Paylaş
Diyalog kültürü devreye girse...
*
Öğrenciler bir adım geri atsa...
Yöneticilerimiz bir adım geri atsa...
*
Rektör Bulu, yeni bir yaklaşım denese...
*
Gösterilerdeki tahrikçiler yalnız bırakılsa...
*
Terör unsurları elbirliğiyle ayıklansa...
*
Sloganların yerini fikirler alsa...
*
Polisimiz biraz daha dikkatli olsa...
*
Siyaset kurumu yatıştırıcı bir yaklaşımda bulunsa...
*
Herkes biraz ödün verse...
*
Mesele rektör meselesinin dışına çıkmasa...
*
Olaylar kampus dışına taşırılmasa...
*
Kâbe konusunda incitilenlerden özür dilense...
*
Gaz verip çocukları ateşe atanlar kınansa...
*
Karşılıklı inatlaşmalardan vazgeçilse...
*
Üniversite içinden rektör atamak bir seçenek olarak masada olsa...
*
Huzur gelse, sükûnet gelse, barış gelse...
*
Ve en sonunda “uzansak sonsuza”...
MANSUR YAVAŞ OLAYI: GİRİŞ GELİŞME SONUÇ
MANSUR Yavaş’ın en büyük mücadelesi Melih Gökçek’le oldu.
Melih Gökçek’in en büyük mücadelesi ise Mansur Yavaş’la...
*
Ve bugün...
Mansur Yavaş, belediye harici en önemli çıkışını yine bir “Melih” üzerinden yaptı, yapıyor.
Boğaziçi Üniversitesi Rektörü Melih Bulu’ya “İstifa et” diye bir mektup yazdı Mansur Yavaş. Şimdi de ikincisini yazmaya hazırlanıyormuş.
*
Bütün bunlardan benim Mansur Yavaş açısından çıkardığım...
Giriş, gelişme ve sonuç şudur:
*
GİRİŞ: Melih isminin kendisine bir şans getirdiğine inanıyor.
*
GELİŞME: “Cumhurbaşkanlığı adaylığında ben de varım” diyor.
*
SONUÇ: Bakalım “İmamoğlu mu Yavaş mı” meselesi ne olacak?
Paylaş