Paylaş
ÖZER SENCAR: Sonuç şu: AK Parti: 41.6... CHP: 25.1... MHP: 16.2... HDP: 12.9... Bu tablo bize şunu gösteriyor: Erken seçimde de sonuç değişmeyecek.
*
Ama bazı küçük değişiklikler var.
ÖZER SENCAR: Küçük değişiklikler, bizim hata sınırının yarısından bile az. O nedenle pek anlam yüklenemez. Halk, 7 Haziran’da verdiği kararın arkasında çok sağlam şekilde durmakta, verdiği oylar nedeniyle pişman değildir.
*
“Halk pişman oldu” iddiası doğru değil yani.
ÖZER SENCAR: Tıpkı “havuz medyası” gibi “havuz araştırma şirketleri” var. Bunlardan biri çıkıyor, “AK Parti yüzde 45’e çıktı” diyor. AK Parti oylarının yüzde 40’lara düşmesinin ana sebebi Erdoğan’a tepkidir. Erdoğan’ın devlet yönetme biçiminde ne gibi bir değişiklik oldu ki AK Parti’nin oyları yükselsin? Bunlar manipülasyon. Gerçeklikle ilgisi yok. Erken seçim olsa tablo değişmez.
*
Önümüzdeki süreçte koalisyon kurma çabaları olacak. Bu görüşmelerdeki tutumlar, olası bir erken seçimde partilerin alacağı oyu etkilemez mi?
ÖZER SENCAR: Olumsuz davrananlar kaybeder, pozitif davrananlar kaybetmez.
HDP’ye barajı Kürt oyları aştırdı ama...
HDP oyları kimden aldı?
ÖZER SENCAR: Daha önce AK Parti’ye oy veren Kürt seçmenden 3.5 puan oy geldi HDP’ye. 1.5 puan CHP’den geldi. 1.5 de yeni seçmenlerden ve önceki seçimde sandığa gitmemişlerden geldi.
*
HDP’nin aldığı oyların ne kadarı Kürtlerden, ne kadarı Türklerden? Bunu saptayabildiniz mi?
ÖZER SENCAR: Evet, saptadık. Yüzde 11’i kendilerini Kürt ve Zaza diye tanımlayanlar. Yüzde 2’si Türkler...
*
O zaman HDP, aslında Kürtlerin oyuyla barajı aşmış.
ÖZER SENCAR: Doğru. Ama şöyle bir durum var: HDP’nin ancak stratejik oylarla barajı aşabileceği algısını Türkler yarattı. Bu algının oluşması Kürtlerin seferber olmalarına yol açtı. “Türkler bile barajı aşsın diye partimize oy verirken bizim oy vermememiz olmaz” algısı oluştu Kürtlerde.
Demirtaş olmasaydı HDP barajı aşamazdı
ÖZER Sencar’dan Selahattin Demirtaş hakkında saptamalar:
*
Selahattin Demirtaş son yıllarda siyaset sahnesine çıkmış en başarılı, en kıvrak zekâlı, espri gücü ve polemik gücü en yüksek bir liderdir.
HDP’nin barajı aşması, Demirtaş’ın şahsıyla birebir ilişkilidir. Demirtaş dışında HDP içindeki hiçbir aktör, barajın aşılmasını sağlayamazdı.
Demirtaş’ın toplum içindeki desteği, partisinin oyunun 2 katı üstündedir.
Espri yapma çok önemli bir liderlik özelliğidir. Erbakan ve Demirel gibi liderlerden sonra Türk siyaseti, tebessümü unuttu. Yıllar sonra ilk kez Türk siyasetine espriyi ve güler yüzü Demirtaş getirdi.
Kemal Bey’e, Devlet Bey’e, Tayyip Bey’e bakın... Son on yıl içinde bir tane esprisini hatırlıyor musunuz?
Bugünün mizah anlayışıyla mizah yapıyor Demirtaş. Gençleri de böyle yakalıyor. 18-34 yaş grubunda HDP’nin oyu yüzde 16.
En iyi o bildi
Özer Sencar’ın başında olduğu METROPOLL, 7 Haziran’dan önce son açıkladığı araştırmada şu rakamları verdi: AK Parti: 41... CHP: 27.2... MHP: 16... HDP: 11.5.
