Sizi gidi kandan beslenenler sizi

-ASFALTLARA bombalar yerleştirirken gördükleri halde müdahale etmeyen onlar.

*

-Dolmabahçe Mutabakatı karşısında zil takıp gerdan kıran manşetleri çakan onlar.

*

-Bölgeye mühimmat yığılırken... Sessizce izleyen onlar.

*

-“Öcalan çok şahane, çok süper bir adam yahu” diyen onlar.

*

-“Kürt ile Türk savaşında ölenlere şehit denemez” diyen onlar.

*

-“PKK düşman değil” diyen onlar.

*

-Demirtaş Meclis’te yeni Cumhurbaşkanı’na saygı gösterip ayakta alkışladığında... “Aslan Demirtaş” diyen onlar.

*

-Öcalan’ın mesajları Diyarbakır’da okunurken gözleri yaşaran onlar.

*

-Askere, polise “Elleşmeyin teröriste de süreç bozulmasın” diye talimat veren onlar.

*

-Süreç konusunda en minik endişe beyan edeni “Vay kandan beslenen vay” diye azarlayan onlar.

*

Ve gün gelip işler bozulunca...
Hepimizi bir sepete koyup...
“Bunlar terörist, bunlar PKK’lı, bunlar barış istiyor, bunlar ‘Silahlar sussun’ diyor” diye laga luga yapan yine onlar.

*

Yürüyün gidin oradan be!
Sizi gidi kandan beslenen oportünistler sizi.

Yozgat budur

YOZGAT Sanayi ve Ticaret Odası Başkanı Metin Özışık aradı.
Dedi ki:
“Değerli hemşerim. Şehrimizin girişine konulduğu iddia edilen o ırkçı pankartı araştırdık. Böyle bir şeyin vuku bulduğunu tespit edemedik. Biz onun fotomontaj olduğuna inanıyoruz.”

*

Hemen cevap verdim:
“Çok şükür. Çok şükür. Ben zaten bir tek kişinin yaptığı bu aşağılık ırkçılığın, Yozgat’a mal edilemeyeceğini yazmıştım. Şimdi anlıyorum ki... Aşağılık ırkçılık yapan bir tek kişi bile çıkmamış şehrimizden. Şükürler olsun, şükürler olsun.”

*

Yozgat Sanayi ve Ticaret Odası Başkanı Metin Özışık, ayrıca dün Doğu bölgesinden gelen otobüsleri Yozgat Otobüs Terminali’nde çiçeklerle ve çikolatalarla karşıladı, otobüsteki vatandaşları bağrına bastı.
Ve “Türk/Kürt kardeşliği ebedi yaşayacaktır” mesajını verdi.

*

Özışık, açıklamasında şunları söyledi:
“Türk örf, kültür ve âdetlerini araştırmak için Adriyatik’ten Çin Seddi’ne Türk coğrafyasını gezmeye gerek yok, Yozgat’a gitmek yeterlidir. Yozgatlı olmak komşusu açken tok yatmamaktır. Askerine vatana kurban olsun diye kına yakmaktır. Büyüğe saygı, küçüğe sevgidir. İnsanları rengine, diline, dinine göre değil, iyiliğine ve kötülüğüne göre ayırmaktır. Ezelden beri hür yaşamış bu büyük millet, teröriste gereken cezayı verecek, Türk-Kürt kardeşliği ebedi yaşayacaktır.”

*

Allah razı olsun Metin Özışık.
Allah razı olsun değerli hemşerilerim.
Allah razı olsun Bozok Yaylası’nın yiğit evlatları!
Zaten ak olan Yozgat’ın yüzünü, müfterilere inat bir kez daha ak ettiniz.

Yozgat Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Metin Özışık, Yozgat’tan geçen Doğu otobüsü yolcularına çiçek verdi.

Bir Melih Gökçek icadı

GEÇEN gün Ankara’da bizim teyze kızı Cansu’nun düğünü vardı, elektro bağlamalı, Ankara havalı, mütevazı bir düğün töreni.
Düğünde nikâhı Melih Gökçek kıydı.

*

Şöyle bir olaya tanık oldum:
Gökçek’in “Pala” diye seslendiği çok sempatik bir fotoğrafçısı var. Pala, ahaliden kişilerle Gökçek’in fotoğraflarını çekiyor, sonra da fotoğraflarını çektiği şahıslara bir kart uzatıyor.
“Ver bakayım o kartı” dedim Pala’ya.
Verdi.
Baktım ki kartın üzerinde “Melih Gökçek’le çektirdiğiniz fotoğrafa, www.melihgokcek.com adresinden ulaşabilirsiniz” yazıyor.

*

Bu Melih Gökçek var ya, gerçekten çok yaman adam azizim.

Davutoğlu’nun yapması gereken tek şey vardı

DİYECEKTİ ki:
-Bu partinin başında ben varsam, birlikte çalışacağım arkadaşlarımı ben belirlerim.
-Birlikte çalışacağım arkadaşlarımı belirleyemiyorsam... Ne işim var benim partinin başında?
-Vesayet altında genel başkan olarak kalmaktansa... Sıradan bir partili olmayı tercih ederim.
Bunları diyecekti...
Ve ardından da koltuğunu aslanlar gibi Binali Yıldırım’a teslim edecekti.

*

İşte bunu yapsaydı...
“Ahmet Davutoğlu” adı, Türkiye siyaseti tarihine ve hayatına asla silinmez bir şekilde yazılırdı.

*

Ve fakat...
Heyhat!

Eskiyi nasıl da unutuverdiler

“ERBAKAN partimizin doğal lideridir. Recai Kutan ise resmi genel başkanımızdır” denildiğinde...
Abdullah Gül’ler, Bülent Arınç’lar, Tayyip Erdoğan’lar isyan ediyorlardı.
Diyorlardı ki:
“Olur mu böyle şey? Erbakan Hoca her şeye karışmamalı.”

*

Üstelik Erbakan Hoca, cumhurbaşkanı falan olmamış, dönemin antidemokratik yasaları sonucu “yasaklı” hale gelmişti.

*

Dün “yasaklı” liderin, doğal liderliğine itiraz edip partiye karışmasına isyan edenler, bugün cumhurbaşkanı seçtikleri doğal liderin partiye her türlü karışmasına cevaz veriyorlar.

Kamyonla getirdiğiniz adamlar da taltif bekler

HÜRRİYET’in önüne kamyonla getirilen taşlı sopalı adamların doğal lideri Abdurrahim Boynukalın, AK Parti kongresinde divan kurulu üyesi seçilerek taltif edildi.

*

Bu durumda kamyonla getirilen adamların gururları biraz incinmiş olabilir.
“Abdurrahim Reis’e var da bize yok mu” falan diyebilirler.

*

Aman Davutoğlu Ahmet Hocam aman!
Yok mu taşlı sopalılara bir görev?
Aman sıkıntı mıkıntı çıkmasın.