‘Kahraman Zekeriya’dan ‘Alçak Zekeriya’ya geçiş

ÇOK değil, birkaç yıl öncesine kadar...
-“Bir Zekeriya çıkar, bütün putları kırar” diye lügat parçalayan kim varsa...
-“Zekeriya’nın heykelini dikmemiz lazım” diye kendilerini paralayan kim varsa...
-“Zekeriya... Ey Zekeriya” diye destan söyleyen kim varsa...
Bugün...
-“Kaçak Zekeriya” diye...
-“Alçak Zekeriya” diye...
-“Hain Zekeriya” diye...
Ortalığı velveleye veriyor.

*

Zekeriya yüzünden hayatları kararanlar, altı yıl zindanlarda sürünenler, ölmeden mezara gömülenler bile...
Zekeriya’ya karşı daha serinkanlı...

*

Bir insan, nasıl olur da birkaç yıl içinde “Kahraman Zekeriya”dan “Alçak Zekeriya”ya bu kadar kolay geçebilir?
Ve bu çok hızlı geçişi yaparken...
Bu kadar utanmaz, bu kadar sıkılmaz, bu kadar pervasız, bu kadar rahat olabilir?

*

-Tuttukları parti Zekeriya’nın yanındayken... Zekeriya’yı göklere çıkarmakta sınır tanımıyorlar.
-Tuttukları parti Zekeriya’nın karşısına geçtiğinde ise... Zekeriya’ya sövmekte sınır tanımıyorlar.

*

Allah düşmanıma bile karakteri böyle olan “yandaşlar” vermesin.
Âmin.

O askerler senden daha delikanlı çıktı Zekeriya

SENİN hukukunun ne rezil bir hukuk olduğunu, uydurma delillerle nasıl bir cadı avı başlattığını, insanları ölmeden mezara koyduğunu bildikleri halde...
Koskoca subaylar, binlerce kilometre ötelerden gelip sana teslim oldular.
“Adalet bir gün yerini bulacaktır” dediler ve başka da bir şey demediler.

*

Peki sen ne yaptın?
İlk fırsatta kaçıverdin Gürcistan üzerinden Ermenistan’a.

*

Bütün pervasız zorbalar gibi...
Sen de korkaksın.
Sen de delikanlı değilsin.

Tarık
Dursun K.
GENÇLİĞİMDE kendimi hikâye sanatına adamıştım.
Hikâyeci olacaktım.
En fazla öykündüğüm iki hikâyeci vardı:
Mustafa Kutlu ve Tarık Dursun K.
Tarık Dursun K.’yı kaybettik, Allah rahmet etsin.
Ve Allah Mustafa Kutlu’ya uzun ömür nasip etsin.

CHP’ye sesleniyorum: Sakın kalkma masadan

GEÇEN gün “Kalk o masadan CHP” diye yazmıştım.
Bugün ise tam tersini söylüyorum:
“Kalkma o masadan.”

*

Neden?
Çünkü şunu fark ettim ki:
AK Parti, sadece “oyalama taktiği” gütmüyor.
CHP’yi “masadan kalkan taraf” yapmak için sinir bozucu bir taktik izliyor.
İstiyor ki:
CHP bunalıp masayı devirsin.

*

CHP masayı bir devirse...
AK Parti zil takıp oynayacak.
Ahaliye dönüp diyecek ki:
“Bu CHP’nin yapıcı bir işin içinde olduğu nerede görülmüştür. Aha da gördünüz. Tam koalisyonu kuracaktık ki bırakıp kaçtılar.”

*

Ey CHP.
Oyalama taktiklerini fark ettiğim için...
Geçen gün sana, “kalk o masadan” demiştim.

*

Bugünse...
Sana masayı devirtmeye çalıştıklarını fark ettiğim için...
“Sakın kalkma o masadan” diyorum.
Ne olursa olsun... Sonuna kadar diren ve asla sorun çıkaran taraf olma.

*

Sıradan bir vatandaş olarak söylüyorum bunu.
Dinleyip dinlememek sana kalmış.

Siyasetin yaramadığı bilim insanları

-MEHMET AYDIN: Ak saçlı önemli bir bilgeydi. Her cümlesi manifesto niteliği taşırdı. Sözü dinlenir, büyük saygı görürdü. Girdi siyasete, bakan bile oldu. Ve fakat unutuldu gitti.

*

-YAŞAR NURİ ÖZTÜRK: Belki yine yıpranmış olacaktı ama siyasete girmeseydi bu kadar yıpranmazdı. Siyasete girmeden önceki puanı 68 ise... Siyaseti bıraktıktan sonraki puanı 26’ya indi. Bu derece yani...

*

-BİNNAZ TOPRAK: Bağımsız bilim insanı sıfatıyla ülke gündemine yaptığı katkı, CHP Milletvekili sıfatıyla yaptığı katkıdan bin kat daha fazlaydı. Bıraktı, iyi oldu. Yani.

*

-ZAFER ÜSKÜL: İnsan hakları alanında çalışmalar yapan anayasa profesörüydü. Sözüne kulak verilirdi. AK Parti’nin ilk döneminde milletvekili oldu. Şimdi ismini hatırlayan bile yok.

Barometre notları

-SALI günü yayınlanacak olan “Koalisyon Baromotresi” için Kılıçdaroğlu ile Davutoğlu görüşmesinin sonucunu beklemeye başladım.
-Saat 19.00 oldu... Sonuç yok. 20.00 oldu yok. 21.00 oldu yok. 22.00 oldu yok. 23.00 oldu yok.
-Büyükbabaların yatma vakti geldi, geçti. Hâlâ yok.
-Beklerken içim geçmiş. Uyuyakalmışım.
-Uyandığımda... Gazete baskıyı çoktan tamamlamış, kamyonlara yüklenmişti bile.
-Eğer uyuklamasaydım... Salı günü “Koalisyon Barometresi”, aynen böyle yayınlanacaktı.
-Nasip değilmiş demek ki...
-Bu arada şunu da söylemeliyim: “Yüzde 51/Yüzde 49” benim resmi görüşüm. Resmi olmayan görüşümü sorarsanız: Bu koalisyon kurulmaz.

AK Parti’de önseçim

AK Parti kulislerinden bildiriyorum:

*

-AK Parti’nin yaptırdığı araştırmalarda... 7 Haziran’da oyların gerilemesinde yanlış isimlerin aday yapılmasının da rol oynadığı saptanmış.
-Bunun üzerine CHP’nin de uyguladığı bir önseçim modeli üzerinde çalışma yapılarak bir rapor hazırlanmış. Hazırlanan rapor, Davutoğlu’na sunulmuş.
-Bazı genel başkan yardımcıları, “Önseçim oyları arttırmamıza yol açar” derken... Seçimde 10’a yakın ismin aday gösterilmesini sağlayan Süleyman Soylu “Önseçim olmasın” diyormuş.