal kırıklığına uğramanız garanti.
*
Arabaya yalnız binin, müziğin sesini sonuna kadar açın, bağıra bağıra eşlik edin. Stres atmanız garanti.
Paylaş