Azıcık mert olunsa sorun kalmayacak
Milletvekili Cemal Enginyurt, cuma günü saat 19.00’da şöyle bir paylaşım yaptı.
“MEHMET ŞİMŞEK İSTİFA ETTİ. Pazartesi ülke yangın yeri.”
*
Dikkat edelim: “İstifa etmiş olabilir” demiyor. “Böyle bir söylenti var” demiyor. “Oldu” diyor. “Bitti o iş” diyor. “İstifa etti” diyor. Üstelik büyük harflerle diyor bunu. Yani bağırarak.
*
Olmamış bir olayı olmuş gibi sunmak. Bunu yaparken en küçük bir kuşkuya bile yer vermemek. Ekonomiyi olumsuz etkileyecek bir yalanı büyük bir pişkinlikle dolaşıma sokmak.
Bunlar, bırakın bir milletvekilini, ülkesini azıcık da olsa seven sıradan bir insanın bile yapamayacağı şeyler.
*
Niye yapıyor bunu Cemal Enginyurt? Bu sorumsuzluğunun altında ne yatıyor?
*
Amacı Borsa’da silkeleme yapmaksa...
Yaptığı kötü bir şey.
Amacı ülkeyi silkeleyip yangın yerine çevirmekse...
Yaptığı çok ama çok daha kötü bir şey.
*
Mehmet Şimşek’in uyguladığı ekonomi politikalarına mertçe itiraz etmek yerine kalleşçe spekülasyonlara başvuranların...
Tabii ki maksatları araştırılır. Tabii ki bu işten herhangi bir çıkarları olup olmadığı araştırılır. Savcılık da bal gibi devreye girer SPK da.
Bunları yapmak, öküzün altında buzağı aramaktan ziyade ineğin altında buzağı aramak gibidir.
ÖZGÜR ÖZEL ADAY DEĞİL DİYE ÜZÜLEN AK PARTİLİ VAR MI
EĞER varsa...
Onun çok yanlış yolda olduğunu söyleyebilirim.
*
AK Parti, yine başaracaksa...
Rakip tarafın en güçlü ismiyle yarışmaya kendini hazırlamalıdır.
Böylesi hem daha akılcı olur hem de daha ahlaklı.
Karşı tarafın zaaflarına bel bağlayan bir kazanma arzusu, akılcı da değildir ahlaki de değildir.
BERLİN’İN KÖTÜ TARAFLARI
* Çok inşaat var şehirde. Ayrıca öylece duruyor inşaatlar. Çalışan malışan da pek yok hani.
* Akşam üzeri oldu mu esnaf basıyor kilidi kapıya. Gözünü seveyim bizim esnafın.
* Vietnam mutfağı olmasa, döner olmasa, Çin lokantaları olmasa... Resmen açsın.
* Havasına hiç güven olmuyor. Üşüten serinlikten boğan sıcağa ani geçişler.
* İnsanlarının her şeyleri var ama yüzleri pek gülmüyor. Robotsu bir disiplin içindeler.
* Şehrin sokaklarında FETÖ’cüler cirit atıyor. Üstelik bayağı mütecavizler.
BİZ NEVROTİK MİYİZ
HÜRRİYET’in kedi / köpek köşesini hazırlayan Serhat Demirel, bir araştırmanın sonuçlarını açıklamış. Buna göre biz kediciler, biraz nevrotik tiplermişiz.
*
İtirazım var buna. Tanıdığım kedicilerin tümünde gördüğüm özellikler şunlar:
Kaygısızlık. İyimserlik. Depresif ruh halinden kilometrelerce uzaklık. Kendine aşırı güven. Hatta lüzumundan fazla güven. Duygu durum bozukluğunun kıyısından bile geçmemek.
*
Deneyimimden yola çıkarak söylüyorum: Nevrotik kişilerin ilacıdır kediler. Nevrotikliği darmadağın ederler. Antidepresan gibidirler. Bir kediyle yarım saat geçirmek, bir psikiyatristin 48 seansına bedeldir. Nevrotiklik, kedilerin yanında asla barınamaz.
