Paylaş
Ve tabii hemen tepkiler:
- Bunlar da satıldı...
- Bunlar da yalaka oldu...
- Bunlar da bitti...
Hadi gelin bir bakalım...
Ne demiş Bülent Ortaçgil?
- “15 Temmuz’da yaşananlar çok korkunçtu” demiş... E ne var bunda? Korkunç değil miydi?
- “Darbenin iyi kötüsü olmaz” demiş. E bunda ne var? Olur mu?
- “Muhalefetiyle iktidarıyla uzlaşmamız gerekiyor” demiş. Ne deseydi? “Muhalefet ile iktidar birbirini boğazlasın” mı deseydi?
- “Başkan yüzde 52 alarak seçilmiş, muhalefet bunu kabul etmeli” demiş. Ne deseydi? “Yüzde 52 falan hikâye” mi deseydi?
- “Yüzde 52’yi de, muhalefette kalan yüzde 48’i de yok sayamayız” demiş. İki tarafın da birbirini yok saymamasını istemenin nesi kötü?
Hadi gelin bir bakalım...
Ne demiş Mazhar Alanson?
- “Son dönemlerde kutuplaştık, bunu çözmeliyiz” demiş. Kutuplaşmadık mı? Bunu çözmemiz gerekmiyor mu?
- “Bu ülkenin çoğunluğu Müslüman” demiş. Değil mi?
- “Bu topraklarda laiklik de elden gitmez” demiş. Ne var bunda tepki gösterecek?
- “Ülkemizin gerçeklerini kabul edersek hepimiz daha mutlu olacağız” demiş.
Ne yani? Gerçekleri kabullenmeyip gerçeklerle savaşalım mı?
- “Atatürk’ü seviyorum ama Peygamberimize de âşığım” demiş. Ne yani? Atatürk’ü sevip Peygamber’e âşık olmak mümkün değil mi?
*
Uzlaşmamızın şart olduğunu, bir arada yaşamak mecburiyetinde olduğumuzu, düşman kamplara bölünmemiz gerektiğini, karşılıklı adımlar atmamız gerektiğini söyleyen bu iki sanatçıya...
“Satılmış, yalaka, bitirdiler kendilerini” diye hakaret edenler, bu ülkenin önündeki en önemli sorundur.
KEMAL BEY’E NE ÇOK YAKIŞIRDI
- “Olmadı, bırakıyorum” demek.
- “Bundan sonra partimin neferiyim” demek.
- “Kurultayımızı topluyorum” demek.
- “Kim yeni bir umut olacaksa o gelsin” demek.
- “Başarısızlığı başarı gibi gösterecek değilim” demek.
- “Ben asla koltuğa yapışıp kalmam” demek.
SIRADAN, KABA, İFTİRACI, ŞEREFSİZ
TUNCAY Özkan’ın Muharrem İnce için uygun gördüğü sıfatlar bunlar.
Bu durumda...
Sıradan, kaba, iftiracı ve şerefsiz birini ülkenin başına getirmeye çalışanlara biz hangi sıfatları uygun görsek acaba?
YAŞLANMANIN FAYDASI
INGMAR Bergman amcamız buyurmuşlar ki:
- Yaşlanmak bir dağa çıkmaya benzer.
- Çıktıkça yorgunluğunuz artar, nefesiniz daralır.
- Ama görüş açınız genişler.
TRUMP’I ÇILDIRTMAK İÇİN HARİKA BİR MALZEME
15 Temmuz günü Trump Towers’ın 35. katına asılan 250 metrekarelik bu dev pankartın kahramanıyla tanıştım.
Adı: Aliye Uzun... İşkadını...
Trump Towers’ta hem işyeri de hem ikameti olan Aliye Uzun, 7 kişiyle taşınan bu dev pankartı 24 Haziran’ın ertesi günü asacakmış, olmamış.
O da 15 Temmuz’da asmış. Bina güvenliğiyle azıcık sorunlar yaşamış ama sonuçta başarmış.
Bir buçuk saat asılı kalan pankartı görüntülemek için drone kiralamış.
“Amacım Trump yazısıyla Erdoğan’ın başkanlığıyla ilgili vurguyu aynı anda ortaya çıkarmaktı” diyor Aliye Uzun.
Hazır bugünlerde Trump’la aramız limoniyken bu malzemeyi dolaşıma sokmanın tam sırası değil mi?
KARAMBOLCÜLÜĞÜN TANIMI GİBİ BİR ŞEY
BÜTÜN bu kargaşanın, kaosun, belirsizliğin, çekişmenin tam göbeğinden...
Gürsel Tekin’in çıkıp “İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na adayım” diye açıklama yapması...
“Karambolcülük” kelimesinin sözlük karşılığı gibi bir şey.
BU KULAKLAR BUNU DA İŞİTTİ
KAFEDE oturuyordum.
Adamın tekinin yanındakine şöyle dediğini işittim:
“Konuşma lan öyle evanjelistler gibi”.
HANGİSİ DAHA BERBAT?
KENDİSİNİ Mehdi ilan eden Tuncer Çiftçi adlı şarlatanın gittiği hayvanat bahçesinde kanguruyu yumruklamaya çalışırken görüntüleri dolaşıyor piyasada.
*
Hangisi daha berbat karar veremedim:
- Adamın sahte Mehdilik taslayan bir şarlatan oluşu mu?
- Kendisine efendice davranan kanguruya yönelik yavşakça tutumu mu?
ALLAHINIZI SEVİYORSANIZ
EY AK Partili belediyeler!
Allahınızı seviyorsanız...
Heykel yapmaktan, anıt dikmekten vazgeçin.
Beceremiyorsunuz, olmuyor!
Ne olur vazgeçin.
Bakın, Allah’ın adını verdim.
SON 24 SAATTE YAŞANANLAR
Paylaş