Teröristi sevindirmeyelim

PKK nefretini Kürt nefretine dönüştürürsen...

Kürtlere yönelik baskılara göz yumarsan... TERÖRİST GÖBEK ATAR.

*

Söz söylemek ile şiddete başvurmak arasında bir fark gözetmezsen...

Eli silahlı terörist peşinde koşmak yerine akademisyen peşinde koşarsan...

Şiddete bulaşmamış kişileri hapislere tıkarsan...TERÖRİST MUTLULUKTAN UÇAR.

*

Siyasetin yollarını kapatırsan...

Dağa çıkmanın yollarını açarsan...

Galeyana gelip “şiddete karşı şiddet” dersen...TERÖRİST “İŞTE ARADIĞIM BU” DER.

*

HDP binalarına saldırırsan...

Amedspor’a otel vermezsen...

Kürt komşuna yan gözle bakarsan...TERÖRİST “YAŞASIN” DER.

*

Daha fazla tartışma yerine daha fazla demir yumruğu devreye sokarsan...

Daha fazla anlama çabası yerine daha fazla sertliği devreye sokarsan...

Daha fazla akıl yerine daha fazla galeyanı devreye sokarsan...TERÖRİST NEŞEDEN ÇILDIRIR.

*

Akıl yerine duyguyu öne çıkarırsan...

Strateji yerine öfkeyi öne çıkarırsan...

Akılcı hamle yerine tankı, topu öne çıkarırsan...TERÖRİST SEVİNÇTEN DELİYE DÖNER.

Erdoğan’ı devirecekmiş

OTOBÜS duraklarında bomba patlatıp masum insanların canını alan PKK şefi, şöyle demiş:

“Erdoğan’ı devireceğiz.”

*

Hadi oradan cani adam!

Sen evine ekmek götüren vatandaşların kanını akıtarak...

Bırak Erdoğan’ı devirmeyi, herhangi bir mahallenin muhtarını bile deviremezsin.

Tek dişi kalmış canavarlar

MADRİD’de mülteci kadınların üzerine bozuk para atan ve o kadınların yeme koşan kuşlar gibi paralara doğru koşuşturmalarını keyiften dört köşe olup izleyenlerin görüntüsü...

“Medeniyet dediğin tek kişi kalmış canavar” denilen şeyin görüntüsünden başka bir şey değildir.

PKK sadece katletmiyor

PKK dediğimiz terör çetesi...Sadece kan akıtmıyor, sadece masum insanları öldürmüyor, sadece kör terör uygulamıyor, sadece barbarlık yapmıyor.

*

Şunları da yapıyor:

Güvenlikçi politikalara daha da abanılmasına neden oluyor.

Demokrasinin daha da gerilediği bir ortamın oluşmasına neden oluyor.

Ülkede sadece sertlik yanlılarının dediklerine kulak verilmesine neden oluyor.

Tartışmanın, anlama çabasının, konuşmanın mümkün olmadığı bir ortamın oluşmasına neden oluyor.

Özgürlüklerimizin kısıtlanmasına neden oluyor.

Ülkeyi yönetenlere demokrasiden daha da uzaklaşmak için muhteşem bir gerekçe sunuyor.

*

PKK’ya yönelik öfkemizde bunların da payı olmalı.

Yine o şarkı

“KUM Gibi” adlı şarkıda şöyle der Ahmet Kaya:

“Şehirlere bombalar yağardı her gece/Biz durmadan sevişirdik.”

*

Şarkının o bölümün yeni versiyonu şöyle olmalı:

“Şehirlere bombalar yağardı her gece/Biz durmadan Survivor izlerdik.”

*

Ya da şöyle:

“Şehirlere bombalar yağardı her gece/Biz durmadan Acun’a reyting kazandırırdık.”

Mehter Marşı

POLİSİN, bu ülkenin sınırları içindeki herhangi bir vilayet ya da kasabaya operasyona giderken Mehter Marşı’na abanması...

Ülke sınırları içinde olan bir vilayetin, polis marifetiyle fethedilme arzusunu ifade etmekten başka bir anlam taşımaz.

*

Bu durumda İçişleri Bakanı Efgan Ala’nın emrindeki polislere...“Ne yaptığınızı zannediyorsunuz siz!

Orası zaten bizim kardeşim. Bırakın bu saçmalıkları” demesi şarttır.    

Rezil kepaze herifler

ENSAR Vakfı’nın Karaman Şubesi’nde 2013 yılında beş ay süreyle görev yapan bir gönüllünün çocuk tecavüzcüsü çıkması üzerine...

Yuh! Çocuk tecavüzcüsü Ensar Vakfı!

Ensar Vakfı derhal kapatılsın!

Suç şahsi değildir, suçlu Ensar Vakfı’dır!

Falan diye tepinmediğim, hatta bu şekilde tepinenlere net biçimde karşı çıktığım için...

Sosyal medyanın yavşak trolleri, Twitter’ı “Tecavüzcü Dostu Ahmet Hakan” mesajıyla donatmışlar.

*

Bu alçak, bu yalancı, bu rezil, bu kepaze trollere şunları söylemek isterim:

*

Ensar Vakfı’nın bünyesinde yer alıp da Karaman’daki olayla zerre kadar ilgisi olmayan binlerce insana “çocuk tecavüzcüsü” denmesine tabii ki itiraz edeceğim. Ancak Akit’in falan yapabileceği böyle bir alçaklığa tabii ki göz yummayacağım.

“Çocuk tecavüzü” gibi iğrenç bir suçun peşini asla bırakmam. Bu iğrenç suçu işleyenin de bu suça göz yumanın da yakasına yapışırım. Ama tecavüzü fırsat bilip bunun üzerinden genelleme yaparak siyaseten karşı olunan kişi ve kurumlara kalleşlik yapılmasının da karşısında olurum.

İki dakika düşünün: Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’nden bir tecavüzcü çıksa... Bunun üzerine “Ak trol” denilen tipler aynı sizin yaptığınızı yapsalar ve ortalığı “Tecavüzcü çağdaş yaşamcılar” diye mesajlara boğsalar... Ne dersiniz? Sizin Ensar Vakfı’na yaptığınızın bundan ne farkı var?

Dün benim için yürüttüğünüz alçak kampanyaya gelince: Bu yaptığınızla aslında yeri geldiğinde “Akit” denilen mecradan da “Ak trol” denilen tiplerden de bin kat daha rezil kepaze olabileceğinizi gösterdiniz.

*

Madem potansiyeliniz bu... Madem “Ak trol”lerden, Akit’ten falan farkınız yok.

Ne diye bize hakkaniyetli, medeni, düşünen, karıncaezmez, demokrat insan pozları kesiyorsunuz ki?

Yok işte birbirinizden farkınız.