METROPOLL, bu sonuçlarla “sapması en az olan” araştırma şirketi oldu ve birinci oldu.
İkinci başarılı şirket: ANDY-AR... Üçüncü başarılı şirket: SONAR... Dördüncü başarılı şirket: KONDA.
Vatandaşın kafasında bir koalisyon modeli yok
Yaptığınız araştırmada halka “nasıl bir koalisyon istiyorsunuz” sorusunu sordunuz mu?
ÖZER SENCAR: Evet, sorduk. Sonuç şu: AK Parti-MHP koalisyonuna yüzde 22.8 destek var. En yüksek desteği bu model alıyor. CHP-MHP-HDP koalisyonuna yüzde 20 destek var. AK Parti-CHP modeline ise yüzde 8 destek var.
*
Bu rakamları nasıl yorumluyorsunuz?
ÖZER SENCAR: Hiçbir koalisyon modeli, yüzde 23’ten fazla destek almıyor. Halkımızın kafasına yatan net bir koalisyon modeli yok. Dolayısıyla herhangi bir koalisyon modeli, doğru ve ikna edici biçimde anlatılırsa halkın desteğini alabilir. Çünkü halk, yeni bir seçim olsa bile oyunu değiştirmek niyetinde değil. O zaman mesaj şudur: Partiler, kendi aralarında anlaşarak bir koalisyon modeli çıkarsın.
*
Yani halk koalisyon mu istiyor?
ÖZER SENCAR: Halkımız hiçbir partiye tek başına iktidar vermiyorsa... Bunun anlamı nedir? Tabii ki koalisyondur. “Koalisyonlar sorunludur” tezini bir tarafa bırakmak gerekir. Çünkü halk, son 4 yılda yaşadıklarına bakarak şunu gördü: Tek parti iktidarları da topluma çok kötü günler yaşatabiliyor. Bir de şu var: Toplumun yarısının yaşı 35’in altında. Bu insanlara siz “koalisyon çok kötüdür” tezini anlatamazsınız. Çünkü onların hafızasında koalisyon diye bir şey yok. Bu kitle, iktidarın son dönemdeki icraatına bakarak koalisyonu rahatlıkla kabul eder.
MHP koalisyonu olursa AKP’deki son Kürt de gider
AK Parti ile MHP koalisyon kurarsa ne olur?
ÖZER SENCAR: Böyle bir koalisyon AK Parti içindeki son Kürt’ü de HDP’ye gönderir. Bu kaçınılmazdır. Hele 2 yıl gibi bir süre devam etsin, bir tek Kürt kalmaz AK Parti içinde.
*
Kaybedeceği Kürt oylarını MHP’den alamaz mı?
ÖZER SENCAR: Zaten AK Parti, böyle bir koalisyonla MHP’ye kaptırdığı oyları vakumlamak istiyor. Bunu başarabilir. Çünkü böyle bir koalisyon kurulursa Bahçeli’nin öne sürdüğü şartların tümünün karşılanması mümkün olmayacaktır. Bu da MHP’den AK Parti’ye kaymalar olmasına yol açar.
Erdoğanizm dört yılda bitti
PROF. Özer Sencar, 7 Haziran itibariyle 4 yıllık Erdoğanizm döneminin sona erdiğini söylüyor.
İşte Sencar’ın anlattıkları:
*
Bu seçimde halk, çok zor ve çok önemli bir karara imza attı. Devletin imkânlarının sonuna kadar kullanılmasına rağmen... Halk, Tayyip Erdoğan’a “Dur” dedi.
Tayyip Erdoğan bu seçimde kısmen darbe dönemlerinde gördüğümüz “kuvvetler birliği”ne doğru gidiyordu. Yargının, yürütmenin ve yasamanın her şeyiyle tek bir kişinin eline geçeceği bir sistem... Halk işte buna “Dur” dedi.
1915’te Rusya’da başlayan komünist ihtilal 80 yıl yaşadı. Askeri ve yargı vesayetinin temsil edildiği Kemalist ihtilal 90 yıl etkisini sürdürdü. Erdoğanizm ise ancak 4 yıl sürdü. 2011’de başlayan bu süreç, 7 Haziran’da bir daha geri dönüşü olmayacak şekilde bitti. Bundan sonra ne yaşanırsa yaşansın asla 7 Haziran öncesi gibi olmayacak.
