Hoca ile Papa

İSTER "kehanet" olarak algılayın...

İster "çok gerçekçi bir öngörü" olarak...

Fark etmez!

Eğer Papa 16. Benedict, o talihsiz çıkışı yapmasaydı...

Türkiye’ye gelecek ve şu tabloyla karşılaşacaktı:

Havaalanı’nda uçaktan indiğinde...

Onu bir grup okul çocuğu karşılayacaktı.

Ellerinde çiçeklerle Papa’yı karşılayan bu çocukların, Gülen’in desteklediği mekteplerde okudukları ortaya çıkacaktı.

Ve hiç kimse bu durumu yadırgamayacaktı.

Çünkü...

Gülen hareketi, bir süredir sistemli olarak "Ehli kitap" ile yakınlaşma çabası içinde.

Ve bu işin tam adı da konulmuş durumda:

Dinler arası diyalog.

***

"Gülen hareketi"nin uluslararası alanda top koşturmasına neden olan bu girişimin temel hedefleri belliydi:

Küresel barış sağlanacaktı.

Bir hoşgörü ve diyalog iklimi oluşturulacaktı.

Gün "dinler arası mücadele" günü değil, "imanı kurtarma" günüydü.

Değil mi ki "ateizm cereyanı" her geçen gün daha da güç kazanmaktaydı...

O halde "Ehli kitap" birbiriyle uğraşacağına, bu cereyanla uğraşmalıydı.

Bu nedenle...

"Kuran" ile "İncil" arasındaki temel yaklaşımlardaki benzerlikleri öne çıkaran kitaplar yazıldı.

Hıristiyan, Müslüman ve Yahudi din adamları bir araya getirildi.

Vatikan’ın Türkiye’deki temsilcilerinden biri, yaptığı her konuşmada cebinde taşıdığı "cevşen"i çıkarıp İslam’a duyduğu derin saygıyı vurguladı.

Ve bu işin zirve noktası:

Gülen, "toprağı bol olsun" Papa Jean Paul ile Vatikan’da bir araya geliverdi.

Yani işler iyi gidiyordu.

***

Ancak...

İşler ne kadar iyi gitse de...

Bu arayışa acayip gıcık olanlar da yok değildi hani.

"Sistem yanlıları", Gülen’in Papa ile buluşmasını bir tür "kontrolden çıkış" olarak gördüler ve sert reaksiyon gösterdiler.

"Milliyetçiler" kuşkuyla karşıladılar.

"Ulusalcılar" işin içine CIA’yı falan karıştırıp, bunun Amerikan destekli bir operasyon olduğunu öne sürdüler.

Bazı "tarikat mensupları", işi Gülen’i aforoz etmeye kadar vardırdılar.

Tüm bu eleştirilere karşın...

Gülen hareketi, diyalog yanlısı tutumunu ısrarla ve inatla sürdürdü.

Özellikle Vatikan’a yakın çevreler de Gülen hareketini zor durumda bırakacak herhangi bir girişimde bulunmadılar.

Ta ki yeni Papa 16. Benedict’in çıkışına kadar.

***

Dikkat! Dikkat!

16. Benedick’in İslam hakkında yaptığı yorum, dinler arası diyalog olayını çökertmiştir!

"Ehli kitap" ile diyalog arayışı müthiş bir mevzi kaybındadır.

Çünkü...

Diyaloğun bir ucu, öbür ucuyla ilgili gerçek niyetini, hiç çekinmeden açıkça ortaya koymuştur.

Diyalog zemini baltalanmıştır.

Fethullah Gülen, her ne kadar yaptığı açıklamayla "dinler arası diyalog" çabasının, asıl bundan sonra daha çok önem kazandığını söylese de...

Bir "zemin kaybı"nın söz konusu olduğu ortadadır.

Yani...

Gülen’in işi bundan sonra çok zordur.

Bu arada Papa’nın çıkışı, bir komplo teorisini de çökertmiştir.

Diyalog olayının Vatikan yapımı bir tezgah olduğunu söyleyenlerin fena halde yanıldıkları ortaya çıkmıştır.

Çünkü şu soru yanıt beklemektedir:

Eğer "diyalog", Vatikan tezgahı olsaydı, Vatikan’ın başındaki isim, kendi tezgahını bu şekilde bozar mıydı?

***

Tekrar başa dönecek olursak...

Papa’yı havaalanında Gülen’e yakın mekteplerde okuyan çocukların karşılaması, bir ihtimal olmaktan bile çıkmıştır.

Hatta...

Bırakın böyle bir ihtimali...

Belki de Papa Türkiye’ye gelemeyecektir.

Yani...

Ortalık karışmıştır, düzen bozulmuştur.
Yazarın Tüm Yazıları