Paylaş
28 Şubat MGK’sı denilince, aklımıza Erbakan’ın boncuk boncuk terlemesi gelmiyor mu?
O zaman soruyu soralım: Acaba Tayyip Erdoğan da tıpkı Erbakan gibi terlemiş midir?
Cevap:
Terlememiştir...
Şu 7 nedenden dolayı:
* * *
BİR: Milli Güvenlik Kurulu toplantısının yapıldığı salondaki hararet ne kadar yüksek olursa olsun, tek başına iktidar olmanın mutlak serinletici bir etkisi vardır.
İKİ: Askerin elini belindeki silaha atma ihtimali ile vücudun ter yapma ihtimali arasında doğrudan bir ilişki vardır.
ÜÇ: Erbakan’ın yaşı ve kilosu ile Erdoğan’ın yaşı ve kilosu arasındaki fark, ikisi arasındaki terleme farkına işaret eder.
DÖRT: Terlemede Amerikan etkisi mühimdir: Erbakan zamanında Amerika, tarafsızdı. Erdoğan zamanında ise Amerika, Türkiye için “bölgenin süper gücü” diyor.
BEŞ: Dikkat! Süleyman Demirel’in yangına körükle gitme durumu ile Abdullah Gül’ün buz gibi serinletici etkisi arasındaki farkı es geçmemek gerekir.
ALTI: Yenilenen MGK salonundaki klimalar, yaz nezlesine yol açacak denli iyi çalışmaktadır.
YEDİ: Kozların tümü sivillerin eline geçince, ter atma sırası da askere gelir... Unutmayalım: Öfke de bir terleme nedenidir.
Michael Jackson için bir taziye ilanı
Los Angeles eşrafından...
Buldozer operatörü ahlaksız Joseph Jackson’ın 9 evladından en sevdiği...
Jackson kardeşlerin en naifi...
Siyahken beyaz olmaya çalıştığı iftirasına uğrayan...
Çocukların sevgili Michael abisi... Müslüman toplumların Mikail kardeşi...
Gezegen çapında meşhur... Dünya rekor kırma rekorunun sahibi...
Hep çocuk kalan bir Peter Pan...
Yeryüzünde siyah pantolon altına beyaz çorap giyip de kıro olmayan tek insan...
Evrensel Serdar Ortaç... Reha gibi doğuştan Beşiktaşlı...
Büyük insan... Ay yürüyüşünün mucidi...
Çağ açıp çağ kapayan...
MICHAEL JACKSON...
Bir mübarek Regaip Kandili gecesinde darı bekaya irtihal etmiştir.
Burada yaşasaydı AKP’ye “AK Parti” diyecek, burada ölseydi cenazesi Fatih Camii’nden kaldırılacak bir adamdı...
Ölmeseydi “Sordum Sarı Çiçeğe” ilahisini yorumlayacaktı...
Mevla rahmet eylesin...
Hadi Nimet Hanım
Sayın Nimet Çubukçu...
Eğer “Ver coşkuyu Ahmet Hakan” falan demeyecek ve iyi niyetimden kuşkulanmayacaksanız... Türkiye’nin ilk kadın Milli Eğitim Bakanı olarak...
Sizden beklentilerimiz var...
Lütfen artık “demeç verme”yi bırakıp faaliyete geçin...
Mesela...
Açın şu Ruhban Okulu’nu... Karşılık olarak da imam hatip sorununu çözün...
Mesela...
Kaldırın şu mekteplerdeki üniformaları... Bir örnek giyinme kurallarını...
Yıkın mekteplerdeki bütün askeri kuralları...
Hadi Nimet Hanım...
Paylaş