Erdoğan’ın mitingleri oy kaybettirdi
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın seçimlerden önce yaptığı açılış konuşmalarının seçmen üzerinde nasıl bir etkisi oldu?
ÖZER SENCAR: Doğrudan seçimle gelse bile Cumhurbaşkanı’nın seçim meydanına çıkması Türkiye’nin alışık olmadığı bir durumdu. Toplum bu davranışı onaylamadı. Halkın yüzde 61’i, Erdoğan’ın mitinglerinden olumsuz etkilendiğini söyledi. AK Partililerin bile dörtte biri bunu olumsuz karşıladı. Kurumlara güvende ordu ve Cumhurbaşkanı 1’inci ve 2’nci çıkıyordu. İlk kez Cumhurbaşkanı, 5’inci sıraya geriledi.
*
AK Parti neden kaybetti?
ÖZER SENCAR: Bunu halka sorduk. Cevaplar şöyle: Yüzde 16: Cumhurbaşkanı’nın konuşmaları... Yüzde 14: Yolsuzluklar... Yüzde 7: Kürtlerin HDP’ye oy vermesi... Yüzde 4: Başkanlık sisteminde ısrar... Toplumun yüzde 51’i asıl sorumlunun Erdoğan olduğunu söyledi. AK Partililerin yüzde 17’si de sorumlu Erdoğan dedi.
Davutoğlu’nun etkisi sıfır oldu
Başbakan Davutoğlu’nun seçim performansını değerlendirir misiniz?
ÖZER SENCAR: Davutoğlu kendine has birikimi olan bir siyasetçi. Üstün zekâsı da vardır eminim. Ancak Davutoğlu, genel başkan olduktan sonra Tayyip Erdoğan’ın kötü bir kopyası olmayı tercih etti. Bir üstün kimliği taklit etmek yerine kendisi olabilseydi, bir etkisi olabilirdi. Taklitçi kimliği nedeniyle seçmenler ondan olumlu ya da olumsuz etkilenmediler.
Süreçte muhatap HDP olsun isteniyor
METROPOLL araştırmasından çıkan en çarpıcı sonuç:
HDP’ye oy verenlerin yüzde 70’i, yeni dönemde Barış Süreci’nin muhatabı olarak HDP’nin alınmasını istiyor.
Toplumun geneline “Barış Süreci’nde muhatap kim olmalı” diye soruyoruz. Sadece yüzde 56’sı HDP diyor. HDP’ye oy verenlere soruyoruz: Yüzde 70’i HDP diyor.
Bu çok önemli bir sonuç... Konuyu en hassas şekilde hisseden ve düşünen HDP’liler, sürecin sağlıklı bir şekilde ilerlemesi için İmralı ve Kandil’in sürece müdahale etmemesini istiyorlar.
Özer Hoca’dan önemli tespitler
TESPİT BİR: HDP’nin seçime parti olarak gireceğini ilan etmesi, AK Parti’nin kimyasını bozdu. Erdoğan milliyetçi bir dil ve HDP karşıtı bir söylem geliştirdi. İktidarın Çözüm Süreci konusundaki samimiyetinden zaten kuşku duyan Kürtler, büyük ölçüde HDP’ye yöneldi.
*
TESPİT İKİ: AK Parti’nin milliyetçi söylemle milliyetçi oyları alma şansı yoktu. Neden? Çünkü 3 ay önce Dolmabahçe’de mutabakat fotoğrafı verirseniz, bunu yaptıktan bir ay sonra çıkıp “Kürt sorunu yoktur” derseniz... Milliyetçilerin oyunu alamazsınız. Türkiye’de hiçbir kesim, bu kadar zekâca özürlü değildir.
*
TESPİT ÜÇ: CHP seçim kampanyasında çok başarılıydı. Her seçimde AK Parti gündemi belirliyordu, bu seçimde CHP belirledi. Ama bu durum sandığa yeterince yansımadı. CHP eğer son 1 yıl içerisinde başlattığı değişim sürecini sabırla ve ısrarla sürdürürse gelecek seçim bunun semeresini alacaktır.
Fotoğraflar: Levent KULU
Paylaş