Paylaş
Athena Gökhan yazımla ilgili olarak şunları söyledi:
“Beğendiğim bir şeyi övüp beğenmediğim bir şeyi yeremeyecek miyim? Översem yalaka mı olacağım? Fikrimi değiştirme özgürlüğüm yok mu?”
*
Şöyle dedim kendisine:
“Benim yazımdan bu mu çıkıyor? Eğer bu çıkıyorsa... Kendimi hiç iyi ifade edememişim demektir.”
*
Sonra yazdığım yazıya yeniden döndüm.
Hıncal Uluç haklı!
Meramımı tam ifade edememişim gerçekten de.
*
En iyisi ben bu konuya yaklaşımımı tane tane ve örneklerle anlatayım:
*
Dünkü yazımda Avrasya Tüneli zammını yermiş, Vuhan operasyonunu ise övmüştüm. İşte benim ilkem burada gizli: Hep övgü, hep yergi yok. Yerine göre övgü var, yerine göre yergi var.
*
Yergi haksa övgü de hak olmalı. Övgü haksa yergi de hak olmalı. Övgüyü görünce anında “yalaka” denmesi kabul edilir bir şey değil.
*
Benim itirazım şuna: Tayyip Erdoğan’a koşulsuz övgüyle yaklaşanlara ağız dolusu “yalaka” denirken... Ekrem İmamoğlu’na koşulsuz övgüyle yaklaşanlardan bu sıfat esirgeniyor.
*
Hükümet övgüsü yapan bir sanatçıya anında “yalaka” denirken... İmamoğlu’nun herkes tarafından görülüp kabul edilen hatasına bile sahip çıkan Athena Gökhan’a “yalaka” denmiyor.
*
Derdim buradaki çifte standarda dikkat çekmek... Başka bir şey değil.
*
Bazıları Tayyip Erdoğan’ın elindeki erk ile Ekrem İmamoğlu’nun elindeki erk arasında kıyaslama yapıp... “İkisi aynı kategoride değerlendirilemez” diyorlar.
*
Doğru ama unutmayalım ki Ekrem İmamoğlu’nun elindeki erk de bazılarının iştahını kabartacak nitelikte... Konser verdiriyor, önemli makamlara atamalar yapıyor, müthiş bir bütçeyi yönetiyor. Övgüler öyle çok da boşa gitmez yani.
KARA MURAT
“KARAOĞLAN” deniyordu Ecevit’e...
İşittiğime göre içinde “kara” geçen bir yakıştırma da Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’a yapılmış.
*
Bugün itibarıyla 10 gün oldu.
Ve Bakan Kurum, hâlâ deprem bölgesinde.
Sokakta, köyde, mahallede sürekli Bakan Kurum’a rastlayan ahaliden bazıları kendisine “Kara Murat” demeye başlamışlar.
Bilhassa depremi gerekçe göstererek fahiş fiyatlarla evlerini kiralamaya kalkan ev sahiplerine göz açtırmaması nedeniyle...
MASKE
Öyle bir maske bombardımanı altındayım ki... Yüzüme bir maske takmadan sokağa çıkmak istemiyorum.
*
O kadar çok maskeli insan fotoğrafı gördüm ki... Maskesiz kendimi acayip savunmasız hissediyorum.
*
Maske sektöründeki stok azlığına dair o kadar çok haber okudum ki... “Maske işine mi girsem acaba” diyorum.
BİR BAKAN TAKIMA DESTEK AÇIKLAMASI YAPABİLİR Mİ?
TRABZONSPOR- Fenerbahçe maçı bitince...
Mikrofonlar Trabzonlu Ulaştırma Bakanı Cahit Turhan’a çevriliyor.
O da maçı, Trabzonspor taraftarı kimliğiyle kritik ediyor.
*
“İyi oynadık” diyor/Mesafe koymadan konuşuyor/“Defansımız şahaneydi” diyor/Sevincini gizlemeye gerek görmüyor/“İnşallah bu sene şampiyon biziz” diyor/“Kalecimiz çok iyi” diyor/“Golümüz harikaydı” diyor/“Bizim takım” diyor...
*
Ben Ulaştırma Bakanı Cahit Turhan’ın tarafını net bir şekilde belli eden bu açıklamasını...
Sadece ve sadece tek bir şartla...
Zerre kadar yadırgamam, mesele etmem ve onaylarım.
*
Kabineden bir başka bakan çıkıp da...
*
“Fenerbahçemiz” vurgulu açıklamalar yaparsa/“Bu sene kesin biz şampiyon olacağız” derse/Trabzon maçının kendilerini üzdüğünü söylerse/“Her şey bitmiş değil” cümlesinin altını çizerse/“Son sözü Fenerbahçe söyler” derse...
*
Kısacası formül şudur:
Hiçbir takımın taraftarı, kendisini “kabine” tarafından öksüz ve yetim bırakılmış gibi hissetmemeli.
BUGÜNLERDE
Sürekli virüs ve salgın üzerine çekilmiş filmler izliyorum.
*
Ahmet Mete Işıkara’nın eksikliğini hissediyorum.
*
Sosyal medyadan uzak durmaya çalışıyorum.
*
Çin mutfağından biraz uzak duruyorum.
*
Durup dururken sanki deprem olmuş gibi bir his içine giriyorum.
MİLLİ SAVUNMA ARTIK KAPALI KUTU DEĞİL
BİR yurtdışı seyahatinde Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’la sohbet ediyorduk. Bakan Akar bana, “Siz bizim bakanlığın dijital alanda yaptıklarından haberdar mısınız?” diye sordu. “Değilim” dedim.
*
Başladı anlatmaya: “Sosyal medyayı çok hızlı ve etkin kullanmaya başladık. Milli Savunma Bakanlığı’nın ve Türk Silahlı Kuvvetleri’nin yaptığı işleri, eksiksiz olarak kamuoyuna duyuruyoruz. İnternet sitemiz sürekli güncelleniyor. Yaptıklarımızı oradan kamuoyuna duyuruyoruz”.
*
Bu sohbetin ardından şöyle bir inceledim bu alanda yapılanları... Çıkardığım sonuç şudur: Tüm resmi kurumların örnek alması gereken bir çalışma yapılmış gerçekten de.
*
Meraklıları için adresleri veriyorum:
İnternet: msb.gov.tr/Twitter: @tcsavunma/Instagram: @savunmabakanligi/Facebook: T.C. Millî Savunma Bakanlığı/YouTube: T.C. Millî Savunma Bakanlığı
DEFNE JOY FOSTER
ŞİMDİ hepimiz FETÖ diyoruz ya FETÖ’ye...
Bu sözcüğü ilk kez Defne Joy Foster kullanmıştı. Hem de bu sözcüğün kullanılmasının yürek istediği bir dönemde.
*
Dün vefat yıldönümüydü.
Sırf bu yüzden bile anılmayı fazlasıyla hak ediyor Defne Joy Foster.
Paylaş